GÜL Hanım

15- Sen Beni İncitmezsin

Normalde bölüm yayınlamayacaktım ama duyurudan sonra sanki üzerimde bir baskı varmışta kalkmış gibi hissettim. Biraz kısa oldu ama bu haftayı da gecikmeli de olsa boş geçmek istemedim.

Her ne kadar benim olmasa da sabah bir çoğunuzun okulu olduğunu biliyorum.

Okulun ilk günü hediyesi olsun aynı zamanda iyi okumalar.

Yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayın ❤️

Saçlarımda gezinen eller beni uyandırırken başımı kaldırıp ellerin sahibine baktım. Önder,yanıma uzanmış,beni izleyerek okşuyordu saçlarımı

"Anladım kalbime kastın var."diye mırıldandı. "Hep böyle düşüp bayılacak,başına iş getireceksen benim kalbin dayanma süresi azalır."

Yüzüne baktım öylece. Zihnim onunla olan yakınlaşmalarımıza odaklanırken parmaklarım istemsizce dudaklarıma gitti.

Öpüşmüştük.

Ben hayatımda ilk defa birini öpmüştüm ve kesinlikle çok güzel bir histi.

Parmaklarıma dokunan elle irkilirken Önder bana bakıp gülümsedi ve eğilip yanağımdan öptü. Tam olarak nerede miydik? Bir sedyenin üzerinde.

"Önder ne yapıyorsun?"dedim kızgınlıkla.

"İşi gücü bıraktım aşkımdan bayılan karımın ayılmasını bekliyorum. Sen ne yapıyorsun?"

Hızla yattığım yerden kalkıp yüzüne baktım. "Ne? Ben aşık falan değilim sana."

Yattığı yerden kalktı ve karşıma dikildi.

"Aşık değilsin ve beni öptün öyle mi?"dedi kızgınlıkla.

Kalbim korkuyla çarparken dilim tutulmuş gibiydi. Ne demem gerekiyordu?

Yüzümü bana yaklaştırdı ve "Namusumla oynadın pis kadın."deyip kahkaha attı.

Benimle dalga mı geçiyordu?

Kaşlarım çatılmış bir şekilde yüzüne bakarken bana tekrar yaklaştı ve sıkıca sarıldı.

Geniş bedeninin arasında güvenli hissetmek güzeldi. Uzun süreden sonra bu hissi yaşamak ise muhteşemdi. Onu gerçekten özlemiştim. Belki tam anlamıyla hissettiklerimi de aktaramamıştım ama beni anlamıştı. Bu bile bana yetiyordu.

Saçlarımdan öptü.

"Rüyaysa uyandırma Allah'ım. "Diye mırıldandı. "Ben bu güzel kadından daha fazla uzak kalmak istemiyorum çünkü ."

Ellerim kollarına yaslanırken başımı kaldırıp yüzüne baktım.

Gülümsedi bana. Ardından alnımdan öptü.

"Hala rahatsız oluyor musun sana temas etmemden?"

Gerçekten kalbimin kanatları vardı. Tüm bu sevincinin arasında bile beni düşünüyor olması kalbimi uçuracaktı.

"Hayır ama bu kadar çok öpüp koklarsan sıkılmaktan korkuyorum."

Başını iki yana sallayıp benden uzaklaştı. "Sıkmam. Sadece çok mutluyum anlatamıyorum ve kendimi kontrol edemiyorum."

Yanaklarıma yine basmıştı sıcaklıklar. Önder kesinlikle bu kadar neşe dolu ve açık sözlü olmamalıydı. Bu haldeyken benim kalbime büyük bir zararı vardı.

Odanın kapısı gürültüyle çalınırken ikimizde adeta yerimizde zıpladık.

"Bir saattir sizi bekliyorum yeter. Abi çabuk çık kaz ayaklarım bir saatte daha da arttı."