Ben geldim ben.Yazmaya çalıştım olmuştur inşallah.Bir sonraki bölüm belki smut denerim ama emin değilim.Beceremezsem üzülürüm.Oylamayı ve yorumlamayı unutmayın.Sizi çooook seviyorum.
~~~~~
Sabah uyandığımda son zamanlarda her sabah olduğu gibi çok mutluydum.
Barış'ın çıplak göğsünde uyanarak başladığım bir sabahın kötü olma ihtimali yoktu zaten.
Göğsüne sulu bir öpücük kondurdum.Ardından oradan yukarı çıkarak en son dudaklarına bir öpücük bıraktım ve sonunda o hasret duyduğum gözlere kavuştum.
İlk başta afallayarak etrafa baktı.O kadar şapşal gözüküyordu ki şuan tek isteğim onu yemekti.
Daha sonra nerede ve kiminle olduğunu kavrayınca gözlerimiz buluştu.
"Can,sevgilim.Lafa gelince sapık olan benim.Uyurken faydalanıyorsun benden hiç yakıştıramadım sana."demesiyle ufak çaplı bir kahkaha attım.
"Öperek uyandırma fikrini sen vermedin mi dün bana aslanım?"
"Ben verdim değil mi?Bu arada aslan bana çok yakışan bir takma isim oldu bence Can.Sonuçta ben de yatakta bir aslan gibiyim değil mi?"demesiyle gözlerimi devirdim.
"Kaplan değil miydi o ya?"
"Kaplanım demek istersen o da uyar bana sevgilim.Biliyorsun senin dediğin her şey benim için uygun."
"Öküz diyorum o zaman sana. Öküz!"diyerek çıktım yataktan.
Ciddi söylüyorum bu çocuğa sabah akşam yatakta kalalım desem hiç tereddüt etmeden kabul ederdi.
"Sinirlenme bebeğim ya.Sen kesin acıktığın için huysuzlanıyorsun."dedi kollarını arkamdan boynuma dolayarak.
Daha sonra kafasını boynuma daldırarak güzel bir öpücük bıraktı.
Her sabahım böyle olabilir miydi acaba?
"Tamam affettim seni.Şimdi giyinelim ve bir şeyler yemeye gidelim."diyerek bavuluma yöneldim.
Dün bavulunu boşaltmak için fırsatım olmamıştı malum.
İçinden temiz bir şeyler alarak giyindim ve arkamı döndüğümde giyinmiş bir Barış gördüm.Şaşırtıcı bir biçimde garip imalarda bulunmadan giyinmeyi başarmıştık.
İlişkimiz boyut atlamıştı bana göre şuan.
Cüzdanlarımızı alarak dışarı çıktık ve kapıdaki görevlilere kahvaltı için mekan sorarak önerdikleri yere gitmek için yola çıktık.
Sessiz bir yolculuğun ardından geldiğimiz mekana giriş yaptık.Oldukça sevimli ve otantik bir yerdi.
Serpme kahvaltı söyledikten sonra biraz sohbet ettik ama kahvaltı gelince ikimiz de derin bir sessizliğe gömüldük.Çok açtık.Herzaman olduğu gibi.
Kahvaltımızı bitirince çay keyfi yapmaya karar verdik ve masaya bir çaydanlık çay istedik.Çayımızı içip kahkahalar eşliğinde sohbet ederken Barış birden bağırarak birinin adını söyledi.
"Selen,şaka mı bu?"
"Barış Allah'ım nasıl özlemişim seni."diyerek koşarak Barış'a sarıldı.
Sakin ol Can.
Arkadaşı sonuçta nefes al.
"Ben de seni özlemişim güzelim."
Güzelim derken?
Hani güzelin bendim it.
Neyse sakin ol Can sonuçta arkadaşı.
"Neler yapıyorsun Barış anlat bakalım."
"Geç otur biz de çay içiyorduk Canla.Can bak bu Selen."dedi sevimli suratıyla.
Tanıştığıma hiç memnun olmadım Selen.
"Merhaba Selen, Can ben.Memnun oldum."dedim.Sahte bir gülümsemeyle.
Kıskanmıyordum.Alakası bile yoktu.
Zaten Barış ben varken başkasına bakmazdı.Zaten o kadınlara ilgi duymuyordu ama arkadaşlıkları bile sinirimi bozmuştu.
Ben bu adamı ne ara bu kadar sahiplenmiştim?
"Can,Selen benim liseden sıra arkadaşım.Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi.Yurtdışına çıktığımda görüşemedik ama kader bizi birleştirdi yine."
Tam yorum yapacaktım ki Selen lafa atladı.
"Evet canım benim ya.Kader işte sen döndün mü yoksa tatile mi geldin?"
"Temelli döndüm ama İstanbul'a.Buraya tatile geldim."
"Ay Barış eski günlerde olduğu gibi sık sık görüşürüz o zaman.Çok mutluyum.Siz erkek erkeğe kafa dağıtmaya mı geldiniz?"
Barış ya doğru cevabı verirdi ya da tatilin sonuna kadar odadaki kanepede uyurdu.Geleceğini ağzından çıkan kelimeler belirleyecekti.
"Sevgilimle kafa dağıtmaya geldik Selen.Teknik olarak erkek erkeğe kafa dağıtmaya gelmiş oluyoruz."diyerek ellerini elimle birleştirip baş parmağıyla elimde daireler çizmeye başladı.
Akşama onu kesinlikle ödüllendirme kararı almıştım.Hiçbir şey gizlememesi ona karşı duyduğum hayranlığın büyümesine sebep oluyordu.
"Sevgilin mi?Sen erkeklerden mi hoşlanıyorsun?"
"Sevgilim Can olduğuna göre öyle demek ki."
"Tabi öyledir.Yani ben saygı duyarım."
"Olması gerekeni yapmış olursun Selen.Senin hayatın nasıl,yok mu birileri?"
"Şimdi duymaya hazır mısın ?İki gün önce boşandım."
"Ne?"dedi Barış.Oldukça şaşırmış gözüküyordu.
"Ya evlenmem diyenden korkacaksın.Daha büyük bir şoka da hazır ol.Bu gördüğün muhteşem fizikli kadın bir de çocuk doğurdu."
"Hadi canım!Selen biz görüşmeyi temelli kesmişiz farkında mısın?Ufaklık nerde?"
"Ufaklık anneannesiyle.Ben biraz kafa dağıtmaya geldim işte .Kızın düzenini bozmamak için anneme bıraktım."dedi ve saatine baktı .
"Ooo!Barış benim masaj randevum var.Numaranı alayım da görüşelim muhakkak ve ayrıca Can memnun oldum tekrardan."dedi ve Barış numarasını verince masayı terk etti.
"Vay be!Yaşıtlarım çoluk çocuk sahibi oluyor.İnanılır gibi değil."
"Sen ister miydin?"dememle afalladı.
"Neyi ister miydin?"
"Çocuk sahibi olmayı işte."
"Herkes ister Can.Neyse ki çocuk sahibi olmanın tek yolu bir kadınla olmaktan geçmiyor.O yüzden baba olmak için hala şansım var."demesiyle yüzüme kocaman bir gülümse yayıldı.
"Evlatlık edinmeyi mi planlıyorsun?"
"Kendimi hazır hissettiğim anda yurtdışına gitmeyi planlıyorum.Burada biraz zor çünkü hatta imkansız.Belki sen de gelirsin he?" dedi ve soran gözlerle baktı bana.
Cevabım belliydi zaten o neredeyse benim evim orasıydı bundan sonra.
"Seninle her yere gelirim ben."dememle tuttuğu elimi alıp dudaklarına bastırdı .
Kalbim her temasıyla bir kuş olup uçuyordu sanki.
"Barış bu arada bizi hiçbir zaman gizlememen çok hoşuma gitti.O yüzden benim de senin hoşuna gidecek bazı fikirlerim var.Artık odamıza geçelim mi?"dememle gözleri kocaman oldu.
Apar topar ayağa kalktı.
"Can,karnımı yeni doyurdum ve enerji patlaması yaşıyorum.Bu anı değerlendirmemiz çok iyi olur.Hadi acele et."diyerek beni sürüklemeye başladı.
Dediğim gibi Barış'a cazip bir teklif sunun ve sonra neler olacağını izleyin.
आप पढ़ रहे हैं
FEEL ALİVE | CEMBAR (TAMAMLANDI)
किशोर उपन्यास"Yaranı yok edemeyiz belki ama güzel anılarla acısını hafifletebiliriz Can."
