#22

4.6K 186 75
                                    

"Merhaba. Arya senin yanında oturuyordu, değil mi? Nereye gitmiş olabileceğine dair bir fikrin var mı?"

"Arkadaşlarının yanına gideceğini söylemişti. Ancak sınıftan çıktıktan sonra gelmedi. Arkadaşının söylediğine göre onların yanına da gelmemiş." Dedi çocuk.

Bir şey demeden arkamı dönüp ilerlemeye başladım. O anda aklıma gelen şeyle duraksadım. Ya başına bir şey geldiyse? Çatıda eter dökülmüş bir mendil bulmam rastlantı olamazdı, değil mi? İlerlerken bir yandan da etrafıma bakınıyordum. Öğrencilerin nerdeyse hepsi gitmişti bile. Sağda solda bir iki tane öğrenci kalmıştı. Okuldan bu kadar mı nefret ediyorlar ki?

Okuldan çıkıp bahçede ilerlerken spor salonundan büyük bir gürültü koptu. Etrafıma bakındığımda kimseyi göremedim. Spor salonuna doğru ilerledim ve kapıyı ittirdim. İçeri girdiğim ve koridorda yavaşça ilerlemeye başladım. Basketbol salonuna geldiğimde kapıyı ittirip yavaşça içeri yürüdüm. Yerde toplar vardı. İlerideki eşya dolabı vardı ve kapısının önünde de demir bi' top rafı vardı. Ancak raf yere düşmüştü ve üzerindeki topların çoğu etrafa saçılmıştı. Raf yerde olmasına rağmen yine de kapıyı kapatıyordu.

Eşya dolabına doğru ilerlemeye basladım. Kapının tam karşısına geldiğimde durdum. O anda kapıdan büyük bir gürültü geldi. Sanki biri içerden kapıyı tekmeliyordu. Yere eğildim ve demir rafı kenara doğru çektim. Kapıya ilerledim ve açtım. Gördüğüm kişiyle şaşkınca bakakaldım.
"Arya?"

Arya'nın ağzı ve ayakları bağlanmıştı. Elleri de arkasından bağlıydı. Ben ona şaşkınca bakarken onunda benden aşağı kalır bir yani yoktu. Birden konuşmaya çalışıyormuş gibi sesler çıkarmaya başladı. Tam ağzını açmak için yere eğilecektim ki, biri arkamdan sertçe ittirdi. Dengemi sağlayamayıp Arya'nın yanına düştüm. O anda her yer karanlığa büründü ve bir zincir sesi duyuldu. Biri beni içeri itip kapıyı üzerimize kapatmıştı.

Ellerimden yardım alarak doğruldum. Gözlerim karanlığa alışmaya baslamıştı. Yanımda oturan Arya'ya döndüm. O da bana bakıyordu. Hemen ağzını çözdüm. Arya bana bakmaya başladı.
"Kim yaptı bunu?" Dedim.
"Bilmiyorum. Beni bayıltanı görmedim."

Bir dakika. Bayıltan mı dedi o?

"Dur tahmin edeyim. Çatıdayken mi saldırıya uğradın?"

Arya evet manasında kafasını salladı.
"Sen bunu nasıl anladın?"

Cebimden mendili çıkartıp ona gösterdim.
"Bende çatıya çıktım. Ve bunu buldum. Bana saldıranı gördün mü peki?" Bunu dedikten sonra mendili cebime geri koydum.

Arya kafasını iki yana salladı.
"Hayır, görmedim. Yüzünde kar maskesi vardı." Bir süre durduktan sonra tekrar konuştu.
"İpleri çözer misin?"

"Tabi." Dedim. Ardından ipleri çözmeye başladım. İlk ayaklarını çözdüm. Sonra, ellerini çözmek için arkasına geçtim. Bileklerindeki ipi çıkardığımda, ipten elime kan bulaştı. Arya ise bileklerine bakıyordu.
"İpi çok zorlamışsın." Dedim.
"Biliyorum."
"Acıyor mu?"
"Pek sayılmaz."

Ayağa kalkıp kapıya doğru ilerledim. İttirmeye çalıştım ancak açılmadı. Biraz geri çekildim ve daha sertçe ittirdim. Ancak yine açılmadı. Birtek zincirin şıkırtısı duyuluyordu. Oflayarak duvara yaslandım ve yere oturana kadar aşağı kaydım.

Buradan nasıl çıkacaktık biz?











Merhaba arkadaşlar! Umarım bölümü beğenmişsinizdir :)

Sonunda Arya'ya ne olduğunu öğrendiniz ;) Peki ne düşünüyorsunuz?

Soru:
Sizce odadan nasıl çıkacaklar?


















♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡

Melekler ÇetesiWhere stories live. Discover now