Kırmızı Gözler

917 37 0
                                    

        Hızlı bir şekilde lavobanın olduğu kata çıktım. Yüzüme su vurmak, serin bir şeyleri hissetmek iyi gelecekti şuan deli gibi yandığımı hissediyordum. Kanım damarlarımda kaynıyor gibi bir etki bırakıyordu, boynumda ki iz artık canımı acıtmıyordu. Soğuk suyu yüzüme vurduktan sonra duvara yaslanıp bir kaç dakika boyunca rahatlamak için uğraştım.  Ağlamak istiyordum, kendimi kaybettiğim zamanlarda ellerim ayaklarım boşalıyor, amancızca bir ağlama hissiyle debelleşiyordum hep. Başım o kadar ağırıyordu ki, bir yerlere çarpa çarpa kendimi öldürmek istiyordum. Gözyaşlarım artık durduğunda nefes alışlarımda normale dönmeye başlamıştı . Kapıdan çıktığımda yüzüm sert bir duvara çarpmıştı. Nefes alan sert bir duvar.  Karşımda İsa endişeli gözlerle ama derin bir şekilde bana bakıyordu. Bir anlığına sadece bir saniyelik kısımda gözlerinin renginin kırmızıya kaçtığına yemin edebilirdim. Ama o kadar çok şey yaşamıştım ki bunun da uydurma bir hayal mi gerçek mi olduğunu çözemiyordum.

        Boğuk bir sesle "İyi misin?" Diye sordu. Neden arkamdan geldiğini anlamamış ve bu durumdan dolayı afallamış bir şekilde "Ee-vet iyiyim, neden geldin?" Bunu pat diye sorduğum için kendimden nefret etmeyi sonra ki zamanlara aktarmayı aklıma not ederek, vereceği cevabı bekledim. "İyi olup olmadığına bakmak için geldim." Şaşırtıcıydı, hem çok iyi tanışmıyorduk hem de tanışmış olduğum zaman zarfında pekte dostça davranışlar sergilememişti. Aramızda ki sessizlik uzayıp giderken şükürler olsun ki Ayça nefes nefese yanımıza gelmiş, yüzümü şekilden şekile sokarak kendince ayak üstü kontrolle  beni muayene etmeye başlamıştı. İsa'nın alay eder gibi gülüşü ve Ayça'nın ısrarla "İyi misin? Hepimiz çok korktuk, bir kaç dakika boyunca heykel gibi dikilmiş, duruyordun. Hiçbir tepki vermeden nefes bile almadan beş dakika durduğuna inanamıyorum! Sonradan çığlığın aman Tanrım cidden korktum, sürekli olan bir şey mi bu Çisem? Haber vermeyi düşündün mü? İlaç falan kullanıyor musun?" Çığlık mı atmıştım? Hi. hatırlamıyordum. Yüzümü İsa'nın kusursuz ifadesinden çekip Ayça'ya bakması için zorladım. Olayın şokundan mı yoksa ardarda gelen soruların beni iyice bunaltmış olmasından mı bilmiyorum kurabilecek cümlelerimi bulamıyorum.  Ayça sonunda İsa'yı fark etmiş ve biraz da olsa susmayı başarmıştı. "İyiyim, Ayça merak etme, hayır sürekli olan bir şey değil nedenini bende bilmiyorum." diyebilmiştim sadece. Yalan söylemek istemiyordum artık. Bu aralar çevremde ki insanlara o kadar fazla yalan söylemeye başlamıştım ki özellikle de anneme. Sözlerimi dinleyen tek kişi Ayça değildi İsa'da dikkatli bir şekilde sanki bir şeyleri anlamak ister gibi  beni dinliyordu. Ayça İsa'ya dönüp, "Okula gelmişsin, Edebiyat hocası seni bekliyor sanırım ödevinle ilgili seninle konuşması gerekiyormuş, bugün okula gelmeyince söylemem için bana haber verdi. Haberin olsun." Dedi.

        O an kafamdan aşağıya kaynar sular inmişti. Sınıfa girdiğimde İsa'nın arka sıralardan birinde umursamaz yüz ifadesiyle oturduğunu gözlerimle görmüştüm. Hatta o sınıfa girince yara izimin yanmaya başladığına bile şahit olmuştum. Kafamı zorla benden oldukça uzun olan İsa'ya çevirdiğimde omzuma vurarak yanımızdan hızlı bir şekilde ayrılmıştı.  Arkasından bende gitmiştim. Nasıl mesafeyi bu kadar kısa sürede bu kadar fazla açmıştı diye düşünürken  "Bir dakika bekle" diye seslendim. Olduğu yerde kaldı, arkamızdan Ayça'nın gelmediğini fark ederek yerinde bir hareket yaptığı için minnet duymuştum.
"Nasıl bugün okuda yoktun?" diye sert bir şekilde sordum ve sesimin bu kadar sert çıktığına kendim bile şaşırmıştım. Hiçbir şey söylemeden arkasına bana dönük bir şekilde duruyordu. Sinirlerimi bozmuştu, duymuyor muydu beni? Yoksa takmıyor muydu? Yeniden hareket etmeye başlayınca bugüne kadar yapabileceğim en salakça hareketi yapıp kolunu tuttum ve onu kendime doğru çevirdim. Gözlerinin kırmızı rengini bu sefer daha net görmüştüm, kan gibi kırmızı renkler, kolunu hala tutuyordum ve tuttuğum andan itibaren vücudumda tarifi olmayan bir şeylerin harekete geçtiğini hissettim, bu çok farklı bir şeydi acı ve zevkin birleşimi gibi bir tını vücuduma yayılmıştı ve elimi derhal kolundan çektim, o anda yanımdan uzaklaşıp gitmişti, bense arkasından baka kalmış, bir şeylerin olduğuna ve bunun ne olduğunu anlamayarak korku içinde dikilmiş arkasından bakakalmıştım. 

Şeytan ve Melek- "Masum Aşk   #Wattys 2015 "Where stories live. Discover now