34. Bölüm

7K 417 54
                                    

Episode 34
"Şampiyonluk"

Episode 34 "Şampiyonluk"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

Tribünün en önünde yerimizi alırken içimdeki heyecanın haddi hesabı yoktu. Tüm sezon boyunca beklediğimiz o an gelmiş, şampiyon olmamızın belli olacağı o ölüm kalım maçındaydık. İstanbuldan işimi gücümü bırakarak geldiğim bu stadtan mutlu ayrılmak tek önceliğimdi.

Yanımda benimle beraber olan Elifte aynı şekilde benim gibi heyecanlıydı. Oyuncuların hepsi yavaş yavaş tünelden çıkarken gözüm Keremi arıyordu. Sakatlanmadan bu maçı tamamlayıp şampiyonluk yaşamasını istiyordum.

Kerem elini tuttuğu küçük çocukla beraber seramoni alanına geçtiğinde yüzünde gördüğüm hırs bugün kazanacağımızın göstergesiydi. Evimde yediği yemekten 2 hafta sonra ikimizin de kendi hayatına dönmesi gerektiğinden fazla konuşamamış, diyologlarımızı telefonla kurmuştuk. İkimizin de birbirimize açıklayacak şeyleri olduğunu hissediyor, bunun ne zaman olacağı konusunda bir yere varmaya çalışıyordum.

Biten seramoni ile takımlar sahada yerlerini alırken tribünde ise ilk üçlü çekilmişti. Hakemin düdüğü ile ev sahibinde başlayan top ile atağa ilk onlar kalkmış, bizimkilere ise topu kapma kalmıştı. Birkaç dakikayı böyle geçirirken Elifin telefonundan gelen sesle bakışım ona döndü. Bu gürültüde bunu nadıl duymuştum bilmiyordum ama maçkolik bildirimiydi.

"Fenerbahçe gol atmış." Elifin söylediği ile gözüm dakikaya kayarken daha ikinci dakikada olduğumuzu görmek şaşırmamı sağlamıştı. Bu kadar erken bir gol görmeyi beklemiyordum.

"Biz de atarız birazdan."

Dakikalar birbirini kovalıyor, rakip ceza sahasına girmeye çalışıyorduk. Rashica sağ kanatta gözükürken İcardinin öne gelmesi ile Rashica İcardiye pas atmıştı. İcardinin golü ile ilk golümüz gelirken tribün çıldırmış, sevinçle bağırıyordu.

Hep beraber marşları söylerken maç yeniden başlamıştı. Kendi cezamıza girerken içimden gol yememek için dualar ediyordum. Taylanda kalan topla hızla ceza sahamıza yönelen rakip ile onlar da çok geçmeden ilk golü bulmuştu.

"Taylan sen Galatasaraylısın Taylan."

Bağırarak söylediğim sözlerle sesim sessiz olan tribünümüzde yankılanırken birkaç kişinin bakışlarının bana döndüğünü görmüştüm. Normal bir zamanda olsa buna belki gülebilirdik ama şu an en acilinden ikinci golü görmemiz gerekiyordu.

Top sürekli el değiştirirken ataklar da bir o kadar sabit değildi. Kimin nereye gittiğini anlamazken açılan orta ile top Kereme gelmişti. Keremin yolladığı pas İcardiye ulaşırken İcardi kafası ile ikinci golümüzü atmıştı.

Derin bir nefes verirken bağırmaktan kısılan sesimle marşlara eşlik etmeye çalışıyordum. Keremin kameralara doğru verdiği poz tüm gece konuşulacağını belli ederken arkada kalan arkadaşları da üzerine çullanmıştı. Golü atan o değildi belki ama yaptığı asist uzun süre konuşulacak gibiydi.

𝐀 𝐭𝐡𝐫𝐞𝐚𝐝 | Kerem Aktürkoğlu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin