29. BÖLÜM

286 17 12
                                    

(Galeri)

İlyas: Dostum Yaşar...
Yaşar: Düşmanım ölür diyorsun.
Enişte: Bu ne sürpriz böyle Yaşar Ağa.
Doğan Baba: Neyse ben gidiyorum siz hasret giderin. Son kez gelin mekanıma, vedalaşalım ordan giderim ben artık.
İlyas: Tamam Doğan Baba. Dostum artık anlatmayacak mısın ne oluyor?
Yaşar: Gel önce bir sarılalım ya Dostum İlyas
İlyas: Gel içeriye gel.
Behzat: Ne oluyor Enişte?
Enişte: Şenlik başladı Behzatım.
(Depoda)
Hızır Ali: Eee Yaşar abi seni dinliyoruz.
Yaşar: Şimdi Doğan Baba dedi ki Yaşar ben emekli olacağım, dedim ol Baba. Olayım ama bu kadar kimsesize kim bakacak dedi dedim bilmem kim bakacak. Dedi ki sen bakacaksın.
İlyas: O öyle dedi bu böyle dedi. Kim ne dediyse iyi demiş iyi ki burdasın.
Yaşar: Sende iyi ki varsın dostum.
Bu arkadaş kim ola?
İlyas: Behzat
Yaşar: Façalı Behzat.
İlyas: Kardeşi ile evliyim...
Yaşar: Biliyorum biliyorum.
Görüşmek nasip olmadı. Memnun oldum Façalı.
Behzat: Bende bende.
İlyas: Behzat bu gördüğün de benim Dostum Yaşar.
Enişte: Kimsesiz Yaşar da denir.
İlyas: Eee ne yapacaksın bundan sonra beraberiz demi.
Yaşar: Ölene kadar Dostum ölene kadar.
İlyas: Eyvallah. Hadi bize gidelim.
Yaşar: Yok İlyas benim işim var.
Hızır Ali: Ne işi?
Yaşar: Kimsesizler bekliyor.
İlyas: Ha tamam hikayelerine orda devam edeceksin.
Yaşar: Hadi bana müsade.
İlyas: Allah'a emanet ol Dostum. Bundan sonra beraberiz nasıl olsa.
Yaşar: Görüşürüz.

Enişte: Yaşar Ağaya bak ya.
Hızır Ali: Hiç beklemiyordum amca.
Behzat: Siz ne zaman Dost oldunuz?
İlyas: Ne oldu kıskandın mı Behzat.
Behzat: Ne alakası var merak edemez miyiz kardeşim.
İlyas: Senden önce Behzat senden önce.
Enişte: Hadi gitmiyor muyuz?
İlyas: Hayırdır Enişte, işin mi var?
Enişte: Akşam akşam eve gitsek daha iyi değil mi İlyas.
İlyas: Tabi olayları karısına anlatmasa rahat edemez, gece uyku uyuyamaz.
Behzat: Hadi gidelim yolda kavganıza devam edersiniz.
İlyas: Buna ne oluyor?

(Çakırbeylilerin Evinde)

Alpaslan: Hadi Özlem kalkalım.
Hayriye Ana: Uşağım otur az. Ne zamandır göremiyorum seni.
Hatice: Valla özlettin kendini.
Alpaslan: Valla halam çok işlerim vardı şu aralar. Bende sizleri özledim.
Enişte: Herkese merhaba.
Hatice: Hoşgeldiniz kocam.
Didem: Amcam yok mu Hızır Ali?
Hızır Ali: Onlar eve geçtiler Hakanla.
Ömür: Sende ne var ne yok İlyas?
İlyas: Normal sıradan aynı yani.
Enişte: Yahu ne aynısı.
Alpaslan: Ekstra bişey mi oldu?
Enişte: Oldu oldu.
Alpaslan: Ne oldu?
Hatice: Kocam meraklandırma ne oldu diyoruz.
Enişte: İlyasın dostu geri döndü.
Ömür: Dostun kim İlyas senin?
Hızır Ali: Kimsesiz Yaşar.
Alpaslan: Siz ciddi misiniz?
Enişte: Öyle valla.
Hayriye Ana: Bu evin içinde özel eşyalarınızı çöpe atmayın kızım.
Bu Yaşar geri dönüşüm işi yapıyor çöp karıştırır yani sonra herkes öğrenir.
İlyas: Abartma ana da...
Hatice: Teyzemin zamanında kocasına  yazdığı mektupları çıkartıp getirdi ya.
Ömür: Sizin dostluğunuz ne iş İlyas?
İlyas: Bir kişiyle dost olmak için o kişiyle vurursun, vurulursun, hapiste yatarsın, işkence de görürsün. İşte ben hepsini Yaşarla yaşadım. Dostluğumuz öyle kaldı hayatım.
Hızır Ali: Kötü birşey de oldu.
Didem: Tek tek anlatmayın şu olayları.
Özlem: Kim öldü?
Hızır Ali: Kimse ölmedi şükür de.
Enişte: Haa şu olay. Yaşar geri geldi ama Doğan Babanın yerine.
Alpaslan: Nasıl yani?
İlyas: Emekli olacam işte sessiz bir yere gidip dedi. Yaşarsa benim işlerimi devam ettirecek dedi.
Hayriye Ana: Ne olduysa hayırlısı olmuştur.
Didem: Ha bu arada düğünümüz var.
Hızır Ali: Kim evleniyor.  
Özlem: Tek bir değil iki düğün.
İlyas: Kim kim. İki düğün kimin.
Ömür: Behzatlar ve Onurlar.
İlyas: Hadi bakalım bir düğünümüz eksikti bir de düğün olsun şenlik yapalım.
Ömür: Ne oluyor İlyas?
İlyas: Ne demek ne oluyor Ömür.
Yahu düğün yapılacak zaman mıydı şimdi.
Didem: Niye ki?
İlyas: Yok yok... ya siz beni anlamıyorsunuz yada ben kendimi anlatamıyorum.
- İlyas Çıkar -
Enişte: Ee nereye gitti bu şimdi? 
Ömür: Yorulunca böyle sinirli oluyo yatmaya gitmiştir.
Özlem: İlyas amcan niye böyle bir tepki verdi ki hayatım.
Alpaslan: Düşmanların gözü üzerimizde böyle kalabalık ortamlarda tehlikeli olabilir diye düşünüyor amcam da.
Hızır Ali: Haklı bu konuda amcam.
Hayriye Ana: Olmuşla ölmüşe çare yoktur. O düğünler yapılacak...

SON REİSWhere stories live. Discover now