Bölüm-19

1K 174 251
                                    


"Turna"

Tabi ya(!) Turna yüzü gözü kan evin kapısına geldiğinde bana "Babanın köpekleri yaptı" demişti. Nasıl aklıma gelmezdi. Turna "baba" kişisinin yerini biliyor, onu tanıyordu. Hemen olduğum yerden kalkıp fırladım. Bay Nane kolumdan sertçe yakalayıp "Nereye?" diye sordu. Hadi be Nane sen zeki adamsın sanki anlamadın nereye gittiğimi.

"Turna'ya. Bir an önce o adamı bulmalıyım."

Hızlı bir şekilde beni geriye, kendine doğru çekti. Belimden sıkıca kavrayıp "Hiç bir yere gitmiyorsun." dedi. Ne demek gitmiyorsun! Ben ona çıkan yolu bulmuşum adam bana bir yere gitmiyorsun diyor. Gel de çıldırma(!)

"Bırak beni! Onunla konuşmam lazım. Beni o adama götürebilir."

Göğsüne yumruk atıp bir kez daha bağırdım "Bırak beni!" diye. Yavaş yavaş sinirlenmeye başlayan Balamir "Sakin ol!" demişti. Söylediklerinin hiç biri umurumda değildi. O adamın yerini bilen tel kişiyle konuşup, bulmama izin vermiyordu. Ne demekti bu ya(!) Elbette ki Turna'ya sorup onu bulabilirdim.

"Sen bu işe karışma Balamir. Ben Turna ile konuşurum o bana söyler. Şimdiye kadar sormamam hata!"

İki eliyle birden kollarımı kavradı. Canımı yakmıştı. Kollarımda ki acı nedeniyle gözüm dolarken onun umurumda değildi. Acıktığının farkında değildi.

"Ona hiç bir şey söylemeyeceksin!"

Kurtulmak için çırpınsam da bir işe yaramamış aksine elini daha çok sıkmış, Canımı daha çok yakmıştı. Gözümden akan damlaya inat "Neden?" Diye bağırdım. Kollarımı serbest bıraktığında ellerim direk sıktığı yerlere gitti. Gerçekten canımı çok acıtmıştı. Oda da bir kaç tur atıp tekrar karşıma geçti. Çenemden tutup yüzüne bakmamı sağladı. En az benim gözlerim kadar onunkilerde dolmuştu. Bu kalıpta bir adamın bu kadar duygusal olması, güzel kalbinden değil de nedendi? Kalbini sevdiğim...

"Çünkü ben..."

"Çünkü sen ne?" diye sordum heyecanla.

"Çünkü ona güvenmiyorum."

Ne(!) Kime güvenmiyordu. Olacak şey değil(!)

"Kime?" cevabını bilsem de yine de sorma gereği duymuştum.

"Turna'ya"

Benim 17 yıldır, bu tayfayı tanıyana kadar güvendiğim tek kişi olan kıza benim kardeşime güvenmiyordu. Turna güvenilmez birisi değildi. Ama Balamir'in de güvenilmez olduğu söylenemezdi. Hisleri kuvvetliydi ve yaşça büyük olduğu için daha iyi anlardı. Turna'ya neden güvenmediğini merak etmiştim.

"Neden güvenmiyorsun? O güvenilmeyecek birisi değil."

Elini saçından geçirip derin bir nefes aldı. Verdiği nefes yüzüme çarparken nefesinin bile nane koktuğunu bir kez daha anlamıştım. Nane aroması yüzüme çarparken "Evi nasıl buldu? Senin bizimle olduğunu bilmiyordu." dedi ve ekledi "Yerine oturmayan taşlar var Hazal. Turna'ya güvenemiyorum. Aytekin de benimle aynı fikirde." dedi.

Kalbim, kâğıtla kesilmiş yaranın üzerine tuz basılmış gibi acıyordu. Haklıydı demek istemiyorum ama Balamir haklıydı. Benim nerde olduğumu nasıl bulmuştu Turna?

Gözyaşlarımı kontrol altına alarak "Anladım. Dediğin olsun bir şey demeyeceğim. Ama bana o adamı bul." dedim. Yüzüne yerleştirdiği gülümsemeyle "Anlaştık güzelim. Söz veriyorum sana babanı bulacağım." dedi. O adamı bulacaktı ve bende hesabımı soracaktım. Şimdi az önce yaptığının bedelini ödemeliydi. Pürüzsüz yüzüne ne kadar kıyamasam da sert bir tokatı yüzüne yapıştım.

TABUT Onde histórias criam vida. Descubra agora