Bölüm Yirmi Dokuz

26 4 5
                                    

Burnuma gelen müthiş pasta kokusuyla uyandım. Yanıbaşımda Anıl yoktu. Her zamanki gibi benden  önce uyanmıştı..

Yataktan kalkıp banyoyaya gittim. Kabaran saçlarıma şekil vermenin olmayacak bir çaba olduğunun farkında olduğumdan hiç uğraşmadan yüzümü yıkadım. O sırada odanın kapısından geçen Azra mutfağın kapısına yöneldi :

—" şşşhh uyandı hadi çabuk ol ."

Yüzümü yıkadıktan sonra koridor tarafına yöneldim. Mutfaktan gelen sesler ilgimi çekmişti.

Azra mutfağa yöneldiğimi görünce benden önce davranıp mutfağı kapattı.

—" Duur ! Süprizi bozacaksın.  "

Anılla ikisinin bir şeyler planladığını anladım.
Daha bir şey söylemeden Azra 'nın sırtımdan sürüklemesiyle salona geçtik. Kahvaltı çoktan hazırlanmıştı. Kalpli omlet tabağını işaret etti :

—" Aslında aşçılık okuyacak olan Anıl değil bendim , tat bakalım ."

Gülümseyerek sofraya oturdum. Azra bu sabah çok neşeliydi. Bizimle yaşamaya alışmış gibiydi. Önümden tabağımı alıp kahvaltılıkları doldurmaya başladı. Eliboldu bu kızın tek kişilik tabağa iki kişilik doldurdu bir taraftan da sürekli konuşuyordu :

— " Herkesle tanıştım sayılır . Sizin Sezin hanım başlarda buz gibi ama alışınca oldukça sevecen bir kadın. Yanındaki Mirza da gençliğinde ipe sapa gelmez çapkın herifin tekiymiş ama şimdilerde durulmuş sanırım ya da sezin hanımı yeniden kazanmak için öyle davranıyor bilemem. "

O sırada önünde kocaman bir pastayla Anıl içeri girdi " Azra 'nın tespitleri  her zaman doğrudur"

Azra kahvaltı tabağını önüme bıraktıktan sonra ayağa kalktı :

—" Anıl ilk ayınızı doldurduğunuzu söyledi. Benim akılsız kardeşim bunu kutlamayı düşünememiş. Ben sana söyleyim Zeynep önemli günleri hep sen hatırlatmak zorunda kalacaksın."

Anıl elindeki tuttuğu pastayı masaya hemen yanıma bıraktı bırakırken de yanağıma bir öpücük kondurdu :

—" Birlikte nice aylara sevgilim ."

Gülümseyip onu öptüm. Azra aramıza girdi ikimizin de omzuna kolunu attı :
Aramızda saplar da var aşk kuşları unutmayın..." derken gülümsedim.

Pastanın üzerindeki süslemeye hiç dikkat etmediğimi fark ettiğimde gözlerim ışıldadı. Çikolatalı pastanın üzerinde mavi kremşantiyle " soğuktan nefret eden kadınla nice aylara ..." yazıyordu.

Kar tanelerini seven adam ...
Soğuktan nefret eden kadın...

Pastanın üzerine okuduğumda zihnimden tüm yaşadıklarımız geçti.
Ve benim ölü olduğum gerçeği.

Hayatımın sonunun hayatımın başlangıcından bu yana geçen süreden daha güzel gitmesi beni şaşırtıyordu mutlu olmam için ölmem mi gerekmişti...?

Azra üçümüzün oluşturduğu sevgi bağını çözdükten sonra Anıl pastayı kesme şerefini bana verdi. Pastanın en büyük dilimini kendime ayırdım. Ardından tabaklara servis ettim. Kalpli omletten bir parça alıyor sonra dayanamıyor aç karnıma pastayı çatallıyordum.

Kahvaltıdan sonra Azra mutfağı toplamaya girişti. Ona yardım etmek için kalksam da Anıl bileğimden tutarak beni durdurdu :

— Dışarı çıkalım  mı aslında sana bir süprizim daha var ? "

Sırıtıp Anıl 'ın beline sarıldım . Azra ortalığı toplarken bizde dışarı çıktık . Merdivenleri inerken Anıl arkama geçip iki eliyle gözlerimi kapadı.

Cennette 40 GünKde žijí příběhy. Začni objevovat