"Muhammet abi..."
Arkamı döndüğümde kız kardeşlerimin can dostu Rumeysa'yı gördüm. Gözlerini kaçırıp tekrar bana baktığında sesini duydum. Rahatsız olma düşüncesiyle boynumda asılı duran fotoğraf makinesinde şehadet parmağımı gezdiriyordum.
"Bana d...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Temsili Rumeysa 😅
Muhammet Çağlar YURTOĞLU
"Dikiş yeri iyileşmiş. Her şey yolunda gözüküyor."
Başımı salladım. Gözlerim parmağındaki yüzüğe kaydığında Mucize geldi aklıma. İsteme günündeki mutluluğu. Gülümsedim o an.
Mücahit ciddiyetle işini yapıyor ve doktorun hastasıyla ilgilenmesi gerektiğini gibi ilgileniyordu benimle. Gözlerim üzerinde. Yanındaki hemşireye de mesafeli davranıyor. İyi.
"Rumeysa'm..."
Duyduğum sesle başımı çevirdim. Hemşire, Mücahit'in çıkardığı sargımı elinde tutuyordu. Gözlerim karıma gittiğinde çatık kaşlarıyla hemşireye baktığını fark ettim. Bahsettiği hemşire bu mu?
"Hemşire Hanım sargıyı atın." dedi Mücahit. Önüme döndüm. Karımın elini tuttuğumda güzel gözlerini bana çevirdi. Elini okşadım. Gözleri üzerime kaydığında durdu orda. Baktığı yöne döndüm. Dikişlerin iyileştiğini söyledi, Mücahit. Üzerimdeki tişörtü karım elleriyle çıkartırken de sinirliydi. Umarım rüyam çıkmaz.
Başımı dalgınca çevirdiğimde hemşirenin dikkatle bana baktığı fark ettim. Normal değildi bakışları. Kaşlarımı çattığımda Mücahit'e döndü. Gözlerimi Mücahit'e çevirdim. Yüzü gerilirken kaşlarını çattı. Karıma döndü sonra.
"Aynı şekilde eşinize destek olun. Çabucak toparlıyor." dedi memnun hâlde. Bana döndü. "Geçmiş olsun. Dediğim tavsiyelere uyun lütfen. Şimdi bir ameliyata girmem gerek. Üzerinizi giyinebilirsiniz."
Başımı salladım. "Teşekkür ederim, Doktor Bey. Kolay gelsin size." dediğimde baş selamı verip gülümsedi. Odadan çıktı. İyi anlaşacağız gibi seninle.
"Siz de çıkmıyor musunuz?"
Başımı çevirdim. Karım sinirle hemşireye bakıyordu. Yatakta ayaklarımı aşağı sarkıtıp karıma döndüm bedenimi. Hemşire arkada kalıyordu. Elini tuttuğumda gözlerini bana çevirdi. Tişörtü elime aldım. Bir an önce çıkalım şurdan.
"Güzelim tişörtümü giydirir misin?" deyip tişörtümü uzattım. Umarım az da olsa sakinleşir. Çatık kaşlarıyla başını salladı. Kolay sakinleşeceğe benzemiyor.
Tişörtümü elimden aldığında elini yavaşça bıraktım. Gözlerini gözlerime çevirdi. Oturduğum yerde ellerimi beline yerleştirdiğimde aklıma gelenle düşüncelerimi ertelemek zorunda kaldım. Ellerimi belinden ayırdım. Hemşire odadan çıkmadı.
