22-Derin Tutkular(+18)

17.8K 205 70
                                    

Çoktan 22.bölüme gelmişiz bile. Ben farkında değildim baya ilerlemişiz.

Başlamadan yıldıza basmayı unutmayalım

"Hayatım geç kalıyoruz!"

Kocamın sesine o görmesede göz devirip küpelerimi taktım.

Erkekler artık anlamalıydı. Kadınların süslenmesi çok detaylıydı ve zor bitiyordu. Güzeldik ve güzelliğimize daha fazla güzellik eklemek zor oluyordu.

Sonuçda güzelim daha fazla güzel olması için detay eklemek gerekiyordu.

Topuklu ayakkabılarımı kutudan çıkarıp çantamı da elime aldım ve tek elimle eteklerimi toplayarak koşarak merdivenlerden indim.

"Peri kızım geliyor."Diyen kocama gülerken merdivenlerden indiğimde elimdeki ayakkabı ve çantayı alıp yere bıraktı.

Elimden tutup etrafında döndürdüğünde güldüm.

En son beni kendine çekip yanağımdan öptü ve kulağıma fısıldadı.

"Bu güzelliğin ben de hastalıklı düşünceler uyandırıyor."

"Mesela."dedim ellerim gömleğinin yakasını bulurken.

"Mesela seni sadece kendime saklamak istiyorum. Kimse görmesin,sadece ben göreyim."

"O zaman kafese kattığın bu kuşu ölüme mahkum edersin doktor bey."

"Allah korusun."deyip tekrar yanağımdan öptü ve "Hadi çıkalım Gül Hanım."dedi.

Önünde kısa bir reverans yaptım ve "Hemen."dedim. Siyah renkteki topuklularımı giyip elimi tutan kocamla birlikte evden çıktım. Birlikte merdivenleri inerken durdu ve dönüp bana baktı.

"Hava soğuk. Böyle hasta olursun."

Gerçekten de epey esiyordu.

"Dolaptan siyah deri ceketimi getirir misin?"

Başını sallayıp benden uzaklaştı ve tekrar içeri girdi. Ben de o sırada kalan merdivenleri inip arabanın yanına ilerledim.

Yanıma geldiğinde deri ceketi yakalarından tutup havaya kaldırdı ve giymemi bekledi.

Gülümseyip ceketi giydim ve "Teşekkür ederim. "Deyip yanağından öptüm.

Eli yanağına giderken "Ruj izi oldu mu?"diye sordu.

Likit ruj sürmüştüm. Bu yüzden iz yoktu. Başımı olumsuzca salladığımda kapımı açtı ve oturmam için yardım etti.

Nereye mi gidiyorduk?

Ada ve Serdar'ın düğününe.

Önder,sabah erkenden teyzesine gitmiş,yardım için ne gerekiyorsa yapmıştı. Ben ise sabah erkenden kalkmış, yarın için verilen ödevlerimi bitirmeye çalışmıştım.

Günden güne sorumluluğum artıyordu ve ben sorulara da ödevlere de konulara da yetişemiyordum.

Önderle olan anlaşmamızda geçerli olan 2 haftada gerçekten her akşam düzenli çalışmış, matematikte çözemediğim sorular varsa Önder'e sormuştum.

Ve nihayet bugün gelen mesajla son sınıf olan tm8 den tm 4'e yükselmeyi başarmıştım. Hocaların söylediğine göre 2 hafta sonra ciddi bir net düşüşü olmadığı müddetçe sınıflarımız artık sabit kalacaktı. Yine de rakiplerim harika netler çıkarıyordu ve sınava günden güne az kalıyordu.

"Şimdi nereye gidiyoruz? Teyzenlere mi salona mı?"dedim radyoyu açarken.

"Teyzemlere. Önce konvoy gelecek. Sanırım kapı önünde oynayacaklarmış biraz da. Sonra da salona gideceğiz."

GÜL Hanım Where stories live. Discover now