Bölüm 31

734 91 20
                                    

Heyoooo Yeni bir bölüm ile geldim.

Oy vermeden geçmezseniz sevinirim.

Keyifli okumalar dilerim.

~~~~~~~~~~

"Rabbim eğer kızım olursa, ona bir aşk nasip et. Benim Mehmet'imi sevdiğim gibi o da eşini sevsin ama eşi de ona sevdalansın. Ondan başkasına bakmayan ve onu altın gibi değerli bulan bir adamı sevsin" diye dua etmişti.

Yatağında oğlu ile uykuya dalmıştı...

***

Mehmet ağa hala aynı yere gözünü sabitlemiş ve Demet'in hayalini izliyordu. Cebinden bir not çıkararak Ömer'e döndü. "Aradığın kişinin adresi!" diyerek eline bir not vermişti.

Ömer ağa bu sayede aradığı kişiyi bulmuştu. Aklında bir sürü soru saklıydı ama Ömer onları soramadı. Zira Mehmet ağa bir noktaya sabitlenmiş gözlerle, geçmişteki anısına geri dönmüştü.

***

Ömer ağa çiftlikteki misafirlerinin karşısına geçmişti. Karşısındakilerin korku ile yere bakmalarına alışık olan Ömer ağa, sessizliği bölmek istiyordu. Derin bir nefes alarak misafirlerine döndü.

"Fidan Hanım! Artık konuşacaklarımızı konuşmanın zamanı geldi..."

Ömer ağanın karşısındaki kadına sabrı yoktu. Bir süredir onu burada bırakarak kendini toparlamasını ve Ömer'in gücünü görmesini istiyordu. Onu isterse korur ve zarar gelmesini önlerdi.

İsterse...

Ömer ağa adamlarla çocukları göndermek istemiyordu. Çocukların korkması doğru değildi. Fidan çocukları arka bahçeye yönlendirmişti. Ömer ise adamlara çocukların yanında olmasını söyleyerek kendilerinden biraz uzak durmalarını istemişti.

Belli ki Fidan'ın anlatacakları çok kötüydü. Yoksa bir konak çalışanı neden izini kaybettirirdi? Kaldı ki izini kaybettiren biri neden İzmir'de o kadar yer varken Savaş'ın otelinde çalışırdı?

"Fidan Hanım! Artık susma zamanı değil! Sizi esir etmedim ve sizi evimde ağırladım! Şimdi sizin sıranız. Bana geçmişi anlatın!" Ömer ağanın sesi sert ve otoriter çıkmıştı. Fidan'ın anlatmaktan başka şansı olmadığını biliyordu.

Fidan, Ömer'in adını duyuyordu. Küçüklükten beri bildiği Bekir Demirhanlı'nın; sert, cesur, korkusuz ve acımasız oğlu... Kendinden büyük bütün ağaları dize getirebilen güce sahip oğlu. Bir zamanlar çok kişi Ömer'den kurtulmak istemişti ama bunu başarabilen olmamıştı.

Fidan korkularından bahsederken, karşısındaki adamın gücünü de görüyordu. Bilmediği ise Havva'nın birini öldürmek için görmesine bile ihtiyacı yoktu. Bir parçası eline geçtiğinde o kişi için elinden geleni yapabiliyordu. Kafasını kapatan şalı omuzlarına düşürdü. Ömer oldukça şaşkındı.

Zeynep gibi birçok kişinin hayatının etkilendiğini görüyor ve Samyeli konağında olanları merak ediyordu. Fidan ise çocuklarını garanti altına almak istiyordu. Kendi günahlarının bedelini, çocukları ödemesin istiyordu.

Çocuklar eve geçmiş ve annesi ile konuşan adamı izliyordu. Fidan ise onlara bakıyor ve sadece "Hepimizi öldürecekler!" diyerek sayıklıyordu. Ömer'in ise sabrı taşmış ve kendini kontrol edemeden "Fidan! Kendine gel!" diye bağırmıştı.

Fidan karşısındaki adamın gözlerine oturan öfkeyi görmüştü. Anlatsa Havva, anlatmasa da Ömer öldürecekti. Evlatlarına döndü. Ayaklanmış ve korku dolu gözlerle bakmıştı. Çocukların gözlerine "Sorun yok" bakışı atarak Ömer'e döndü.

Annemin HikayesiWhere stories live. Discover now