Ak/18

63.7K 3.5K 1.7K
                                    


Elimdeki telefonu sinirle fırlattım. Saçmalamayın, tabi ki de yatağın üstüne. Üstelik sekip yere düşemeyeceği bir açıdan. Zengin olabilirdik ama noo israf yes cennet değil mi?

Kendime gülerek biraz olsun dindirmeye çalıştığım sinirimi göz ardı etmek kolay değildi.

Allah'ım, beni yaratırken neden bolca güzelliğin yanında bolca sinir ekledin ki!

İlk kez bir fotoğrafıma yorum yaptı, ilk kez yahu ilk kez! Peki ne bu yorum?

"Senin amk Kutay."

Kutay'a sövdükten sonra tıpkı onların yazdığı yorumdakinin aynını söylediğimi fark edince daha da sinirlendim.

Ben o fotoğraftaki açıklamayı sana gönderme olarak paylaşayım, sen gel o fotoğrafın altına Kutay'a söv. Çıldırmaya beş kala.

Yatağın üstünde iyice yayılıp sakinleşmeye çalıştım. Ateş ile olan konuşmalarımızı getirdim bir bir gözümün önüne.

Bundan sonra böyle demişti. Peki bunda ciddi miydi? Ya da ne kast etmişti? Ne olacaktı bundan sonra? Daha fazla alay edip dalga geçme yok muydu? Hiç Anti Ateş'lik bir eylem değildi bu.

'Hatta kız çok güzel.'

Yazdığı diğer mesajı gözümde tekrar canlanınca hoplayan yüreğime engel olamamıştım. Beni güzel buluyordu. Tamam, beni güzel bulan sadece o değildi ama onun bunu söylemesi çok farklı bir etki yaratmıştı bende.

'Ama bende ona yan gözle bakacak kadar şerefsiz bir karakter yok.'

Bir başka mesaj aklımda ampul gibi yanınca gülen yüzüm yavaşça soldu. O an çaktırmamak adına alaya vursamda bu şekilde düşünmesi gerçekten yıkıp geçmişti.

Zaten, ne bekliyordum ki?

Öğrendiğim günden beri bunu bilmiyor muydum?

Bu yüzden son zamanlarda çokça farklı ruh hallerinde değil miydim?

Derin ve sesli bir nefes verdikten sonra aklıma vuran sigara ile yataktan kalktım. Normalde çok içmezdim. Arada bir aklıma vururdu. Saatin geç olmasına güvenip herkesin uyuduğunu düşünerek çantamdaki sigara paketini ve çakmağı aldım. Odamın balkonuna çıkmadan önce kapıyı kilitlemeyide ihmal etmedim tabi. Annemle babam çoktan yüzüncü rüyasını görüyordur da bu Karan'a güven olmazdı şimdi. İşleri riske atmaya gerek yoktu.

Balkonda ki saksıların arasına gizleyip üstünü küçük küreğimle örttüğüm küllüğü çıkardım. Ve ağzıma koyduğum sigarayı yaktım. İçtiğimi Yade'den başka kimse bilmiyordu.

Yade demişken. Acaba o uyuyor muydu? Kucağımda ki telefonu alıp ona mesaj atmaya karar verdiğim an gördüğüm bildirimle sigaranın dumanı ağzımdan değil de başka yerlerden çıkmıştı.

Değişmeye unuttuğum kullanmadığım hat hala telefonumdayken 'Ateş kişisinden 4 yeni mesaj' bildirimi beni oldukça şaşırtmıştı. Son mesajına gülücük atmıştım ve oda görüldü yapmıştı. Şimdiyse ilk mesajı atan taraf o olmuştu. Daha öncesinde de bunu yapmıştı ama o zamanlar dalga geçmek amaçlı konuşuyordu.

Daha fazla beklemeden tuş kilidini açıp mesaja girdim.

Ateş: Seninde uyuyamadığın geceler vardır elbet

Ateş: Ben onlardan birindeyim

Ateş: Anlayışla karşılayacağını umuyorum

Ateş: Avutulmaya ihtiyacım var

Okuduğum mesajlardan hiçbir halt anlamayıp tekrar okuduğumda bir şoka daha girmiştim. Parmaklarım titreye titreye hızla cevap yazarken içimde ne oldu sorusu cayır cayır yanarak kendini belli ediyordu.

Abimin Kankası || TextingWhere stories live. Discover now