7.

40.5K 909 1K
                                    

Merdivenlerden aşağıya inince gözler üzerime çevrildi.
yavaşça inip mutfak masasının yanına geldim.
kız birşeyler yapıyordu oda masada yaslanmış bekliyorudu.

"nereye gideceğiz"dedim bir kıza göz ucuyla bakıp.

biraz utanmıştım ve garip hissetim.
dünkü yaşananlar aklıma gelince kendimi bu halde görmek beni utandırdı.

"Gel benimle"

"peki"

"pardon nereye?"

kız bozulmuş ve şaşkın gözlerle demirin gözlerinin içine bakıyordu.
domates doğrayan sarı kız bıçağı öyle bir sinirle kesme tahtasına bıraktı ki .

"Neden böyle yapıyorsun demir!
evine gelmiş sana kahvaltı hazırlıyorum
sen elin sürtüğünü alıp gidiyorsun."

Gözlerim fal taşı gibi açılmıştı
ne diyor bu zilli ya.
geri zekalı banane sizin aranızda olan şeyden
beni niye karıştırıyorsun yani.
zaten anladıysam demir onu istemiyor.
yüzsüz gibi peşinden koşuyor bide bana sürtük diyor
şuan kendimi o kadar zor tutuyorum ki.
şeytan diyor o sarı saçlarını dola boynuna vur kafasını duvara duvara da o mavi gözleri yerinden fırlasın

"bana bak seni yollarım sen ne hakla bana sürtük diyorsun sarı çiyan"

demir öylece durmuş bana bakıyordu.
bana susmamı işaret etti.
ve o kızın yanına gitti.

"Asya senin dilin fazla mı uzamış
kısaltmamı ister misin.
bilirsin büyük zevkle yaparım.
gelmeseydin kim dedi sana daha gün doğmadan dibimde bit diye.
benim ayarlarımı bozma
seni paramparça ederim."

demir kızın dibine dibine sokulmuştu
burdan ben bile rahatsız olmuştum.
aradaki gafleti bozarak konuştum.

"yeter artık demir gidebilir miyiz lütfen."

demirin kafasını bana çevirdi.
dudaklarını yaladı.
yanıma gelip bileğimden tutu ve kapıyı öyle sert kapatı ki.
bedenim irkildi.

dışarı çıktığımızda bileğimi bıraktı.
bende bileğime baktım.
dünden beri bileğimi mahfetmişti.
moralmıştı.
nedense bu görüntü beni o kadar üzdü ki.
gözlerim doldu.

"Demir nereye götüreceksin beni"

kafam aşağıda gözlerim dolu dolu konuştum.

"kahvaltı yapacağız"

"kahvaltı mı?" dedim şaşkınca.

kafasını onlaylar şekilde salladı.
ve  arabaya doğru ilerledi.
bende hemen arkasından ilerledim.
kapıyı açıp arbaya bindi.

öküz  işte bende açıp bindim.
kemerimi bağladım.
ve tekrar ona baktım.

"Demir nasıl hiç birşey olmamış gibi davranıyorsun.
farkında mısın dün bana neler yaşatın
sen beni ne kadar büyük bir çaresizliğe hapsetin .
hiç düşünmüyor musun
biz iki yabancıyız sen benim daha adımı bile bilmiyorsun
sen benim hiç birşeyi mi bilmiyorsun nasıl bu kadar rahat olabiliyorsun."

yola öylece durmuş bakıyordu
sanki ben boşuna konuşuyorum

"demir diyorum."kafasını yavaşça çevirdi.

Mafya Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin