Denizkızı (Tamamlandı)

Bölüm 5

Medya;Melih Biçer
Bölüm müziği;Kehlani-Gangsta

Herkese merhaba yeni bölümle karşınızdayım:) Bu bölümde sonunda ünlü Melih Biçer'le tanışıyorsunuz. Bakalım Melih'le ilgili yorumlarınız neler olacak. Favorilerinizi belirlemek için şimdiden erken olsa da en çok beğendiğinizi bana belirtirseniz de güzel olur. Neyse lafı daha fazla uzatmadan size iyi okumalar diliyorum. Umarım bölümü beğenirsiniz:)

*****

Derin'le eve geldiğimizde yol boyunca yaptığı gibi tekrar oflamıştı. Okulun ilk haftası değil ikinci haftası tatilden döneceğiz diye sözleşmiş ve bu plana uymamıştık. Benim yüzümden değil tamamen Atlas yüzünden.

Ben Derin'e isterse Aras'la biraz daha tatil yapabileceğini söylesem de aslında ilgiden boğulan bu çapkın kız sonunda bu durumu bir kaçış fırsatı olarak görmüştü. Ama yarın okul olduğu gerçeği onu yol boyunca oflatmış biraz daha tatil yapabilme düşüncesi onun tek dileği haline gelmişti.

Bizim Derin'le dostluğumuz bebekliğimize dayanıyordu. Arkadaş olan annelerimiz sayesinde beraber büyümüş aynı ilkokula aynı liseye gitmiş ve en sonunda da aynı üniversite ve aynı bölümü kazanmıştık. Kazanır kazanmaz da her ne kadar ailelerimizle aynı şehirde bir okulu kazanmış olsak da ayrı eve çıkmak istemiş ve bu isteğimizi de elde etmiştik. Kaldığımız ev Etiler'de bulunan güzel bir apartman dairesiydi. Oldukça geniş ve ferah olan bu ev bize fazlasıyla yetiyordu.

"Kızım bu Atlas ne despot bir herif ya?Hadi tamam o bir manyak. Azrakuş sen delirdin mi de adamın dediğine uyuyorsun. Melih'in bile sana karışmasına izin vermezdin ki sen. Altını çiziyorum Melih'in bile. Neler oluyor sana ya?" Oflayarak koltuğa çöktüm ve kafamı iki elimin arasına aldım. Gerçekten neler oluyordu bana cidden bilmiyordum.

"Bilmiyorum Derin bilmiyorum. Kafam çok karışık. Adamın üzerimde öyle bir tesiri var ki bunu nasıl yapıyor inan hiç anlayamıyorum. Kapıldım bir dalgaya gidiyorum."

"Tamam sakin ol bir şey demiyorum. Sadece şaşırıyorum bu yaptıkların beni şaşırtıyor. Ne diyeceğimi bile bilmiyorum. Sen aşık falan mı oluyorsun bu adama?" Kafamı korkuyla kaldırıp gözlerimi çikolata rengi gözlerine diktim. Şaşkınlıkla açtığım gözlerimde zihnimden geçen tek bir cümlenin yankısı vardı.

'Ben Atlas Aladağ'a aşık olamam.'

"Hayır aşık falan değilim." Daha çok kendime sert bir komutla söylediğim bu cümleye Derin gülmüştü.

"Azrakuşum aşık olsan da sorun yok. Hayır yani Melih gibi bir insan evladından sonra bildiğin on level birden atlamak olur bu. Yani çok da şey yapma sen." Onun kıkırdayarak kurduğu bu cümleyle sağımdaki koltuk kırlentini kafasına geçirmem bir olmuştu. Sonra kahkahalar eşliğinde elimden kaçmaya çalışarak salondan ayrılması beni de güldürmüştü.

Birden çalan telefonumla dikkatim arayan kişiye kaydı. Arayan Atlas'tı. Bir anda kalbimin resmen boğazımda attığını hissetmiş inanılmaz bir heyecana kapılmıştım.

"Atlas?"

"Denizkızı. Geldin mi İstanbul'a?" Bu hoş tınılı sesi her zamanki ciddiyetiyle duymak içimde bir şeylerin kıpırdamasına sebep olmuştu. Dün gece aramızda geçen o sert öpüşme ve sonrasında sarfettiği cümleler aklıma gelince yanaklarımın ısınmasına engel olamamıştım.

"Hayır Atlas hala Bodrumdayız. Derin'in ısrarlarına dayanamadım bir hafta daha kalacağız." Biraz uğraşmaktan ne zarar gelirdi ki?

"Ne demek ısrarlarına dayanamadım ne demek bir hafta daha kalacağız? Ben seninle buluşmak için saatleri sayıyorum dediğin lafa bakar mısın?Azra sen beni delirtmeye mi çalışıyorsun!" Onun ardı arkası kesilmeyen soruları ve sert üslubu beni kıkırdatmıştı. Atlas Aladağ ilk defa panik mi olmuştu ne? Sesindeki öfke dün geceyle yarışır boyuttaydı.