22. Düğün *Part 2*

195 16 9
                                    

Yanımıza Warda ve Sofya ablayı alarak fotoğraf çekineceğimiz yere gitmiş... Fotoğraflarımızı çekinip hızlıca düğünümüzün olacağı salona gitmiştik.

Tam zamanında geldiğimiz için hepimiz rahatlamıştık. Ama ben yine heyecanlamaya başlamıştım... Yanımdan ayrılmasına izin vermediğim kardeşim Warda'ya dönerek;

+Warda ben yine çok gerginim, ne yapacağım, içerisi nasıl çok kalabalık mı?

*Kalabalık kardeşim ama sen bunları düşünüp stres yapma, sakin ol, inan her şey çok güzel geçecek diyerek elimi elleri arasına alarak beni sakinleştirmeye çalışmıştı... Bir iki dakika sonra da düğün törenin görevlilerinden biri gelip kendini tanıttıktan sonra, içeride sadece gelin ve damat kalsın diyerek Warda ve Sofya ablayı ne kadar istemesem de dışarı çıkarmıştı.

Sonra da bize törenin işleyişi ve törende baştan sona neler yapmamız gerektiğini kısaca anlatmıştı.. Aynı şeyleri bilmem kaçıncı kez dinliyor olsak da yine de pür dikkat kesilmiş bir şekilde hem unuttuğum varsa hatırlayayım diye hem de belki farklı bir şey duyarım diyerek dikkatle görevliyi dinlemiştik. 10 dakika sonra bizi içeriye alacaklarını söyleyip, içeride sorun var mı diye son bir kez daha kontrole gideceğini söyleyip yanımızdan çıkmıştı.

Daha fazla gerginliğime dayanamayıp, yerimden kalkarak odanın içinde, duvarın bir ucundan bir ucuna topuklularla zorda olsa yürümeye başlamıştım... Bir iki turdan sonra Fahri;

-Eylül yeter otur artık, beni de geriyorsun sakin ol biraz... diyerek ciddi bir şekilde yüzüme bakmıştı...

+elimde değil Fahri, kalbim patlayacakmış gibi atıyor...

Biz konuşurken görevli kapıyı tıklattıktan sonra içeriye girmiş. '' Hiç bir sorun yok her şey hazır, konukların çoğunluğu da burada, şimdi siz içeriye girebilirsiniz. Bir sorunuz var mı? ''

-yok..

*buyurun öyleyse diyerek, bize yolu göstermek için onu takip etmemizi söylemişti... Fahri bana dönerek tutmam için elini uzatırken bir yandan da sakinleşmem için konuşmaya başlamıştı;

-Eylül sakin ol, hiç bir sorun çıkmayacak inşaALLAH..

+inşaALLAH ama elimde değil. demiştim, bir elim Fahri'de, diğer elim kalbimdeyken...

-Eylül yüzüme bakar mısın demişti ciddi bir ses tonuyla, Ben ona bakarken o bir yandan da kalbime götürdüğüm elimi, yavaşça indirdikten sonra ''kendini dinleme bu kadar.. Bu anın tadını çıkarmaya çalış. Hem birilerini bu evliliğin gerçek olduğunu göstermemizde gerekiyor biliyorsun. Sadece an'a odaklan. Ve birazda gülmeye çalış'' demişti.. Haklıydı gerginlikten suratım ne haldeydi kim bilir... Sanki kendi düğünümde değil de bir cenazede gibi göründüğüme emindim... Bu halde anlaşmamızın bir kuralını çiğniyor oluyordum ve bunun bedeli de bana anlaşmamıza göre ağır bir şekilde ödetilebilinirdi. Derin bir nefes alıp yavaşça bıraktıktan sonra, hala Fahri'ye bakıyorken;

+Haklısın teşekkür ediyorum, hadi gidelim diyerek zorda olsa gülümsemiş, koluna tekrardan girmiştim...

-Bende teşekkür ediyorum. dedikten sonra kapıda bizi bekleyen görevliye doğru yürümeye başlamıştık...

Tören alanının içine girmeden önceki kapıya gelmiştik. Derin bir nefes daha almış, görevlinin tekrardan ''hazır mısınız '' sorusuna ''evet'' dedikten sonra; müzikle birlikte aynı anda, önünde durduğumuz kapı iki yana açılınca, merakla bizi izleyen kalabalığın arasından bizim için açılmış yolda yürüyerek oturacağımız yere doğru yavaşça ilerlemeye başlamıştık. Süslemeler büyüleyiciydi...

AŞK / Hayallerin Ötesinde Where stories live. Discover now