door bell

1.9K 81 41
                                    

Merhaba hepinize yeni bölüm karşınızda yorum atıp beğenmeyi unutmayın.Hepinizi seviyorum.

~~~~~

Evinin evime yakın olduğunu biliyordum ama bu kadar yakın olduğunu bilmiyordum.O benim evime gelmişti ama bu benim onun evine ilk gelişimdi.Hızlı adımlarla apartman merdivenlerini çıktım ve zile bastım.

Duyduğum 'kim o?' sorusuyla adımı vererek kapının açılmasını bekledim.Asansör engelini de aştıktan sonra nihayet kapısının önündeyim.Kapıyı taklayarak açmasını bekledim.Çok uzun sürmeyen bir bekleyişin ardından kapıda beni saçı başı dağılmış ve altında basketbol şortuyla Barış karşıladı.

Hiç tereddüt etmeden kollarımı boynuna doladım.Daha sonraysa benden beklenmeyecek bir şekilde boynuna ıslak bir öpücük bıraktım.Bir kere daha öptüm ama bu sefer dudaklarımı boynundan ayırmadım.Orada biraz soluklandım.

Onun benim yüzümden kırılmış olması ihtimali canımı yakıyordu ve sorumluluk hissetmeme sebep oluyordu.

"Barış çok üzgünüm.Resmen benim yüzümden kovuldun.Allah kahretsin.Ben konuştum babamla anlattım.Beni de kov dedim ona.Kovmadı galiba ama kovdururum kendimi bir şekilde.Beni affedebilecek misin?"

Bir nefeste söylediğim şeyleri sakinlikle karşılayarak konuşmaya başladı.

"Birincisi bu babanın hatası senin bir suçun yok rahat ol Can.İkincisi her kovulduğumda beni böyle öpecek ve bana böyle sarılacaksan yüz kere daha kovulabilirim."

Böyle bir durumda bile nasıl böyle pozitif olabiliyordu?

Omzuna ufak bir yumruk atarak içeri geçtim.Salonun ortasında kocaman bir üçlü koltuk karşısında televizyon ve bu ikisinin arasında da sehpa vardı.Mutfak ve salon arasında duvar yoktu.Sınırı çizen mutfak tezgâhıydı.Ferah bir evdi.İlerleyen koltuğa oturdum ve yanıma gelmesini işaret ettim.

Yanıma oturmasıyla bir elimi bacağına koyarak konuşmaya başladım .

"Nasıl hissediyorsun?Ne yapmayı planlıyorsun?"

"Zaten başıma böyle bir şey gelebileceğini tahmin ediyorum.Burası Türkiye Can.Sadece biraz fazla erken oldu.Önümde iki seçenek var ya burda kalıp yeni bir iş aramaya başlayacağım ya da eski işime geri dönmek için yola çıkacağım.Üstelik eski patronum bir ay daha süre verdi geri dönmem için."

Gerçekleri yüzüme vurmasıyla bacağındaki elimi çektim.Ya giderse bu kadar kısa sürede ona bu kadar bağlamışken ya beni bırakırsa ?

Daha yeni tanışmışken resmen hayatımın merkezi o olmuştu.Onsuz nasıl devam ederdim?

Dokunuşu olmadan...

Öpüşü olmadan...

Gitmemesi gerekliydi.Gitmemesi için bir şeyler yapmam gerekliydi.

"Neyse ki benim burda çok tanıdığım var.Sana iş bulmak çok kolay olacak.Yani burda benimle kalıyorsun değil mi?"

Heyecanla ve mutlulukla kurduğum cümleye soğukkanlılık ve ciddiyetle cevap verdi.

"Can,seni bırakmak en son istediğim şey ama şartlar beni nereye yönlendirir bilemiyorum.Sana daha her şeyimi anlatmadım.Baktığım bir kız kardeşim ve annem var.Para kazanmak zorundayım yani."

"Onlar burda mı?"

"Evet onlar burda yaşıyor.Ben de her ay onlara para yolluyorum."

"Merak etme."dedim ellerimi yeniden bacağına koyarak.Güven vermek istercesine sıktım bacağını.

"Bir iş bulacağız sana bir de bana galiba.Kovulmuş olabilirim çünkü."

"Sen neden kovuldun ki?Kimle öpüştüğünü görmemişler."

"Ben söyledim.Gizlenecek bir şey yok ortada.Suç değil ya.İstediğimi öperim.İstersem gider babamı öperim.Kime ne?"

Cümlemi bitirir bitirmez beni yakalayıp kucağına çekti.Ellerini boynuma koyarak konuşmaya başladı.

"Sen yine de babanı değil de beni öpsen daha iyi olur."dedi gülerek.

"Öperim tabi."diyerek dudaklarına yapıştım.Büyük bir açlıkla öpüyordum onu.Dil darbeleri beni delirtirken sırtımı okşayan elleri kendimi kaybetmeme sebep oluyordu.

İstemsizce kendimi ona bastırıyordum.Bunun karşılığında da ağzıma dökülen inlemeler alıyordum.Bu da kendimi ona daha çok bastırmama sebep oluyordu.

"Can,siktir." diyerek dudaklarını dudaklarımdan ayırdı.Ama ben hala onu öpmek istiyordum.Bir daha yapıştım dudaklarına ordan da boynuna yöneldim.Tam öpmeye başlayacaktım ki beni sırt üstü koltuğa yatırması bir oldu.Üzerimdeki yerini alarak boynumdan başlayarak öpmeye başladı.

Belli ki bana hatıra birkaç morluk bırakacaktı.

Kalçamı kaldırarak ona bastırmamla boğuk bir inleme de dudaklarımdan ağzına döküldü.

Ellerimi tişörtünün ucunu kavramak için kaldırdığım anda kulağıma dolan zil sesiyle olduğum yerde kaldım.

Barış apar topar üstümden kalktı.

"Siktir kim şimdi bu?" derken bir yandan da kapının yanındaki aynada üstünü başını düzeltiyordu.

Kapının deliğinden baktıktan sonra gelen kişiyi söylemek için bana döndü.

"Can,kapıdaki annem."

FEEL ALİVE  | CEMBAR (TAMAMLANDI)Où les histoires vivent. Découvrez maintenant