Bölüm 20

405 57 84
                                    

"Sehun bana yardım ettiğin için teşekkür ederim"

Utançla kafasını eğdi Jongin.Belki Sehun gelmeseydi dayak yiyecekti ama yine de Sehun'un karışması hoşuna gitmiyordu.Junseok'u iyi tanırdı,takıntılı biriydi.Bir şeye taktı mı asla durmazdı.Jongin de bundan korkuyordu.Takıntı yapıp saçma sapan işlere karışıp her şeyi berbat etmesinden ölesiye korkuyordu.

Sehun durup Jongin'e baktı.Yüzünde ufak bir gülümseme belirdi.

"Beni koruman çok hoştu Hyung"

Jongin paniğe kapılarak utançla elleri ile oynadı.Hepsini duymuş olması ihtimali onu utanca sürükledi.

"Dinliyor muydun?" dedi kısık bir sesle."Hepsini d-duydun mu?"

Sehun'un gülüşü daha çok genişledi.öyleki kahkaha atmamak için kendini zor tutuyordu.Önünde sevimli duran bu çocuğu kucağına alıp kollarını sıkıca ona dolamak istiyordu.Jongin'in saçlarını karıştırdı.Böylesine güçsüzken Jongin'in onu koruması onu mutlu etmişti.

"Benim hakkımda kötü konuşmamalarını söylediğinde çok sexydin"

Jongin büyüyen gözleri ile daha da panik oldu.Eli ayağa birbirine girmiş gibi her yere bakındı.Ne yapacağını ne söyleyeceğini bilemedi.Sehun böyle şeyleri kolayca söylerken onun utanıp bozarması sinir bozucuydu.

"Gi-gidelim"

Önden yürümeye çalışırken ayakları birbirine dolandı ve birden kendini yerde buldu.Bu kadar panik onun yere kapaklanması için yetmişti.Sehun'un karşısında yine ezik gibi görünüyordu.Surat asıp kafasını üzerinde dikilen Sehun'a çevirdi.

Sehun panikleyen Jongin'in tatlı hallerini izlerken birden yere kapaklanması ile ona doğru ilerledi.Düşerken bile nasıl böyle tatlı göründüğü hakkında bir fikri yoktu.Gerçi Jongin sadece dursa bile Sehun'a tatlı görünüyordu.Yerde ona masumca bakan Jongin eğildi.

Dizlerinin üstüne çöktü.

"Iyi misin?" ellerini Jongin'in omzuna atıp ilgili bir ses tonu ile sordu.

"Birden öyle şeyler söylersen olamam"
Diye sessizce mırıldansa da Sehun duymuştu.

Kulaklarına kadar kızardığına emindi.
Sehun'un açık sözlülüğüne alışamıyordu.Aralarında ne tür bir ilişki var onu da bilmiyordu ya.

"Hyung demek istediğim bugün çok havalıydın"

Jongin dudak büzüp ofladı.

"Neden karşında böyle oluyorum ki? " diye sızlandı.
Sehun kendi kendine konuşup sızlanan jongin'in bu tatlı hallerine dayanamayıp ona sarıldı.

Jongin şaşkınlık ile donarken Sehun ellerini Jongin'in belinde birleştirmiş onu kendisine çekerek sıkıca sarılmıştı.istediği buydu ve geciktirmeden onu içine sokmak istecesine sıkıca sarılmayı istemişti, yapmıştı.

Jongin belinde hissettiği eller ile irkildi.Kalbi deli gibi çarpmaya başlarken nefes alışverişi durmuş gibiydi.O an düşündüğü tek şey onu sarıp sarmalayan güçlü kollardı.Elleri titreyerek ondan bağımsız hareket edip Sehun'un boynunda yerini aldı.Titrek bir nefes bırakıp kafasını Sehun'un omzuna koydu.Onun için dünya durmuştu.Her şey tozpembeye dönmüştü.

"Yarın okula beraber gidelim."

Sehun kollarını biraz olsun gevşetmeden konuştu.Burnuna dolan seftali kokusu onu mest ederken Jongin'in belindeki elini gevşetmeden hafif hafif okşuyordu.Düşüncelerini yitirmiş bir şekilde şuan tek istediği bu pozisyonda saatlerce durabilmek,Onun kokusunu doya doya içine çekmek,hatta dudaklarının tadına tekrar bakabilmekti.

ᶜʰᵉʳʳʸ ᵇˡᵒˢˢᵒᵐˢ ᵃᶠᵗᵉʳ ʷᶤᶰᵗᵉʳ/ ˢᵉᵏᵃᶤ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin