Surrogate Omega ; KookTae

1|Ruta Giren Alfa

[m]

Bedeni cayır cayır yanıyordu. Daha Az önce duş almıştı ama eşyaları ona rağmen ıslanmış beyaz tişörtünün tenine yapışmasına sebep olmuştu. Saç telleri tel tel alnındaydı. Elleri üstüne örttüğü kumaşı sıkıca kavramış derin soluklar alıyordu. "Lanet olsun. Böyle olmayacak bir şeyler izlemem gerek." diye fısıldadı. Telefonunu bıraktığı yerden aldı ve bacaklarını örttüğü kumaşı bacakları ile ittirdi. Sık sık izlediği videolardan birini açtı ve iç çamaşırını bileklerine kadar indirerek elini şişmiş sertliğine sardı. Ruta girdiğinde büyük olan erkekliği daha da büyüyor ve her an patlamaya hazır bir yanar dağ gibi uç noktada bekliyordu .

Videoyu en sevdiği kısıma kadar çekti ve odasını inleme sesleri kaplarken kendini yavaş yavaş çekmeye başladı. Dişlerini alt dudağına büyük bir memnuniyet ile geçirdi ve başını yatağın başlığına yasladı. Organından akan sıvı elini daha iyi kullanmasını sağlıyordu ama elini ne kadar hızlandırsa da boşalamıyordu.
"Sikeyim böyle işi!" telefonunu sinirle yatağa fırlattı ve temiz olan elini saçları arasına daldırarak derin bir nefes aldı. Belki de kendi haline bırakmalı ve bu sıcaklığın geçmesini beklemeliydi. Birkaç dakika boyunca dayanmaya çalıştı ama bedenini saran alev ve kalbine baskı yapan hisler ile yerinden doğruldu.

"Ah! Bu dayanılmaz." diye hırladı Jungkook. Biraz uzanarak yatağında az ileride duran telefonunu aldı. Her ay yaptığı gibi arkadaşına mesaj attı ve ondan geri dönüt bekledi. Geri dönüt kısa sürmedi birkaç dakika sonra mesaj sesi odayı doldurdu. Mesajı okurken yüzünde bir sırıtış oluştu ve keyifle arkasına yaslandı.

Rutu kısa sürede atlatacaktı.

Her ruta girdiğinde istemeye istemeye bunu yapmak zorunda kalıyordu ama buna mecburdu. Üstelik kimseye zorla da dokunmuyordu. Kendi rızası ile gelen omegalar ile ilişkiye giriyordu.

Ardından mesaj sesini duydu tekrardan.

Bu seferki bir erkek.

Şimdiye kadar hiç bir erkek omega ile ilişkiye girmemişti ama bunun sorun olacağını sanmıyordu. Sonuçta her türlü rahatlayacaktı. Cevap verme gereği duymadı ve yerinden kalkarak altındaki iç çamaşırı üstüne çekti. Ellerini yıkamak için banyoya girdi ve bununla birlikte kendine baktı aynadan. Içindeki alfa kendini bu zamanda hep belli ederdi. Şimdi de kırmızı gözlerinde bunu görebiliyordu. Kırmızı gözleri en koyu tondaydı.

Alnına yapışmış saçlarını düzeltti ve banyodan çıkarak odasına girdi tekrardan. Bakışları altına kaydığında önünün şişkinliği ile bir nefes bıraktı. Ve tam o anda kapı çaldı. Jungkook sabırsızca odasından çıktı ve merdivenleri ikişer ikişer inerek kapıya geldi, kapıyı hiç vakit kaybetmeden açtı. Görüş açısına ilk giren kıvır kıvır bal köpüğü saçlardı. Ardından rüzgarın buklelerini savurması ile önündeki beden arkasına dönmüş güzel yüzünü ona sunmuştu. Yeşil gözleri ve narin yüz hatları ile önündeki omega elini saçına atmış ve kulağının arkasına sıkıştırırken çekingence alfaya bakıyordu.

O şimdiye kadar gördüğü en güzel omegalardan biri olabilirdi.

Jungkook geri çekildi ve ona içeri geçmesini söyledi. Omega içeri girdi, bakışlarını etrafta gezdirdi. Evin her yerinden zenginlik akıyordu adeta.

"Odama geçelim." dedi Jungkook ve omeganın kolunu tutarak onu yönlendirdi. Omega sessizce onu odasına kadar takip etti. Odaya geldiğinde üstündeki ceketi çıkararak ayakta beklemeye başladı.

"Paramı peşin alabilir miyim?" dedi omega. Jungkook yere attığı pantolonuna eğildi ve cüzdanını çıkararak içinden bir miktar para çıkardı. Ardından güzel omegaya uzattı. Omega bakışları alfada gezinirken parayı aldı ve saymaya başladı.