4|Ölü Bebek Parçaları

15.6K 1.3K 921
                                    

Taehyung güne acıyan gözler ve kuru bir boğazla başladı. Dün gece ağladığı için gözleri kızarık göz altları ise morarmıştı. Hyung'u sesini duymasın diye hıçkırıklarını içine hapsetmeye çalıştığı içinse boğazı acıyordu.

Yerinden kalktı ve odasındaki banyoda işlerini halletti ardından dün gece alfa ile konuştuklarını Yoongi'ye anlatmak için hızlıca üstünü giyinip odasından çıktı. Aşağıdan gelen seslere bakılacak olursa Yoongi kahvaltı hazırlıyordu. Mutfağa girdiğinde gördüğü görüntü ve enfes koku ile bu fikri doğrulandı.

"Günaydın" dedi Taehyung mırıldanarak ve masada oturan Jimin'in yanındaki boş sandalyeye oturdu. Yoongi de krepleri masaya bırakmış yerine oturarak kardeşine bakmıştı. Dikkatini ilk kızarık gözleri çekerken onu kırmamaya özen göstererek konuştu. "Dün gece bir şey mi oldu?" Omeganın ağzına attığı lokma sanki ağzında büyüyordu. Şimdi bu durumu ona nasıl açıklayabilirdi? "Dün gece alfa bana onu aldırmamız gerektiğini söyledi." sesi fısıldar gibi çıktı ama Yoongi bunu duymuştu. "Aldırmayacaksın." sert çıkan sesi ile Taehyung irkilsede konuşmaya devam etti. "Ona tek başıma bakamam hyung, üstelik o da onun babası ve bu karar ikimiz-"

"Eğer babasıysa bebeği aldırmanı söylemezdi. Bir baba ondan olan cana kıyamaz Taehyung. Ne olursa olsun onu yaşatmaya çalışır, bir yolunu bulur. Bu yüzden ona babası deme." Taehyung boğazına oturmuş yumruyu yutkunmasına rağmen geçiremedi ve önündeki taze sıkılmış portakal suyunu alarak birkaç yudum aldı.

"Öyleyse onun babası yok. "dedi. Yoongi'nin hayal kırıklığı ile dolan gözleri Taehyung'un gözlerini kaçırmasına sebep oldu." O küçük kızın canını kurtarmak için yattığın o alfadan hamile kaldın ve şimdi de bebeği aldırmak istiyorsun. Sen kendinde misin Taehyung? "konuşmanın başından beri sessizce onları dinleyen Jimin elini Taehyung'un elinin üstüne koydu ve dikkatini üstüne çekti." Taehyung emin misin? Her ne kadar tanımadığın birinin çocuğu olsa da o senin de bir parçan. Bunu yapabilecek misin?" Taehyung aniden masadan kalktı ve cevap vermeden odasına çıktı. Telefonuna gelen bildirim ile telefonunu eline aldı ve birkaç arama ile mesajları gördüğünde kaşları çatıldı.

Geliyorum.

Hazırlan.

Duyduğu korna sesi ile gerilirken üstüne bir ceket alıp odasından çıktı. Mutfakta sessizce oturan çifte bir şey söylemeden dış kapıyı da araladı ve soğuk havanın yüzüne çarpmasını sağladı. İkisinin de neden evden çıktığını bildiğini biliyordu.

Evin karşısında kenarda duran siyah arabaya ilerledi. Ve ön kapıyı açarak bindi. Arabanın içi klimadan dolayı sıcacık olmuş gerilen yüzü bu sayede rahatlamıştı.

İkisi de bir çift laf etmeden alfa arabayı çalıştırmış hastaneye sürmüştü. Taehyung ona dönüp bakmaktan korkuyordu. Hissettiği alfanın feromonları ağırdı ve onu kızdırırsa daha fazlasına maaruz kalmak istemiyordu. Bu yüzden o konuşana kadar konuşmama kararı aldı.

Alfa hastaneye gelene kadar bir kelime bile etmedi. Bu omeganın işine gelmişti tabi ama içindeki gerginlik hâlâ yerliyerindeydi. "Şimdi içeri gireceğiz ve seni bir odaya alacaklar. Canının yanacağını sanmıyorum. Masrafları da ben ödeyeceğim. Amaliyattan sonra narkoz etkisinde olacağın için seni dışarıda bekleyeceğim ve evine bırakacağım. Sonra da bir daha görüşmeyeceğiz." Taehyung yavaşça başını salladı. Elleri buz kesmiş ve morarmıştı. Midesi boşanmaya ve başı dönmeye başlamıştı. Şakaklarına vuran acıdan şiddetli bir baş ağrısı çekeceğini de anlamıştı.

Yan kapısı açıldığında korkarak irkildi ve Jungkook'a baktı. Ne ara arabadan inip gelmişti fark etmemişti bile. Bacaklarını dışarı çıkardığında koltuğa tutunarak arabadan indi ve güç olmayan bacaklarından dolayı yalpaladı. Alfa onu belinden yakaladığında Taehyung'un buğulu gözleri onu buldu. "Neden ağlıyorsun?" diye sordu alfa soğuk sesi ile. Taehyung kendinde güç bulduğunda kendini onun kolları arasından çekti ve hastaneye doğru yürüdü. Birazdan bir canın ölümüne sebep olacaktı nasıl ağlamazdı ki?

