30-Yeniden

1.5K 134 37
                                    

Yüzüme değen tüylerle açtım gözlerimi.

Kızım bana sırnaşıyordu. Patisini yüzümde gezdiriyor, yanağını çeneme sürtüyordu.

Saçlarımda hareket eden ellerle kocamın varlığını hatırlarken bana baktı ve gülümsedi.

"Bebek gibi uyudun."dedi ve eğilip alnımdan öptü.

Gözlerimi kapattım ve gülümsedim. Ellerim kızımın tüylerine giderken "Kaç saat uyudum?"diye mırıldandım.

"İki oldu."

"Ay ama çok iyi geldi."

"Belli. Bebeksiliğin artmış."

Gözlerimi açıp yattığım yerden doğrulduğumda kızım da yere zıpladı. Kocamın kucağına oturup "Bak beni delirtme adam."dedim ve yanaklarını tutup sıkmaya başladım.

Hem gülüyor hem de ellerimden kurtulmaya çalışıyordu.

"Sen böyle durmadan bana iltifat edip durursan ben şımarırım. "

"Şımar diye yapıyorum zaten."dedi elleri belimi bulurken. Yanağımdan öpüp "Oh"dedi ve gülümsedi.

Parmaklarım sakalları arasında dolaşırken "Yemek yiyelim mi?"diye sordum. Acıkmıştım

"Yiyelim. Kalk hadi mutfağa bakalım ne yapmışlar?"

Kucağından kalktığımda kolunu belime sardı ve birlikte mutfağa ilerledik. Leyla Hanım ve Aslı mutfak masasına oturmuş telefon oynuyorlardı.

Bizi görünce ayağa kalktılar.

"Yemekte ne var?"dedi Önder.

Kollarından sıyrılıp ocağa ilerledim ve tencerelerin kapağını tek tek açmaya başladım.

Yayla çorbası vardı. Yanında türlü yemeği ve pirinç pilavı vardı. Ayrıca fanusun içinde ıspanaklı börek vardı.

"Harika gözüküyorlar."diye mırıldandım.

"Acıktınız mı? Hemen masayı hazırlayalım."

"Çok iyi olur."dedi Önder. Fanusu açıp içinden bir dilim börek aşırdım ve ısırdım. Kesinlikle harikaydı.

"Elinize sağlık."

"Ağzın doluyken konuşma."diye uyaran kocama göz devirdim ve mutfağın çıkışına ilerledim.

Nehire bakmam gerekiyordu.

Odasına girdiğimde Çıtırın uyandığını gördüm. Oğlum beni görünce bacaklarımın arasında dolaşırken "Bakıyorum da beni satıyorsun."dedim tüylerini okşarken.

"Nehirlesin sürekli beyefendi. Kıskandırıyorsun beni."

Anlamış gibi havladığında başını göğsüme çektim ve tüylerini okşadım.

Ardından yatağa oturdum ve Nehiri yanağından öptüm. Uykusunun arasında bile bu durumdan haz etmedi.

"Nehir,hadi uyan artık ablacığım. Yemek yiyeceğiz."

"Gül git. Yemeyeceğim."diye mırıldandı.

Huysuzluğu hoşuma gidiyordu. O zaman daha bir tatlı oluyordu sanki.

Yatağın üzerine çıkıp zıplamaya başladım. Her zıpladığımda Nehir de hareket ederken "Kalk hadi!"diye bağırdım.

"Gül git!"

"Gitmem. Kalk."

Sinirle öbür tarafa döndü.

"Kalk uykucu kalk. "

GÜL Hanım Where stories live. Discover now