004

773 112 230
                                    

3 AY SONRA

*Grasilda*
(Grasilda'yı Y/N olarak düşünebilirsiniz.)

Uzun araba yolculukları... Hem yorucu hem de insana düşünmek için zaman veriyor. Bu sefer kış tatili için Hawkins'e gidiyorum. Doğup büyüdüğüm ve annemin o aptal herifle evlenip buradan taşınmadan önce yaşadığım güzel kasabama. Gerçi güzel kasabamın eskisi gibi olmadığına dair çok fazla şey duydum ve konuştum. Nancy, benim güzel arkadaşım. İki haftalık bu tatilde bana evini açacak. Onu görmeyeli seneler olmuştur. Tamam belki abarttım. Üç beş sene en fazla diyelim. Oradaki arkadaşlarımı, komşularımızı, hatta gittiğimiz saçma sapan oyun salonunu bile özledim. Evden biraz uzaklaşmak ve eskisi gibi hissetmek istiyorum. Bu günleri elimden geldiğince verimli geçirmeliyim. Derken yol bitmiş, ben çoktan Hawkins'e gelmişim bile.

Nancy beni otobüs durağında bekliyordu. Ve tabii ki Jonathan... Otobüsten indim ve koşarak ikisine birden sarıldım. "Sizi çok özledim çocuklar!" "Saçların mükemmel!" "Jonathan, boyun mu uzamış senin böyle?"

Bütün konuşmalar birbirine girerken özlemim daha çok artmıştı. Jonathan çantamı otobüsten alırken biz Nancy ile arabaya doğru yürüdük. Arabaya binip şoför koltuğuna yerleşen Jonathan dikiz aynasından bize baktı. "Aç mısın Grace?"

Burada bana böyle denildiğini unutmuşum... "Hem de ayı gibi!!" diye cevap verdim. Beraber kasaba merkezindeki lokantaya gittik. Güzel bir yemeğin ardından derin sohbetlere daldık. Jonathan ve Nancy birbirlerine bakarak gülümsedi. Ne karıştırıyorsunuz der gibi onlara baktım. Arkamdan hep bir ağızdan sürpriz diye bağıran kişilere doğru döndüğümde kalbim ağzımda atıyordu.

"Çocuklar! Hepiniz buradasınız! Tanrım, sizi çok özledim." Bütün çocuklar ellerinde balon, konfeti ve hoş geldin Grasilda yazan bir pankartla karşımda dikiliyordu. Hepsine birden sarıldım. "Dustin, görüyorum ki dişlerin çıkmış." Ve hep beraber bir kahkaha patladı...

"Bu akşam gelecek haftaki kış balosu için okulun spor salonunu toplayacağız. Ve süslemeler başlayacak. Sen de geleceksin değil mi Grace?" diye soru yönelten Will'e döndüm. Ben daha bir cevap vermeden Nancy "O yorgun. Bırakalım da bugün dinlensin." diye ekledi. Ve yine arkamda tanıdık bir ses duydum.

"Bence bunu kaçırmak istemez." Arkamı döndüğümde üzerinde Johnny'nin DVD dükkanı yazılı bir iş formasıyla Steve'i gördüm. Koşup ona sarıldım. Onun saçlarının kokusu! Burada hâlâ değişmeyen şeyler olduğunun kanıtı gibi geldi bana.

Akşam olduğunda eşyalarımı yerleştirdim. Güzel bir duş aldım ve Wheeler ailesiyle birlikte güzel bir akşam yemeği yedik. "Ellerinize sağlık Bayan Wheeler. Her şey çok güzeldi."

Nancy "Organizasyona katılmak istiyorsan geç kalmadan çıkmalıyız." dedi. Olur anlamında başımı salladım.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Eddie Munson || The HellfireWhere stories live. Discover now