22 ° görevimiz tehlike

532 48 5
                                    

❆❆❆

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

❆❆❆

Hogwarts öğrencileri yeni bir haftaya kucak açarken haftanın ortalarına doğru havalar ısınmış ve öğrenciler yoğun dersler arasında bu güzel havanın tadını çıkarmak kendilerini dışarı atmıştı. Tabi bu güzel havanın tadını çıkaramayanlar da vardı. Giriş salondaki Gryffindor masasına oturmuş Çapulcular, kızlar ve Eleanor bir kaç gün önce yaptıkları planın stresi yüzünden hiçbir şeye odaklanamıyordu. 

Aslında yaptıkları plana göre pazartesi günü iksir dersinde her şeyi halletmiş olmaları gerekti ama o gün Profesör Slughorn sürpriz bir şekilde dersi iptal etmişti. Gerçi o gün bütün dersler iptal olmuştu çünkü Hogwarts duvarları bir saldırı haberi ile daha sarsılmıştı. Grup bir taraftan bir şey yapmadan öylece durmalarının siniriyle kalırken iksiri başka ne zaman alabileceklerini düşünmeye başlamışlardı. Neyse ki profesör perşembe akşamı öğrencilerine moral olsun diye o meşhur toplantısını düzenleyeceğini söyleyince çabucak bir plan yapabilmişlerdi. 

Plana göre toplantıya en baştan davet edilen Lily görünmezlik pelerini altına girmiş Sirius ile toplantıya gidecek. Kızıl cadı her zaman olduğu sakinlikle Profesör ile sohbet ederken Sirius iksiri alacak ve Lily ödevlerini bahane ederek onunla beraber toplantıdan ayrılacaktı. Anlatınca basitti ama uygulamaya gelince ne olacağını kimse bilmiyordu. Hatta şimdi iki ders arasındaki boşluğu değerlendirip uyuması gereken Eleanor stresten uyuyamamış. Başını Megara'nın omzuna yaslayıp genç cadının anlattıklarını dinliyordu ama sorun şu ki Eleanor'un onun ne anlattığına dair en ufak bir fikri bile yoktu. 

Diğerleri ise kendi aralarında sohbet ederken içlerinden stresli olmayan tek biri vardı. Gryffindor'un haylaz öğrencisi Clarke Valeska dünya bir yana uyku bir yana diyerek çantasını başına yastık yapmış masanın üstünde uyuyordu. Evet, birbirlerine o kadar gıcıklık yapmalarına rağmen dünkü nöbeti Clarke devralmıştı ve şaşılacak bir şekilde sakin geçmişti. Bütün gece sohbet etmiş ve okul hayatları boyunca yaptıkları haylazlıkları anlatmışlardı birbirlerine. 

Eleanor'un kafasındaki düşüncelerden habersiz Megara kafasını ona çevirdi. "Yani bir bu şekilde rakamları eşitliyorsun." dedi. "Anladın mı?"

Sarışın cadı transtan çıkmış bir şekilde kafasını salladı. "Neyi?" diye sordu.

"Merlin aşkına." dedi Megara bıkkınlıkla. "Sana yarım saattir Aritmansi anlatıyorum. Dinlemiyor muydun?"

Eleanor yüzünü buruşturdu. "Sen bana Aritmansi mi anlatıyordun? Neden?"

Megara gözlerini devirdi. "Hani geçenlerde okuldan mezun olduktan sonra ne olacağına bir türlü karar veremediğini bu şekilde işsiz kalacağını söylemiştin. Ben de belki Gringotts'da çalışmayı düşünürsün diye sana Aritmansi anlatayım dedim."

Eleanor'un jetonu sonunda düşmüş olacak ki -görünüşe göre jeton oldukça köşeliydi- şaşkınlıkla ağzını açıp başını salladı. Şahsen esmer cadı bir kaç gün önce bunu dediğinde pek ciddiye almamıştı. "Neyse," dedi umursamaz bir şekilde. "Anladık ki bankada çalışırsam işe başladığım gün tüm paralar çalınırmış." 

maledictus [marauders era]Where stories live. Discover now