ŞUBAT 2014...
Bir insan ilk doğarken ağlar. Kimilerini anne babaları seve seve sakinleştirir; kimileri ömür boyu göz yaşına terk edilir... Deniz de göz yaşında boğulmaya mahkum edilenlerdendi. Düştüğü zaman gidip nazlanacak bir babası yoktu, ya da derdini tasasını anlatacak bir annesi... onun iyi ya da kötü bir ailesi yoktu. Deniz kenarına bırakılmış bir kundakta bulmuşlar onu. Bu yüzden adına Deniz demişler. Sonrası 18 yaşında kadar yurt hayatı...
Ailesi olmayan insanlar bir aileyi daha çok ister. Merak eder. Zaten merak duygusu değil midir her şeyin sebebi? Deniz de merak etmişti? Bir baba kızına nasıl sarılır merak etmişti. Bir anne kızının gözyaşlarını nasıl siler merak etmişti. Ali, bu yüzden onun hem anne babası, hem sevdiği olmuştu. Ali onun tek başına ailesi olmuştu. Kimsesizliğine kimse olmustu. Ali onun her şeyi olmuştu...
Şimdi yeniden yetim kaldı o küçük kız çocuğu, yediden boynu bükük kaldı. Çocuklar gibi 'Anne!' Diye ağlamadı. O sadece 'Ali!' Diye ağladı. O Aliden başka kelime bilmez oldu. O Aliden gidemez oldu. Ama sevdiği ondan gitmişti oyle mi? Yeniden kimsesiz kalmıştı Deniz. Kimsesiz, çaresiz...
Aradan günler geçmiş her gün ama her gün Deniz bıkmadan usanmadan Alinin kapısına dayanmış, saatlerce yalvarmış inanması için, yüzüne bile bakmayan adama. Gerçekten yüzüne hiç bakmamıştı Ali; ya güvenlik görevlisine telefon gelmiş yaka paça attırılmış. Ya da evden sadece Ayla tarafından kovulmuş. Evet Ali böyle öldürmüştü Denizi; Ayla ile...
Anıl ve Yeşim her ne kadar konuşsalar da dinlemedi, nefreti tüm uvuzlarını tıkadı sanki. Dinlemedi, anlamadı...
O olayın ardından iki hafta geçmişti ki, kapıya vura vura yalvaran Denizin sesi evi doldurdu. Herkes bir anda sus pus olup Aliye baktı. Ayla hafif tebessümle kalkıp, 'ben gönderirim' diye kapıya doğru ilerliyordu ki Alinin sesi ile olduğu yerde kaldı.
"Geç, otur yerine Ayla!"
Sert sesini önemsemedi Ayla. Demekki güvenliğe attıracak diye düşündü. Yavaşça geçip, mini eteğine hiçte dikkat etmeden geçip oturdu koltuğa. Bu insanlar onun ailesi olacaktı yakında ama pek de umursamadı. Onun tek umursadığı Aliydi. Ali belki Denizin canını yakmak için evlenecekti Ayla ile ama olsun. Ayla seviyordu Aliyi. Hem zamanla o da severdi onu... buna inanıyordu. Bunu umuyordu. Ani evlilik kararını açıkladıklarında herkes şaşkına dönmüştü. Ama Anıl ve Yeşim delirmişti. Böyle bir şeyi nasıl yapardı Ali anlamadı ikisi de ama lafta dinletemediler genç adama...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Yanıyor!
Genel KurguUğruna öl deseler düşünmeyecek kadar seven bir kadındı Deniz. Ama ölmekten beter edildi. Sevdiğinden ayrılırken ondan bir parça kalsın istemişti. En güzel parçayı aldı, oğlunu, Baranı.. 'Akşam üstü kucağında oğlu ile oturmuş karşısında ki denizi...
