Balon

320 88 0
                                    

Turna Baran'la el ele sokakta yürüyordu. Çocuklar soğuk olmasına rağmen sokakta oynuyorlardı.

"Baran abi göndersene topu." diye bağırdılar top oynayan çocuklar.

"Geliyor." dedi Baran topu fırlatırken.

"Sende katılsana abi."

"Oğlum gidin oynamanıza bakın." deyip güldü Baran.

"Hadi be abi." dedi çocuklar hep bir ağızdan.

Çocukların hevesi kırılmasın diye kabul etti Baran. Ceketini çıkartıp Turna'ya uzattı.

Baran çocuklarla top oynarken, Turna video çekmeye başlamıştı.

"Golll!" diye sevinçle bağırıyordu Turna Baran'ın boynuna atlarken.

Ayşe teyzeyle Osman amca gülerek izliyordu onları.

"Hay deli kız." dedi Ayşe teyze onların yanından geçerken.

Turna Baran'a sarılırken, sokağın başında durmuş, her an öldürmeye hazır gibi duran Alaz'ı gördü. Nişanlandıkları akşam, Alaz içkisini içtikten sonra mahalleyi terk etmişti. Aynı bakışlarla onlara doğru yürüdü. Turna belli etmese de korkmuştu. Alaz'ı ikinci defa böyle görmüştü. Birincisinde lise çıkışında Baran'ın onu almaya gelemediği gündü. Alaz önünü kesip, çay bahçesine gidip konuşmak istediğini söylemiş, Turna kibarca onu reddedip yürümeye devam etmişti. O zaman Alaz bir çırpıda "Seni seviyorum," demişti. Turna sinirlenmiş, Baran'la arkadaş olduğunu bile bile hangi cesaretle böyle konuştuğuna deli olmuş, ses etmeden yürümeye devam etmişti. "Sadece bir şans." demişti Alaz Turna'nın önünü keserken. Turna o zaman Alaz'ı yerin dibine sokmuştu. Etmediği hakaret kalmamıştı. Mahalleye ilk geldiği günden bu yana Alaz'ın niyetinin farklı olduğunu biliyordu. Mesela hiç kitap okumamasına rağmen , Turna'nın okul çıkışı annesinin dükkanında olduğunu bildiği zaman, kitap almaya geliyordu. Hangi kitabın daha iyi olduğunu annesine değilde, Turna'ya danışıyordu. Turna onun yüzüne bile bakmadan "Danışman gereken kişi ben değilim." diyordu. Amacı Alaz'ın umut beslememesiydi. Ama Alaz hiç vazgeçmiyordu. Annesinin hasta olduğu gün, Turna bakıyordu dükkana. O gün Alaz yine kitap almaya gelmiş, ona danışmaya başlamıştı. Turna sinirle kalkıp Alaz'ın elindeki kitabı sertçe çekip, onu kovmaya başlamıştı. "Defol!" diye eliyle kapıyı işaret etmişti. "Çok seviyorum seni." diyordu Alaz Turna'nın kapıyı işaret eden elini hızla alıp öperken. Turna o zaman ağzına ne gelirse saymıştı. Hayatında ilk defa zıvanadan çıkmıştı. İşte Alaz ilk o zaman, ona öldürücü bakışını atmıştı. Bir daha da Turna'yı hiç rahatsız etmemişti.

Turna, Alaz'dan bakışlarını çekip, Baran'a daha sıkı sarıldı. Neyse ki Baran Alaz'ın bu bakışlarını görmemişti.

"Hadi gidip simit alalım." dedi Turna Baran'ın elini tutarken, "Teyzenler ne zaman gelecekler?"

" Birkaç güne gelirler." dedi Baran.

"Dayıların da gelecekmiş."

"Evet." dedi Baran.

"İpek abla içinde geliyormuş halan."

Baran gülümsedi, "Evet."

" Sen ne diyorsun bu işe?"

"Benlik bir şey yok ki. Herşey İpek'te bitiyor. O akıllı bir kız. Nasıl karar vereceğini çok iyi bilir."

"Ya halan..."

"Turna artık böyle şeyler kalmadı." deyip gülümsedi Baran, "Kumalık, berdel,beşik kertmesi... bu saydıklarımın hepsi, yıllar yıllar önce yaşandı."

"Neden İpek'le Sidar'ı kerttiler peki?"

"Babam annemi kaçırınca, halamla dayımı berdel yapmışlar kan davası olmasın diye. Fakat yinede husumet bitmemiş aralarında. O yüzden dedem, İpek'le Sidar'ı iki aile arasındaki dostlukları pekiştirmek adına onları kertmiş."

SEKSEN BİR VİLAYET (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now