Yakalanmak

122 5 0
                                    

Sınıfa gitmeden elimi yüzümü yıkamak için lavaboya gittim. Resmen kıpkırmızı olmuştu yanaklarım. Soğuk suyu yüzüme çarptıktan sonra biraz olsun ağlamaklı halim geçmişti.

Sınıfa girdiğimde herkes toplanmıştı ve resmen bir ben eksiktim. "Merhaba" dedim girince sınıfa. Toplu olarak "merhaba" sesi yükseldi sınıftan.

"Hüzzam" diye seslenince Çağrı ona doğru baktım.
"Al." Diyip nota kağıdı uzattı.

"Ne bu?" Diye sordum.

"Atlas hoca verdi bugün dağıt dedi de" diyince onun da erken gelmiş olduğunu düşündüm. Nota kağıdını incelerken bana çok yabancı olduğunu fark ettim. Yani bu fa anahtarını da geçerdi. Atlas hoca sınıfa girince sessizlik oluştu.

"Evet gençler naptınız bakalım" diye sıraların arasına doğru yürüdü. Sıramdaki kağıdı uzanıp aldı. Zaten ben de geri verecektim ki.

Kağıdı katlarken Mısra ve Aytuğ cevap veriyordu Atlas hocaya.

"bugün Tuğrul hocanız gelmiş. Eğer hepiniz çalıştıysanız sizi ona bırakacağım. " Derken kağıdı katlamaya devam ediyordu. Tuğrul, az önce Ezgi hanımın konuştuğu kişiydi.

Sınıftan büyük bir bağrış koptu. Herkes deli gibi sevinirken benim öylece oturmam da oldukça garipti.

Atlas hoca elindeki kağıdı çöpe atıp sırayla herkesi dinlemeye başladı. "Hocam çalışmış mı?" Diye sordu Deniz.

"Çağrı çalışmış arkadaşlar. Benden geçer not aldı. Mısra'yı dinlememe gerek yok zaten bu sabah beraber çalıştık, sen naptın bakalım Aytuğ?" Diye sordu. Geri geri adım atarken herkes "Aytuğ, Aytuğ" diye tezahürat yapıyordu.

Aytuğ'yu da dinleyince Deniz'e geçti. Sırayla herkesi dinlerken bana geçecekken "bu ne ya herkes çalışmış, birisi çıksa da şöyle başka bir parça verip çalmadan sınıftan çıkartmasam kimseyi" dedi.

"Hadi Hüzzam." Diyince Deniz, Mısra da "hocam Hüzzam da dahil mi?" Diye sordu. Atlas hoca aniden "nasıl dahil mi? Hüzzam bu sınıftan değil mi?"diye sordu nota kağıtlarımı eline alıp.
Mısra'ya da sinir olmuştum. Resmen kendimi dışlanmış hissetmiştim. Atlas hoca güzel cevap vermişti.
"Hayır yani yeni başladı ya onun için dedim. Yanlış anlamadın değil mi?" Diye sordu arkamdan dürtüp beni.

"Yok hayır, sonuçta Atlas hoca da benim seviyeme göre bakar" dedim gayet ciddi bir şekilde. Bilerek belli etmek istemiştim bozulduğumu.

"Yani" diyip önüme nota kağıdını koydu Atlas hoca. Dünkü nota kağıdını önüme koyunca ona doğru baktım. İnadına yapıyordu değil mi?

"Çalıştın mı dün?" Diye sorunca "hayır bakamadım" dedim. Ama dün herkese göre daha çok ilerlemiştim. Neden böyle olduğunu ben de bilmiyordum ama parçayı daha iyi çalan ben olmuştum.

Çalmaya başlarken nedense hiç heyecanlı değildim. Belki de Atlas hocaya şuan çok sinirli olduğum içindi.
"Arkadaşlar şunu söylemeliyim ki Hüzzam'ı direk gökten düşer gibi parçaların içine attım. Bu asla yapacağım bir şey değildir benim az çok tanıdıysanız." Diye konuşmaya başladı ben bitirince parçayı Atlas hoca. Dikkatlice ona doğru bakıyordum. Ya övecek yada sövecekti zaten. Üstüme basıp geçtiği için bugün pek de umrumda olmazdı kızsaydı da.

* YALNIZ KUŞ *        Where stories live. Discover now