Bölüm-23 "Kesit"

862 122 26
                                    

Ruhu ağlayınca bayılmasından belli nazikti. Bir tutam papatya ile kırılan bir kalbi tamir etmesinden belli zarifti. Bu ruh bana gönderilen bir koruyucu melekti.

"Gözlerinde ki parıltıyı sevdiğim kadın, günaydın."

***

Yüzüne düşen saçlarımla kim olduğunu seçememiştim. Birkaç nefes üfleyip saçlarımın bir kısmından kurtulmuştu. Yüzündeki ifade görmeye değerdi. Tam bir şaşkın ördek gibiydi.

"Yerin rahat galiba."

***

Bu sırada aklımda kablolar birbirine çarpıp kıvılcım çıkarmıştı. Timur ile aynı yaştaydık fakat o benden ay olarak büyüktü.

"Ben... Ben senden küçüğüm."

Anlamayan gözlerle bana bakınca "Geleneksel olarak ekmek alma görevi bana düşer." Dedim. Önce güldü sonra itiraz etti. Tabi ki onu dinlemedim.

Bakkala girdiğimde aklıma Arzu abla ve Yiğit geldi. Bugün hastaneden çıkacaklardı. Okul çıkışında mutlaka onları ziyaret etmeliydim. Tonton bakkal amcanın uzattığı ekmeği alıp parasını verdikten sonra hayırlı işler dileyerek bakkaldan çıktım.

Elimde ekmek poşeti pepenin "İki ekmek aldım eve gidiyorum" şarkısını söyleyerek evin yolunu tuttum. Poşetim de iki ekmek yoktu ama şarkı öyleydi napayım.

***

Dersler bittikten sonra Timur ve Turna'ya Arzu ablaya gideceğimizi söyledik ve onlarda bizimle gelip bebek sevmek istediklerini söylediler. Okul giderken nasıl yürüyorsak şimdide öyle yürümeye başlamıştık. Tek değişiklik Tunç ile benim aramda ki muhabbetti. Bu sefer yeni sınıfımız hakkında sohbet etmiştik.

Yiğit feryat eder gibi ağlıyordu....

TABUT Where stories live. Discover now