Alfa onu kolundan tutmuş yönlendirirken asansöre binmiş ve 8.kata basarak beklemişti. Omeganın titrediğinin farkındaydı, birazdan bıçak altına yatacaktı korkmakta haklıydı.

Gelen sesle birlikte asansör durmuş alfa omegayı yönlendirerek koridorun sonuna kadar ilerletmişti. Siyah kapılı bir odaya geldiklerinde saate bakmıştı alfa. "Senin sırana 10 dakika var istediğin bir şey var mı?" omega başını hayır anlamında sallayarak duvara sabitlenmiş sandalyelerden birine oturdu. Dirseklerini dizine başını da elleri arasına yaslayarak içindeki suçluluk duygusu ile baş etmeye çalıştı. Ama kendine ne derse desin olmuyordu kendini bir katil olarak görmekten alkoyamıyordu. "Omega bizim sıramız." Taehyung irkilerek alfaya baktı. Az önce dişlediğinden dolayı yaralanan dudağı gözlerinden akan tuzlu sıvı yüzünden
Yanmış ve yüzünün buruşmasına  sebep olmuştu. Kolundaki baskı ile yüzünü kaldırdı ve kararmış gözleri ile ona dik dik bakan alfayı gördü. "Bu saatten sonra vazgeçemezsin gir artık içeriye." Taehyung hıçkırıkkarını tutmaya çalışırken başını yavaşça sallayarak kapıdan içeri girdi.

Jungkook stresle az önce omeganın kalktığı sandalyeye oturdu ve stresle elini saçları arasına daldırdı. O gece olanlar hepsinin kendi suçu olduğunu biliyordu. Ertesi gün omegaya bunu söyleyecekti ama kalktığında o çoktan gitmişti. Aldığı prezervatiflerin yarısı küçük çıkmıştı ve o da bunu omegaya söylememişti. Zaten ondan sonra bir tur yapmıştı, her ne kadar içine boşalmamaya dikkat etse de alfasına karşı gelememişti.

Suçluluk duygusu ile yerinden kalktı ve biraz sakinleşmek için hastanenin kafeteryasına indi. Kendine sıcak bir kahve alıp terasa çıktı. Boş masalardan birine geçip kahvesini içti ama aklından omeganın görüntüsü çıkmadı.

Kahvesi bittiğinde omeganın olduğu odanın önüne geri döndü ve ileri geri yürüyerek onu bekledi. Yarım saat geçti içeriden kimse çıkmadı. 45 dakika oldu kimse çıkmadı. Alfa korkmaya başlamıştı. Ona bir şey olursa ailesine nasıl hesap vereceğini ve ortaya çıkarsa prestijinin nasıl etkileneceğini düşündü. İçeri girmeyi düşünürken kapı açıldı ve elinde içinde ölü bebek parçaları olan bir paketle hemşire çıktı. Jungkook gördüğü görüntü ile olduğu yerde kalakalırken donmuş bir şekilde öylece hemşirenin eline baktı. Hemşire gittiğinde bile öylece ona baktı.

Nihayet kendine geldiğinde aralanık kapıdan içeri baktı ama  sedyede yatan kişiyi gördüğünde şaşkınca bakakaldı. O kişi Taehyung değildi. O kahve içerken işini bitirip gittiğini düşündü ve içeri girdi. "Buraya birini getirmiştim." dedi sadece. Doktor sesyede yatan hastayı hemşireler ile yolladıktan sonra kapıyı kapattı ve sakince yerine oturdu."Aldırdı mı?" diye sordu. "Hayır." dedi doktor ve alfa daha fazla konuşmadan odadan çıktı. Hastabeden ayrılarak park ettiği arabasına bindi. Bir yandan omegayı arıyordu ama telefonu açmıyordu. "Lanet olsun!" diye bağırdı ve omeganın evine doğru sürdü. Kısa sürede onun evine vardığında arabadan indi ve sertçe kapıya vurmaya başladı. Ama kimse kapıyı açmadı. Sinirle kapıya bir tekme attı ve arabaya geri bindi. Omegayı aramaya devam etse de kimse telefonu açmadı.

Omega resmen onu kandırmıştı ve içindeki öfke ölçülemezdi.

Evine vardığında arabasını park etmeden arabadan inerek anahtarını şoföre verdi.  Sinirden kırmızıya dönen gözleri ile kapıyı çaldı ve aramalara devam ederken açılan kapıdan içeri girdi. İçeriden gelinn kahkaha sesleri ile kaşları çatıldı ve adımları salona yöneldi. Annesinin gülen yüzünü gördüğünde neden bu kadar güldüğünü onun baktığı yöne baktı. Ama gördüğü kişi ile telefonu elinden düşerek büyük bir gürültü ile yere çarptı. İkisinin bakışları da ona dönerken annesi ayağa kalktı "Oğlum, hoş geldin. Biz de Taehyung ile seni bekliyorduk."

Bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz?

Sizce Taehyung neden Jungkooklarda?

Ve Yoongi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bunların hepsini bilmek istiyorummmm.

Surrogate Omega ; KookTae Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin