Bölüm 25 / Lucifer

9.6K 563 39
                                    

"Seninle yatmak istemiyorum." Yalan söylediğim belli olmasın diye verdiğim çabayla bir ülkenin başbakanı olabilirdim.

"Yalan söylediğin belli oluyor," dedi kelimelerin üzerine basa basa. Gerçekten hafızamı okuduğuna inanamıyordum. En azından özel hayata saygısı olmalıydı değil mi?

Sinirle yatağımın üzerindeki kitapları toplamaya başladım. Aslında sinirli değildim tabii. Tam aksine mutluluktan uçuyordum. Hoşlandığım kişi benimle yapmak istiyordu. Yinede tuzağına o kadar kolay düşmeyecektim. Her şeyden önce o bir insan bile değildi. Bunu sıradan biriyle yapsaydım endişelenmezdim ama konu Rade ve abra kadabraları olunca tırsmamak elde değildi.

"Korkmana gerek yok," dedi yanıma yürümeye başlayarak. Onu umursamadan kitapları toplamaya devam ettim. "Bunu ilk kez yapmıyoruz."

Deyim yerindeyse kaskatı kesildim diyebilirim. İlk kez yapmıyorduk. Bunu daha önce yapmıştık. En azından Rade böyle söylüyordu. Güvenilmesi gereken en son kişi olmasına rağmen ben ona daima güvenmiştim. Ve içten içe hâlâ güveniyordum da.

"Ah sen ve şu Lilith olayın..." Mırıltım onu pek etkilemişe benzemiyordu. Kitapları kucağımda yığın haline getirerek arkamı döndüğümde Rade'i tam olarak dibimde buldum. Nefes almama fırsat vermeden elleriyle sıkıca boynumu ve yanaklarımı kavradı. Bir anda ellerimde hafiflik hissettim. Kitaplar yok olmuştu sanki. Tam kafamı eğip bakacaktım ki hızla dudaklarıma yapıştı.

Şaşkınlıktan tepki bile veremedim. Ellerim onu itmek için göğsüne çıkmıştı ama kaslarını ellerimin altında hissetmek bana ne yapacağımı unutturmuştu. Onu engellemek için kalkan ellerim beni ihanete uğratmıştı. Kollarımı boynuna dolayıp ensesindeki kısacık saçlara tırnaklarımı gömdüm. Hayır. Onu ittirmek istiyordum. Kahretsin, istemiyordum. Ama bu kadar kolay görünmek canımı sıkıyordu.

"Sanırım bağışıklık kazandın," dedi öpücüklerinin arasından. Sesi hırıltılı geliyordu. Ürperdim. Demek tahrik olmuş Rade böyle oluyordu. Bu hale gelmesinin sebebi sadece dudaklarım mıydı? Bir anda özgüven patlaması yaşadım.

"Bırak." Emir vermeye çalışmıştım ama sesim daha çok 'becer beni' diyordu. Kendimi ele vermekten nefret ediyordum. Bedenim bile bana ihanet ediyorken kime güvenebilirdim ki?

"Kendini kasma." Kolları beni daha sıkı sardı. Elleri kalçama ulaştığında irkildim. O ise sadece beni havaya kaldırdı. Bacaklarım otomatik olarak beline dolanmıştı. Üçgen vücudu ve teninin sıcaklığı aldığım zevki kat be kat artırıyordu ama belli etmiyordum. Sanırım.

O an sesler duyduğumu fark ettim. Biri inliyordu. Rade miydi? Ah, cidden Rade miydi? Sesi bu kadar tiz miydi? Hahaaay.

"Ben değil, sen inliyorsun." Kendini geri çekerek sırıtan bir ifadeyle bana baktı. "Bu mayhoş gülümseme. Bu baygın gözler. Bu yalvarışlar. Sence kime ait?"

Bana aitti. Evet bana aitti. İtiraf etmek istemesemde öyleydi. Bir erkek yüzünden kıvranmak gururumu incitirdi. Tabii bu sıradan bir erkek olsaydı. Ama bunu Rade'le yaşadığım için tarifi mümkün olmayan bir gurur duyuyordum. O beni her ne kadar Lilith sansada Rade benim için sadece Rade'di. Bana aitti. Bu adam benimle ilgileniyordu. Şu an benim yatağımdaydı. Ve az sonra benimle sevişecekti.

