altmış

122K 6K 2.5K
                                    

[Şanışer - Gel]

Medya: Ali

Bu bölüm Esma_Bldk ninjama ithafendir.❤

💬

İkimiz de sesin sahibine döndüğümüz de ben şaşkınlıkla kaşlarımı kaldırırken Asaf sinirle kaşlarını çatmıştı. Sesin sahibi Ömer Ali'ydi. Hani şu salak ve Asaf'ın kuzeni olan.

Asaf, "Ne işin var lan senin burada?" diye sordu gayet kaba bir şekilde.

"Bak bak evden gelmiş, fotoğrafıçıdakini kovuyor. Sana haber vermeden işe başladım diye kızdın mı Uçan Ninja Ömer'im?"

Sondaki hitap şekliyle kahkaha attım. Hele Asaf'ın bunu duyduktan sonraki yüz ifadesi kesinlikle gülünesiydi. Asaf'a benden başka birisinin ninja demesi hoşuma gitmişti. Sonuçta biz anlaşmaya girmiştik, ona ninja diyemiyordum ama Ali'yle anlaşmaya girmemişti, o diyebilirdi. O söylediğin de bende keyifle sırıtabilirdim. Ali'yi şuan sevmeye başladım.

Asaf, eline aldığı fotoğrafı Ali'ye fırlattı. "Lan gevşek ben sana demedim mi şunu söyleme diye?" Fotoğraf Ali'nin yanağına sürtüp geçmiş, yere düşmüştü.

Ali yanağını ovarken, "Yo, demedin," diye cevapladı.

"İyi o zaman şimdi söylüyorum; bir daha o nickname'i söylemeyeceksin hele sahiplik ekiyle hiç! Anladın mı benim güzel kardeşim?"

Ali sırıttı. "O 'güzel kardeşim' sıfatının altın da ne küfürler yattığını çok iyi anladım. Tamamdır kuzi, söylerim. Yanlışlıkla da olmaz, kusura da bak. Benena?"

"Ulan ben senin!" Asaf sinirle üstüne yürürken amca araya girdi. "Dur oğlum, dur. Önce benim sormam gereken bir hesap var." Ali'ye döndü. "Bu kaçıncı evladım? Demedim mi ben sana 'müşterilerle iyi anlaş, onları kaçırma' diye?"

Ali kafasını yandan uzatıp Asaf'a baktı. "Bak patron bey amcam bunu demişti. O kızmakta haklı ama sen değilsin, ağla."

Asaf işaret parmağını havaya kaldırdı. "Birazdan bu parmağım gözüne girdiğin de göreceğiz kim ağlayacak." Ali, amcayı itekleyip benimkinin karşısına geçti ve gözünü açtı. "İşaret parmağının yanındakini kullan Ömer'im, daha iyi işe yarıyor." Ağır abi gibi elini göğsüne vurup başını eğdi. "Tecrübelerime güven, yeğen."

Parmağını Ali'nin gözüne sokmaya yeltendiğinde engel olmuştum. Fotoğrafçıdan çıkana kadar Asaf ve Ali'nin atışmalarını dinlemiştim. Ali'yi bize geldiği gün saçmalamalarından dolayı sevmemiştim ama şuan kendisini tanımaya başlayınca sempatik biri olduğunu anladım. Hafif yollu sevgilime sulanıyordu ama neyse. Az önce fotoğrafçıdaki son fotoğrafını çekmişti, o da Asaf'ın biyometrik fotoğrafıydı çünkü patronu onu kovmuştu. Normalde sülalecek zengin olduklarını bildiğim için neden çalıştığını sormuştum. Bir kız içinmiş. Amcanın kızını seviyormuş, onu görebilmek için girmiş işe ama şimdi o fırsatı da kaybetmişti.

Kovulunca onu çağırmamamıza rağmen 'yapacak bir işim yok seve seve size eşlik ederim' deyip bizimle gelmişti. Benim için sorun yoktu ama Asaf baya bir saydırmıştı. Beraber kaymakamlığa geldiğimiz de Ali'yi araba da bırakıp içeri girdik. Asaf kaymakamlığı karıştırmasından korktuğu için onu arabaya kilitlemişti. İşimizi halledip hemen çıktık. Bir hafta için de kimliği eline ulaşacaktı ve kimliksiz olmaktan kurtulacaktı.

Arabaya bindiğimiz de Ali'yi görememiştim. "Asaf? Kuzenin yok?" Yeni fark etmiş gibi bana döndü ve gülümsedi. "Harbi misin? Bugün aldığım en güzel haber bu olabilir. Hadi gidelim," deyip arabayı çalıştırdı.

KİMLİKSİZ | Texting ✔Where stories live. Discover now