YENİ DUYGULAR

38K 2.4K 464
                                    

YENİ BÖLÜM BİRAZ GEÇ GELDİ. BU YÜZDEN HEPİNİZDEN ÖZÜR DİLİYORUM. AMA YİNE DE GÜZEL YORUMLARINIZI BEKLİYORUM. HEPİNİZE İYİ OKUMALAR.

GÜNEY

Son birkaç haftayı oldukça tuhaf geçirmiştim. Ben beş yıldır bu yerdeydim ama ilk defa bu denli farklı hissediyordum. Bazen kendimi tanımakta bile zorlanıyordum. Bu ekip benim ilk ekibimdi ama bu kadar zor, bu kadar sabır gerektiren ve bu kadar beni değiştiren bir ekip olmasını beklemiyordum.

İlk değişikliği o kızın bana Fransızca söylediği cümlelerle yaşamıştım. Ben hiçbir zaman işimden başka bir şey düşünmeyen Barut, o kızın sözlerini uzun bir süre unutamamıştım. Onun için ekip lideri olmam hiçbir şey ifade etmiyordu. Daha doğrusu benim Barut olmam da onun umurumda değildi. O sözlerden bunu anlamıştım.

Ama o kızı tanıdıkça onun diğerlerinden farklı olduğunu görüyordum. Diğerlerinden farklıydı ve bana benziyordu. Gözlerinde gördüğüm ateş, aynı bir zamanlar bende olduğu gibiydi. Hırsı ve pes etmeyen yapısı da bana benzeyen diğer özelliklerdendi. İşte bu yüzden ben de yaptığı hataları telafi edebilmesi için ona sadece ona ceza veriyordum. Çünkü ceza alınca öfkeleniyordu ve yapamadığı ne varsa yapıyordu. Onun tek sorunu yakın dövüşteydi. Aslında yapabilecek kapasitesi vardı. Ama kendine güveni yoktu. Bu derse karşı bir ön yargısı vardı. Ve ben bunun öfkelenince kaybolduğunu fark etmiştim. O yüzden ona ceza vermek faydalı gibi görünüyordu.

Aslında diğerler gibi benimde öğrendiği kadarını umursayıp yakasını bırakmam gerekiyordu ama nedense ona karşı hiçbir şekilde boş vermişlik yapamıyordum. Ne yaparsam yapayım bir şekilde ona çekildiğimi hissediyordum. Bu garipti çünkü ben daha önce hiç bu denli tuhaf olmamıştım. Buraya geldiğim ilk günlerden itibaren etrafım da oldukça fazla kızlar olmuştu. Kimisiyle görüşmüş ya da onlar öyle sanmıştı. Bir şekilde sürekli kızlarla olmuştum. Fakat bu kez çok sert kayaya toslamıştım.

İnci hiç birinin verdiği tepkileri vermiyordu. Diğer kızlardan oldukça farklıydı. En önemlisi başarı odaklıydı. Bir hedefi vardı ve bunun için elinden gelen her şeyi yapıyordu. Yani benim önceki halime benziyordu. Müdür beni buraya getirdiğinde ben de aynı bu şekilde yapmıştım. Sadece çalışmış ve kendimi bu işe hazırlamıştım. Benim için bu işten daha önemli hiçbir şey olmamıştı. Kendimi bunun dışında her şeye kapatmıştım. Ama sonunda işimde oldukça iyi bir ajana dönmüştüm.

İnci de benim gibi işinde iyi olmak istiyordu ama onun kendince farklılıkları vardı. O sadece kendisini düşünmüyordu. Peşinden tüm ekibi de sürüklüyordu. Özellikle onlar için katlandığı cezalarda cabasıydı. Ben bu yola başladığımda tektim. Sadece kendimle ilgilenmiştim. Tamam, ekip liderinin zorlamasıyla ekiptekilerle de anlaşıyordum ama asla onlar için ceza almak konusunda hevesli değildim. Ama o, ben ne kadar üstüne yüklenirsem yükleneyim pes etmemişti. Sonunda onun haklı olduğunu anlamıştım. Arkadaşları onun bir kere ceza aldığını gördükten sonra bir daha hata yapmamaya çalışmışlardı. Yani İnci yine başarmıştı.

Onun bu farklılıklar benim dikkatimi çekiyordu. Bu okulda ne kadar sert olursa olsun herkes kadınsı özelliklerini sergilemekten çekinmiyordu. Ama ben bu kızın bir kez bile saçlarını açık görmemiştim. Her zaman oldukça derli toplu hazır bekliyordu. Sanırım bu yüzdendir onun sivil halini merak ediyordum. Dışarıda nasıl olduğunu öğrenmeyi istiyordum. Onun cesur olduğu kadar güzel halini görmek gerçekten isterdim.

Bu gün yemekhanede olanlarda tüm bu olanların üstüne gelmişti. İnci'nin içinde olduğu ve Zehir'in işin içinde olduğu bir tartışma gurubu görmeyi kesinlikle beklemiyordum. Bu gün biraz daha uzun çalıştığım için kahvaltıya geç kalmıştım. Ama bu manzarayla karşılaşacağımı bilsem erkenden gelirdim. Zehir'in, İnci'ye uzattığı elini durdurmak nedense bana yetmemişti. Aksine bu eli kırmak ve ona geri iade etme isteğiyle doluydum ama bunu yapamazdım.

KOD ADI SERİSİ-1 KIRMIZIWhere stories live. Discover now