"Çok egoistsin." Beni nazikçe yatağa yatırdıktan sonra geri çekilip yine yüzüme baktı. Ama ben onu yarı kapalı gözlerimin arasından zar zor görüyordum. "Ve bencil."

"Üzgünüm. Elimde değil." Beni öpmesi için nefes nefese yeniden ona uzandım. Ama tek eliyle iki bileğimi birden tutup başımın üzerine sabitledi.

"Deli gibi çilek kokuyor," dedi genizden gelen hırıltılı bir sesle. "Bu kadar şiddetlisini daha önce yaşamamıştım."

Çilek mi? Puşt herif neyden bahsediyordu? Ben burada ona dokunmak için delirirken o çilek mi düşünüyordu yani?

"Ne çileği?" Kalbim ölümüne atıyordu. Daha hiçbir şey yapmadan böyle olduysam eğer biraz sonra binayı falan yıkardım herhalde.

Bana cevap vermeden hırsla öpmeye devam etti. Saniyeler geçtikçe bileklerimi daha çok sıkıyordu. Kendini tuttuğunu görmekten çok hissediyordum. Dudaklarımı zorlayan ısrarcı dili bunun kanıtıydı.

Çok sertti. Çok sert davranıyordu. Beni düşünmüyordu. Canımın yanıp yanmadığı ya da hoşuma gidip gitmediğini umursamıyordu. İstiyordu ve kimseye sormadan istediğini fazlasıyla alıyordu.

Ve bu beni daha çok ona çekiyordu.

"Tuhaf bir şey hissediyor musun?" diye sordu sadece birkaç saniyeliğine geri çekilerek. Ah evet hissediyordum. Bulutların üzerinde uçuyordum ya da bir hız trenindeydim. Tabii bunlar şu an yaşadıklarımın yanında hiç kalırdı. Rade'le öpüşmenin tarifi yoktu. Bir an önce ikinci adıma geçmek istiyordum.

Derken ne demek istediğini anladım. Onun araştırmacı parmakları atletimin içine girerken başıma sanki çivi sokuluyormuşçasına bir ağrı girdi. Bir çığlıkla beraber onu üzerimden itmeye çalıştım ama kollarımı sıkıca tuttu. Sanki ölüyordum. Gözyaşlarım şelale gibi akıyordu.

"Bırak!" Onu üzerimden atıp kıvranmak istiyordum ama izin vermiyordu. Lanet olsun ne kadar acı çektiğimi göremiyor muydu?

"Biraz dayan," dedi yatıştırmaya çalışır gibi. "Ölüyor gibi hissettiğini biliyorum ama birkaç dakika dayan."

İmkanı yoktu. Başıma giren ağrı öylesine şiddetliydi ki. Kafamı iki kolumun arasına almak ve ağlamak istiyordum. Tarifi mümkün olmayan bir acıydı. Düşünemiyordum. Rade'i bile unutmuştum.

Uzaklardan bir yerden ses duydum. Bir erkek sesi. Tanıdık bir erkek sesi hemde.

"İhanetinin bedelini ödeyeceksin."  

Başımın ağrısı biraz daha şiddetlendi. Ikınmaya benzer sesler çıkarıyordum sanırım. Çığlıklarımı da engelleyemiyordum. Rade ise beni yatağa çivilemişti sanki.

"Bunların hepsi senin suçun Lilith."  

Bu ses daha çok tanıdık geliyordu. Hatta daha yeni duymuş gibiydim. Ağrı biraz daha şiddetlendi. Artık ölmek istiyordum.

"Onunla her gece sevişeceğim. Altımda inleyecek. Tırnaklarını sırtıma geçirecek ama hayır, kesinlikle ondan uzak durmayacağım." 

Bu sesi sadece birkaç dakika önce duymuştum. Çünkü ses şu an bana endişeyle bakan adama aitti. Görüntüler gözümün önünden film şeridi gibi geçiyordu. Birkaç kanatlı adam. Bembeyaz, kiliseye benzeyen bir yer ve...

Lucifer.

Bölümler haftada artık 2 gün geliceek çünkü bu ay içinde final vermeyi planlıyorum :D Yorumlarınızı esirgemeyin lütfeen ^^ :D

*Yeni bölüm pazar geliceek :D

KuralWhere stories live. Discover now