37. Bölüm

6.9K 427 57
                                    

Episode 37
"Sevgilim"

Episode 37 "Sevgilim"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

Aşk hayatımız boyunca karşılaşacağımız en garip hislerden biriydi. Tanımadığınız, belki de hayatınızda bir aydan kısa daha az bir sürede birisine güvenmek ve ona kendinizi açmak bir insanın en tehlikeli oyunuydu. Mutlu olmak adına bir nevi kumar oynuyordunuz ve bu kumar yenilgisi çok fazla olan bir kumardı.

Ben ise bu kumarı oynamış ve kazanmıştım. Kollarının arasında olduğum Keremin düzenli nefes alışverişleri ile düşünmekten öteye geçemiyordum. Birkaç ay öncesine kadar sadece stadda gördüğüm bu adam şimdi benim sevgilimdi. Bu terimi cümle içinde kullanmak oldukça garipken Kereme karşı kullanmak daha da garip hissetmemi sağlıyordu. Midem kasılıyor, hoş bir tad bırakıyordu.

Ne kadar süre sarıldığımızı bilmezken Kerem istemeye istemeye benden ayrıldı. Bakışlarımız birbirine denk gelirken ikimiz de birbirimize gülümsedik. İki eli yanaklarıma çıkarken gözlerinde gördüğüm ışıltı her şeyi geçersiz kılıyordu. O benimleydi, sadece bedenen değil kalbiyle de buradaydı.

"Rüya gibi geliyor." İlk konuşan o olurken dudaklarımdan bir kıkırtı çıktı. "Ne?" diye sordum ve ikimiz arasında oldukça hissedilen bu heyecanı kırmak için devam ettim. "Benim gibi bir insanla sevgili olmak mı?"

Keremin dudakları yana kıvrılırken birkaç saniye durdu. "Neyim?" Anlamamazlıktan geliyordu, utanıp çekileceğimi sanıyordu ama utanmazdım. Özellikle az önce aramızda yaşanılanlardan sonra utanç duygusu belli bir süreliğine rafa kalkmıştı.

"Sevgilim." dedim gülümseyerek. "Bunu sürekli tekrar etmemi de isteyecek misin?"

Kollarının arasından çıkıp arkamı döndüm. Adımlarımı yavaş yavaş atarken Kerem arkamda kalmıştı. Ne olduğunu anlayacağı anı beklerken hızla yanıma geldi ve bir kolunu omzuma attı. "Evet, bu senin için bir sorun mu?"

İkimiz de şu an gerginliğimizi atmak için espiriler yapıyorduk ve bunun işe yaradığını da söyleyebilirdim. Rahatlamıştım, ikimiz açısından da değişik bir durumdu ve nasıl davranacağımızı bilmiyorduk.

"Hayır ama büyük ihtimalle belli bi zaman sonra duymaktan sıkılacaksın."

Adımlarını durduran Keremle bende durmak zorunda kalırken bakışlarım ona döndü. Onun da bakışları bendeydi, neden durduğumuzu anlamamıştım.

"Emin ol," dedi ve omzumdaki eli elime uzandı. "Duymaktan sıkılmayacağım tek kelime bu olabilir."

Bir şey dememe fırsat vermeden yürümeye devam ettiğinde bende hareketlenmiştim. Bu hareketi yüzünden ona minnettardım çünkü ne söyleyebileceğimi bilmiyordum. Kalakalmıştım. Onun söylediği her cümleden sonra ne demem ve yapmam gerektiğini düşünüyor, uzun zaman harcıyordum. Yine de bundan şikayetçi değildim.

𝐀 𝐭𝐡𝐫𝐞𝐚𝐝 | Kerem Aktürkoğlu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin