36. BÖLÜM

331 16 11
                                    

--- Alpaslan omzundan vurulur Telefonu elinden düşer ve telefonun karşısında İlyas, Alpaslan diye seslenir. Tuzağa düşüren maskeli ekip Alpaslanı yerden kaldırır ve araçlarına bindirirler. Özlem evinin önünde çatışma seslerini duyar ve dışarı çıkar. Alpaslanı kaçıran ekip Özlemin yanından geçer ve Özlem Alpaslanı aracın içinde görür. Yere düşen telefondan İlyasın sesi gelmeye devam eder. Özlem duyar ve telefonu eline alır. ---

İlyas: Alpaslan!!! Lan duymuyor musun o sesler ne?
Özlem: İlyas abi...
İlyas: Özlem sen misin?
Özlem: Benim... Alpaslanı götürdüler yaralı gibiydi abi. 
İlyas: Sen şimdi sakin ol evine gir kapıyı da kilitle kim gelirse gelsin açma biz geliyoruz şimdi. Tamam mı?
Özlem: Tamam abi.

(İlyaslar)

Hızır Ali: Ne oluyor amca?
İlyas: Alpaslanı kaçırmışlar.
Hızır Ali: Kim kaçırmış, nasıl kaçırmış.
İlyas: Bu sorularının cevabı bende değil, o yüzden ne beni nede kendini yorma yeğenim.
Hızır Ali: Ne yapıyoruz peki?
İlyas: Özlemin evine gidiyoruz.
Hızır Ali: Tamam amca hemen çıkalım. Bizimkilere de haber edecek miyiz?
İlyas: Olayları bir anlayalım ona göre anlatırız hadi...

(Minibüste)

... : Efendim hastaneye götürecek miyiz?
Korhan: Gerekmez. Merak etmeyin bu omzundan vurulmayla ölmez.
... : Efendim size bir başka soru sorabilir miyim izin verirseniz.
Korhan: Sor bakalım.
... : Biz niye aldık Alpaslanı. Yani intikam mı, öldürmek için mi, yoksa pazarlık için mi? Kafamı çok kurcalıyor.
Korhan: Bu önümüzde yatan istihbaratın kilit isimlerinden Alpaslan sayesinde ulaşmak istediğimiz yere ulaşacağız.
... : Neresi efendim o ulaşmak istediğiniz yer?
Korhan: En yukarı. Zirve...

(Özlemin Evinde)

İlyas: Özlem, bildiğini anlat da ona göre hareket edelim. Nasıl oldu neler olup neler bitti ne gördün mesela.
Özlem: Vallahi İlyas abi, arka odaya Zeynoyu uyutmaya gittim sonra ön tarafa geldim çatışma sesleri geldi. Çatışma bitince koştum kapının önüne Alpaslan olabilir diye. Bir minibüsün içinde baygın yatıyordu. Sonra hızla gittiler.
Hızır Ali: Baygın mı? Nasıl yani...
Özlem: Cam kenarında öyle görünüyordu.
İlyas: Yaralanmış olabilir.
Özlem, Alpaslanı kaçıranları görsen tanır mısın?
Özlem: Yok abi yüzlerinde maske vardı.
Hızır Ali: Peki aracın plakası.
Özlem: O telaşla aklıma gelmedi.
İlyas: Maskeli adamlar diyor yeğenim ne plakası onu düşünmüşlerdir.
Özlem: Şimdi ne olacak abi, nasıl bulacağız ya öldürürlerse.
İlyas: Deme öyle bulacağız yeğenimi
sağ salim getireceğim yanına.  
Hızır Ali: Özlem sana bi soru soracağım. Senin bu evde ne işin var zaten sizin Alpaslanla bir eviniz var.
Burada ne arıyorsunuz?
Özlem: Uzun mevzu Hızır Ali.
İlyas: Kısa şekilde anlat ne oldu?
Özlem: Alpaslanla biz ayrıldık. Daha doğrusu ben ona dedim ayrılalım diye. Sonra kızımı da alıp buraya geldim.
İlyas: Nasıl yani ayrıldık. O ne demek öyle Özlem. Sebep ne?
Özlem: Abi nasıl desem... Geçenlerde eve bir kadın geldi.
Hızır Ali: Nasıl bir kadın.
Özlem: Daha önce hiç görmedim. Resmen manyağın teki. Alpaslana çok aşığım onu çok seviyorum dedi.
İlyas: Kimmiş lan o?
Özlem: Hatta ekledi ayrılmazsan çocuğunu bile öldürürüm diye.
Hızır Ali: Kim bu hasta ruhlu kadın.
İlyas: Adı sanı ne söylemedi mi?
Özlem: Adım Nesrin dedi. Soyadı Paşa mı ne dedi pek anlamadım.
Hızır Ali: Paşaların kızı muhtemelen.
İlyas: O kadın nerden biliyor gördü de aşık oldu Alpaslana.
Özlem: Bende kendimden çok Zeynoya bir zarar gelmesinden korktum ayrılalım diyip buraya geldim abi.
İlyas: Zeynoya kim ne zarar verebilir. Hayırdır ya biz burdayız. Neyse yürü hadi Özlem gidiyoruz.
Özlem: Nereye abi?
İlyas: Ne demek nereye eve. Bide burda sizi düşünmeyelim hadi.
Özlem: Tamam abi ben Zeynoyu hazırlayayım.
Hızır Ali: Amca o değil Alpaslanı nerde arayacağız.
İlyas: Özlemi eve bırakalım sonra Ceylan ablayla görüşelim ortak hareket ederiz.
Hızır Ali: Doğru diyorsun amca.
Özlem: Biz hazırız.
İlyas: Hadi çıkalım o zaman.

SON REİSDonde viven las historias. Descúbrelo ahora