41. Bölüm

137 11 4
                                    

Fahri'yle sabah 6.30 gibi sabah ezanıyla uyanmış namazımızı birlikte kılmıştık. Fahri tekrardan uyumuş bense her zamanki gibi önce duşa girmiş sonrada üzerimi giyinip aşağıya kahvaltı hazırlamak için inmiştim. Bugünki kahvaltıda misafirlerimiz olduğu için hızlıca hazırlıklara girişmiştim.

Börek için hamur yoğurup incecik açtıktan sonra hamuru bir sürü dik üçgen olacak şekilde kesmiş, bütün üçgenlere geceden Fahri'yle hazırladığımız patatesli iç harçdan koyarak sarmıştım. Bütün hamur bittikten sonra üzerine hazırladığım sosu sürmüş biraz dinlendirdikten sonra üzerine yumurta sarısı da sürmüş susam ve çörek otu da serperek fırına pişmeye bırakmıştım. İki tepsi börek çıkmıştı.

Ben böreği hallettigimde saat 8'e geliyordu. Sofia ablalar 9:30 - 10 gibi geleceklerdi. Kızartmak için patatesleride soymuş, yıkamıştım. Doğramaya başladığımda, Fahri'de uyanmış bana yardıma gelmişti. Kızartma işini dedigi gibi Fahri kendisi yapmıştı. Ben de o sırada yemek odasındaki masayı, misafirlerimiz için hazırlamıştım.

Sonunda Sofia ablalar gelmişti. Çok mutlu, huzurlu ve uzun süren bir kahvaltıdan sonra biz mutfakta Sofia ablayla masadan topladığımız kirli bulaşıkları makineye yerleştirirken, erkeklerde oturma odasında sohbet ediyor, çocuklarda çizgi film izliyorlardı.

Bu tablo çok güzeldi. Mutluluğun, gülümsemenin yakışmadığı insan şu ana kadar hiç görmemiştim. Dün gece itibariyle yepyeni bir karar vermiştim. Artık geçmiş şeyleri olmamış gibi varsayacaktım. Onları aklımdan tamamen silmem mümkün değildi farkındaydım ama en azından bana artık acı vermesine engel olacaktım.

Bu anı ve mutlu olduğum diğer tüm anları daha fazla düşünüp mutlu olacaktım.

Hep birlikte Fahri'nin getirdiği kahvelerden içip, yanında da çikolata lokum ve pismaniyelerden güzel bir sohbet eşliğinde yemiştik. Misafirlerimizin gitme vakti gelmişti....

-(Sofia) bugün için ikinize de çok teşekkür ediyoruz, çok zahmet verdik. Ellerinize sağlık her şey çok güzeldi. Diyip gitmek için ayağa kalkmışlardı.

+Ne demek ablam afiyet olsun. Otursaydınız.

- (Fahri) her zaman bekleriz ablam.

-(Sofia) 2 aydır görüşemiyorsunuz zaten, yarın akşam Fahri yola çıkmadan önce bizdesiniz zaten yine görüşürüz inşaAllah.

Sofia ablagil bizi normal evli olduğumuzu düşünerek bizi yalnız bırakmak için erkenden kalkmışlardı...
Bizim için farkeden bir şey yoktu aslında.

-(Fahri) inşaAllah ablam.

Sarılıp vedalaşmış, onları yolcu etmiştik. Ve gitmişlerdi. Koca ev yine sesizliğe bürünmüştü.

Masadaki fincanları ve çikolataları tepsiye doldurup mutfağa götürüp kirlileri makinaya yerleştirdikten sonra mutfağı toparlayıp oturma odasına gitmiştim...

- işin bitti mi canım?

+Evet bitti neden sordun?

-dışarıya çıkıp biraz gezelim mi? Gitmeden önce biraz gezmek istiyorum. Bana eşlik eder misin?

+Olur tabi seve seve. Asla hayır demem. Diyerek gülümsemiştim.

-öyleyse hemen hazırlanıp çıkalım.

Diyince ikimizde hazırlanmak için odaya gitmiştik. Üzerlerimize rahat bir şeyler giyinip zaman kaybetmeden evden çıkmıştık.

~~~~~

AŞK / Hayallerin Ötesinde Where stories live. Discover now