4 | Every Night

1.3K 180 204
                                    

Shadow'a gitmek için sözleştiğimiz bir günde Hyunjin tarafından ekilmemizden ötürü planımızı iptal etmiştik. Fakat Shadow bize birçok fırsatı beraber sunduğu için yine oraya ait olan havuza gitmeye karar verdik. HYUNJİN'SİZ.

O pislik bizi Shadow Cafe'de sanarken biz Shadow Pool'da keyif sürüyor olacağız.

Of, şaka yapıyorum. Hyunjin olmadan hiçbir şeyin tadı çıkmaz.

Diğerleri havuzdayken ben kenarda bir yerde oturmuş Hyunjin'i arıyordum İKİNCİ kez. Yine açmadığı için boş verip telefonu kapattım ve ayaklarımı suda sallamaya devam ettim. Aklımın bir köşesinde hala Changbin vardı. Dün gece oldukça geç bir saatte çıkıp nereye gittiğini merak ediyordum açıkçası.

Beni ilgilendirmediğinin farkındayım ama merakıma engel olamıyorum, Changbin ile ilgili içimi gıdıklayan bir şeyler var sanki. Muhakkak bilmem gereken bir şeyler.

Havuzdan çıkıp sarı saçlarını geriye yapıştıran Yuna yanıma oturunca konuyu ona da açtım. Dün gece çıkıp gittiğini söylemiştim zaten, benim gibi o da merak etmişti. Yani.. En azından benim kadar değil.

"İki durum var; Birincisi, çok acil bir şey oldu! Mesela sevdiği birine zarar gelmesi gibi. İkincisi..."

"İkincisi?!" korku ve heyecanla sordum, Yuna'nın bu bakışları iyi bir mesaj vermiyordu.

"İkincisi; Changbin hayal ettiğin gibi biri değil."

Anında içime bir öküz oturmuştu. Hafif dudak büzdüm, "Öyle mi diyorsun?"

"Baksana kızım! Gecenin bir yarısı dışarı çıkıyor, bizimle adam akıllı iletişime geçmiyor, kaçıyor ve değişik değişik gümüş takılar takıyor. Sence de bu bir apartman aşkından ziyade serseri tiplemesi değil mi?"

Hayır lütfen, kendi yazdığım aşk hikayemin başrolü bir SERSERİ olamaz!

"Ya nereden bileceğiz? Belki de sadece tarzı ve yapısı öyle."

"Bu yine de gece nereye gittiğini açıklamıyor."

Of... Daha şimdiden aldatılıyor muyum? Hay böyle aşkın...

Sıkıntılı bir nefes vererek gözlerimi başka yöne çevirdim. Az ileride Sue'yi görünce gözlerim kocaman açılmış ve havuzdaki Felix'e seslenmeye başlamıştım. Ama duymuyordu geri zekalı! Hayatının anlamı buradayken o ne yapıyordu cidden?

Yuna ne yaptığımı anlayarak kenarda duran kolluğu aldı ve Felix'in kafasına fırlattı. Felix afallayarak bize baktı, kaşları çatılmıştı. Ona Sue'yi işaret ettik çaktırmadan. Oraya bakar bakmaz nutku tutulmuştu. Şapşal aşık.

Gerçi erkek olsam ben de Sue'den gözlerimi alamazdım, ne bu fizik?! Bir de mayo giymiş zalim. Felix'e sabır dilemekten başka bir şey gelmiyor elimden.

Felix yüzerek yanımıza geldi ve sudan çıkmadan ayaklarımızın ucunda durdu, "Ben hayal görmüyorum değil mi?"

Yuna;
"Sen Sue'nin hayalini hep görürsün de bu sefer gerçek, biz de görüyoruz. Gitsene yanına!"

"Hayatta gidemem!"

Felix'e su sıçrattım, "Gidemem ne ya! Hadi, lütfen~ Bak o mayolu sen şortlu. İnanılmaz bir moment gelecek, hissediyorum." dediğimde Felix çıplak bacağıma vurdu, "Sapık mısın kızım sen? Bıktım şu dirty mind hallerinden."

Acıyan bacağıma elimi koyup sızlandım, "Ya ben birlikte yüzersiniz falan diye şey etmiştim, fesat olan sensin!"

"Hadi lan oradan! Tanımasak inanacağız. Of... Neyse. Ben gideyim de ne diyeyim kıza?"

Silver | Seo ChangbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin