Geçmeyen Sızıdır Aşk

1.3K 170 28
                                    

Odaya doluşan arkadaşları Melis'ten hesap sormaya başlarken kınama yarışını tutmak hiç de zor olmadı.

"Melis bunu yapmış olamazsın."
"Katil gerçekten de aramızdaymış."

Bu sözler Melis'i haklıyken haksız duruma düşürmek için özellikle seçilen bir nokta atışı gibiydi.

Tam isabet !

Yanlış bir anlaşılmaya kurban giden Melis ağzına geleni geveledi.

"Bakın ben onu kurtarmak için buradaydım onu Yiğit öldürdü tartıştılar ve tetiği çekti. Benim bu olayda suçum yok."

Haklının da haksızlığını tadışını yaşarken Melis, polisler çoktan gelmişti. Sözlerini ispatlamak için hiçbir şans tanınmadan direkt kelepçelenen Melis hapishaneye götürülür.

"Bırakın beni gercekten hiçbir suçum yok inanın bana lütfen inan."

"Sabıkalı birine mi inanacağız biz? "

"Geçmişte yapılan yanlislardan pişmanım o saplantı yitik artık inanın ben suçsuzum. "

Sözünü diretmek için çabalasa da yine elde var hüzün. Gecenin betona yaslanıp uyku tutmak isteyen gözünden hayalleri seyrederken, geçmişin o yaralı sargısını saramamanin acizliğini yaşıyordu.

Arda neden gittin ki ben buralarda yalnız bırakmayacaktın hani, sözünü tutmadın.

İçini sızlatan aşk acısıyla olduğu yerde iki büklüm oturdu, durdu. Sessizliğini haykıran makamı hisleriyle beraber dinliyordu. Gözyaşları seferber olmaya başladığından ise karamsar düşünceleri ile yalnızlığını anımsadı. Mavi gözlerinde biriken hüznü sindiremiyordu giderek büyüyen acısını yok sayamamanın çaresizliğini tüm benliğinde hissediyordu.
Ve devam etti sevdiğinden söz etmeye.

Arda niye gittin ki?

Arda kendisinden bahsedildiği an itibarıyle her şeyi rahatlıkla duyar ve ulaşmak istediğine de hemencecik ulaşırdı. Hayalet gibiydi.

"Evet Melisciğim ben herzaman yanında olacağıma söz verdim. Peki sen ne yaptın bir kere bile kendi ellerinle gömdüğün sevgilini gördün mü ? Artık bana dua da etmediğine göre çoktan unuttun beni. Ama ben ugrayacağım sana ve hatırladığın an için yanacak. Yüreğimin dipsiz kuyularında adın saplantılık yapmakta , günün sonunda yine adınla şaha kalkıyor umudum."

Melis sevdiği insana hem sitem hem de biraz özlem duymanın acısıyla gözlerindeki yaşı siliyordu.
Üşümeye başlayan bedeni bir ruh tarafından çekilince aniden yere düştü başı, biraz sonra da uykuya daldı.

Birkaç günü hapiste geçirip suçsuzlugu kanıtlanınca hapisten çıkan Melis,yurda dönünce sinirinden ilk sigarasını yakmaya başladı. Yüreğinde büyüyen yangının dumanlarını savurma hayaliyle içerken sigarasını, telefona gelen mesajları okumaya başladı.

"Ah yapma Melis, beni cidden unutmuş olamazsın. Yarın doğum günün mutlu olamayacağın günlerden bir tanesi. En sevdiklerimi benden kopardığın gibi en sevdiklerini senden koparacağım canımın içi. Arda."

Diyeceği tek şey "delirmek üzereyim " olan Melis mutsuzluğunu tekrardan yineliyordu. Sıradaki sigaranın dumanı Arda ve tüm umutları için yanacaktı. Ailesini arayıp içini rahatlattıktan sonra uyumaya çalıştı. Fakat uyku onun için olanaksızdı.
Birbiri düşüncenin kollarında sırılsıklam mutsuz iken uyku tutar mıydı onu? Düşünmekten yorgun bedenini yatağın üzerine yavaşça bıraktığı vakit üzerindeki ağırlık bir nebze olsun dinmiş gibiydi. Somurtkan duruşuna geçen suratında hüzün, umutsuzluk, kırgınlık ve daha çok acı hakimdi. Gülüşünü hangi fırtına çaldı bilinmez ama bir daha bu gemi ilerler mı işte orası meçhul. Doğum gününü unutmuş iken böyle bir mesaj ile ne yapacağını şaşırdı üstelik yapacak bir şeyi de yok gibiydi. Bir an olsun mutlu olacağı bir günün olacağı hayalini düşünerek gözlerini yummayı denedi. Her geçen saat bir tane daha acı sunuyordu önüne. Acıları sofrada değilde bazen kalbine kurulurken bulursun. Melis içini kan revan eden acıları yok sayarak aklına gelen pozitif düşünceleri de başucunda toplayıp gözlerini kapattı. Savrulan yaprakların arasında çekingen bir rüzgârdı, kırılgandı.

***
Arkadaşlar son bölüme kadar okursanız eminim ki çok hoşunuza gidecek. İlk bölümlerin kısa olması sizi üzmesin sonraki bölümler çok daha uzun oldu. İlk bölümleri yazdığım sırada telefonum Android değildi ve acele ile yazardım. Ha bu arada yeni hikayem olan Tozlu Ayna'yı da okuyup destek olun, lütfen. İyi ki varsınız. Sizi çok seviyorum güzel insanlar. ♥♥♥

SAPLANTI (Tamamlandı) Where stories live. Discover now