Benimle yaşar mısın kadın

296 86 0
                                    


"Senin değil, Turna ablanın akrabasıyım." usul usul başını salladı Leyla. "Sorarlarsa aynen böyle söyleyeceğim."

"Aferin meleğim." deyip Leyla'yı kucakladı Baran.

"Peki bu oyunu kaç gün oynayacağız?"

"Bir yada iki hafta."

"Ben yine sana dayı diyeceğim demi?"

"Tabii ki ."

"Güzel oyunmuş." diye kıkırdamaya başladı Leyla avlu kapısından geçerlerken.

"Öyle bakmayı kes!" dedi Yasemin tepside getirdiği ekmekleri elma baskılı sofra bezine sırasıyla dizerken.

Oturduğu koltuktan öne doğru eğildi Ciwan. "Nasıl bakıyorum ki?"

"Hiç kadın görmemiş gibi" diye tısladı Yasemin. "Utanmıyor musun?" deyip ekmekleri dizmeye devam etti.

Bir elini fade kesimi saçına götürüp koltuğa genişçe yaslandı Ciwan. Yasemin karşısında ona doğru uzanıp önüne ekmeği bırakacağı sırada, hızla doğrulup kulağına eğildi. "Sana bakarken hiç utanmıyorum." diye fısıldadı. "Sende utanma." kulağından çekilip göz kırptı.

Yasemin'in gözleri irice açıldı. Ekmeği bıraktığı gibi ayaklandı. Ciwan'ın iri ela gözlerine baktı. Karnına heyecandan dolayı kramplar giriyordu. Cevap vereceği sırada;

"Hadi gel yeşillik toplayalım." dedi Zeynep kapıdan kendini gösterip çekilirken.

Leyla salona koştu. Fırat'la Ciwan yan yana oturuyorlardı. Çekingen bir gülümsemeyle baktı onlara. Ağır adımlarla koltuğa geçti. Fırat'la oynamak istiyordu ama bir türlü sesini çıkaramıyordu. Turna'yla Baran salona geçince onunda heyecanı hemen hemen geçmişti.

"Merhaba Ciwan." dedi Turna çekingen sesiyle. "Hoşgeldin."

Ciwan başını kaldırdı "Hoşbulduk yenge." dedi. "Bu arada nişanınız hayırlı olsun. Haber vermedi Baran abi yoksa gelirdik."

"Teşekkür ederim." dedi Turna tebessüm ederken.

"Sen kimsin yahu?" kaşlarını çatıp Leyla'ya gülümsedi Ciwan.

Leyla oyunun başladığını Baran'ın gözlerini yummasından anladı. "Ben Turna ablanın akrabasıyım. Adımda Leyla." deyip gülümsedi.

"Benim adım da Ciwan. Gelsene yanıma."

Leyla kalkıp Ciwan'a elini uzattı "Memnun oldum."

Küçük eli öpüp, "Seninle tanıştığıma ben de memnun oldum küçük hanım." dedi Ciwan. "Yer misin?" ceketinin cebinden çıkardığı çikolatayı uzattı.

Leyla'nın ağzı kulaklarındaydı "Teşekkür ederim." deyip çikolatayı aldı.

Dut ağacının dalından sarkan seyyar lambanın bahçeye vuran sarı ışığında, yeşillikleri kolaylıkla toplayabiliyorlardı Zeynep'le Yasemin.

"Bahçeniz o kadar huzurlu ki." dedi Yasemin beyaz turpun çamurunu bıçakla sıyırırken. "Eviniz gibi bahçenizde çok büyük."

"Dedem annem için yaptırdı bu evi." dedi Zeynep burnunu çekerken.

"Solucan! Solucan!" diye bağırıp bıçakla turpu elinden fırlatıp, tulumbaya doğru koştu Yasemin.

"Kız ne oldu?" dedi Zeynep Yasemin'i kollarından tutarken.

Yasemin tir tir titriyordu. Tulumbayı bir türlü çalamıyordu. "Solu... solucan ellerim ellerim solucana değdi!" diye haykırdı.

Zeynep bir eliyle tulumbayı çalıp diğer eliyle Yasemin'in elini tulumbaya getirdi. "Geçti bak hiç bişey kalmadı artık."

SEKSEN BİR VİLAYET (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now