Bölüm 30

54.3K 2.5K 277
                                    

Medya;Çırağan Sarayı
Bölüm müziği;Por Una Cabeza-Carlos Gardel

Merhabalar yeni bölümle yeniden karşınızdayım:) Fakat bölüme geçmeden önce sizi bilgilendirmek istediğim bir konu var. Ben bu hikayeye başlamadan önce Atlas karakteri olarak paylaştığım oyuncudan etkilenerek ve sırf onunla ilgili bir hikaye yazmak isteyerek 'Denizkızı'na başladım. Kendisi her filmini izlediğim ve ciddi anlamda çok beğendiğim bir oyuncu. Fakat bu bir hikaye ve kafanızda kimi canlandırıyor ve görmek istiyorsanız onu düşünmeniz kesinlikle en doğrusu. Belirlediğim karakterlere bağlı kalmanızı kesinlikle istemiyorum.

Sadece şunu bilmenizi isterim ki hikayemde klişe wattpad karakterlerinden ziyade farklı oyunculara yer vermek amacımdı. Ayrıca çizmiş olduğum olgun ve işadamı karakterine genç biri gitmeyecekti. Fakat şu yorumlarınız çok hoşuma gidiyor 'kafamda başka birini canlandırarak okuyorum'. Bu cümle benim için o kadar önemli ki. Hikayeme destekleriniz beni çok mutlu ediyor:)

Bunun için hepinize çok teşekkür ediyorum ve sizleri anlıyorum her zevk birbirini tutmaz. Özellikle kitaplarda okurken zihnimizde canlandırdığımız karakterleri filmi çekildiğinde oynayan oyuncularla bağdaştıramayız ve hayal kırıklığı yaşarız. Ben de bu kırıklığı çoğu zaman yaşıyorum hatta belki de daha ağır eleştirilerde bulunuyorum.

O yüzden bundan sonraki hikayelerimde özellikle yazmak istediğim Atlas'ın arkadaşları Demir ve Barlas'ın hikayelerinde sizlere sunacağım seçenekler doğrultusunda sizin tercihleriniz olan oyuncularla hareket etmek istiyorum.

Hatta Demir karakteriyle ilgili hikayemin ilk dört bölümünü de yazdım. Fakat sanırım Denizkızı final yaptığı zaman ancak yayımlayabileceğim ve Denizkızı'nın kurgusunun daha yarısındayım yakın bir zamanda final olamayacağı için hikayeyi paylaşamayacağım. Ama bundan sonrasında sizlerin fikirlerini alacağımı bilmenizi isterim:)
Buraya kadar okuduysanız cidden vay be diyorum. Çünkü çenem düştü ve belki de saçmaladım ama en azından sizlere içimi dökmek istedim umarım beni anlamışsınızdır:)

Lafı daha da fazla uzatmadan sizleri yeni bölüme alıyor ve keyifli okumalar diyorum. Bu bölümü hayalinizdeki Atlas ve Azra'ya ithaf ediyorum:)

*****

Atlas'ın sorusuyla içimde farklı kıvılcımların oluştuğunu farketmiştim.Bu kıvılcımların onu görmemle daha da alevleneceğine emindim.

Ayağa kalkıp arkamı dönmüştüm. Kaptan'ımla göz göze gelmemle tam da düşündüğüm alevlenmeler ortaya çıkmıştı. Atlas neredeyse siyah gibi duran koyu lacivert üzerine tam oturan bir takım elbise giymiş, kuzguni siyah saçlarının çevrelediği yakışıklı yüzünü saçlarını geriye doğru atmasıyla daha da ortaya çıkarmıştı. Benim onda yakıştırdığım ve en çok da beğendiğim tarzı buydu. Beni benden alan ela bakışları ise aynı beğeni dolu bakışların onun da bana karşı hissettiğini bana perçinliyordu.

Atlas Aladağ bana böyle bakarken her daim konuşma yetimi kaybetmek zorunda mıydım anlayamıyordum.

Bana doğru yaklaşmaya başlaması ve güçlü bedeninin zarif bir şekilde karşımda süzülmesiyle bir an için kendime gelebilmiştim. En sonunda yanımda biten Atlas yanaklarımdan nefesini içine çeke çeke öpmüş ruhumu nefesiyle bedenine hapsetmişti.

"Güzelim ağladın mı gerçekten?" Yanaklarımı ellerinin içine alan Atlas bana tepeden bakarken dayanamamıştım ve sonunda konuşmaya başlamıştım.

"Ağlamadım Derin'in abartması o." Benim sözlerimle bakışları yumuşayan ve muzip pırıltıları içine hapseden Atlas sonrasında gülümseyerek kızlara bakmıştı.

Derin'in konuya dahil olmasıyla dikkatim benim de Kaptan'ımdan kaymış kızlara dönmüştü.

"Ya Atlas yalan söylüyor hüngür hüngür ağladı dansözü duyunca." Fakat benim cevap vermem beklenmemiş söze Çisem atlamıştı.

Denizkızı (Tamamlandı)Where stories live. Discover now