36.Bölüm: ÇÖKÜŞ VE YÜKSELİŞ

373 43 79
                                    

"Çöküş ve Yükseliş"

 Viran handaki odasında, şüphesiz Annarithel'dan bile daha fazla kargaşa görüp geçirmiş ahşap küvetin içindeydi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Viran handaki odasında, şüphesiz Annarithel'dan bile daha fazla kargaşa görüp geçirmiş ahşap küvetin içindeydi. Tam olarak bu küvette kaç bedenin yıkandığını, kaç boğazın kesildiğini ve kaç kere zevkten parçalandığını aklına getirmemeye çalışıyordu.

Etrafına dizilmiş mumların buğulu dumanlarına boğulmuş bölmede, ılık köpüklü suyun keyfini çıkarmaya çalışıyordu. Daha sıcak olmasını isterdi.

Elmasından bir ısırık alırken, Rhyvar bir elinde şişe diğer elinde ise bulabildiği en sağlam kadehle içeriye girdi. Annarithel yan gözle eşinin kaslı gövdesini ve pantolonunun beline doğru kıvrılan oyuntulara bakarak dilini dudaklarında dolaştırdı. "Üstündekilere ne oldu sevgili eşim, kazara çıkıverdiler herhalde."

Rhyvar küvetin ucuna otururken, Annarithel'ın suyun sınırının altında kalan çıplak vücuduna bakarak cilveli bir gülümseme verdi. "Kraliçemin ona sunabileceğim her hizmetten faydalanabileceğini hatırlaması için küçük bir teşvik."

Kız, ıslak ellerini beyaz başından geçirirken göğüslerini suyun yüzeyine çıkaracak şekilde doğruldu ve kollarını teknenin yanlarından sarkıttı. Rhyvar'ın iblisi anında gözlerinde dolaşmaya başladı. "Beni baştan çıkarmaya mı çalışıyorsun?" diye sordu Annarithel.

Rhyvar parmaklarını, dizlerinde dolaştırdı kızın. "İşe yaramıyor mu?"

Zalim bir gülücükle başını iki yana salladı. "Antrenmanlıyım."

Eşinin çenesinde bir kas seğirdiğinde kahkaha attı. Rhyvar eski kafalıydı, bunu inkâr edemezdi. Ve bu İblis Soyu'nun onu baştan çıkarması için tek bir dokunuşunun bile yeteceğini de itiraf edemezdi.

Rhyvar şişenin mantarını itip kadehe şarabı doldurduğunda kadehi Annarithel'a uzattı şişeyi ise kendisine sakladı. Annarithel uzanırken tek kaşını kaldırdı, şişeyi elinden kapıp ağzına dayarken tekrar arkasına yaslandı. "Bazen tam bir baş belası olabiliyorsun," diye homurdandı Rhyvar arkasına geçerken.

Annarithel dudaklarını büzdü. "Bazen mi? Bence baş belası yerine benim adım kullanılmalı."

Parmakların saç diplerine değişi ve ıslak sabunun saçlarına sürtüşü içini karıncalandırdı. Eşinin boynundaki fısıltısı ise tüm bedenine bir ürperti yaydı. "Doğru. Sen benim başıma gelmiş en vahşi belasın. Ve pervasızlığım gün geçtikçe sana daha çok bağımlı olmama sebep oluyor."

Annarithel başını küvetin kenarına yaslayıp, eşi saçlarına masaj yaparak köpürtürken nefes kesici, yakışıklı yüzüne baktı. Rhyvar burnuna ve alnına sıcacık bir öpücük bırakırken onu suyun içine çekme arzusuna direndi. "Çok konuşuyorsun İblis Soyu. Hizmet etmek için buradasın," diye fısıldadı.

Rhyvar homurdandığında kıkırdayarak gözlerini kapattı.

Eşinin marifetli parmakları yavaşladığında, haylazca yerinde kıpırdandı. Ama tedirgin sorusunu işittiğinde hızla gözlerini açtı. "Neden Amelia'yı bulmanı istiyor?"

Zalim Ruhların Dansı (Kanın Şarkısı Serisi 2)Where stories live. Discover now