44. Bölüm

128 11 2
                                    

~~~~~ 2 ay sonra ~~~~~

Telefonumun çalmasıyla uykumdan uyanmıştım. Haftasonuydu o yüzden iş alarmım kapalıydı. Bu saatte kim arıyor hayrolsun diye söylerken komudinin üzerine doğru elimi uzatıp telefonu alıp uykulu gözlerle arayana bakmıştım ...

+Efendim

*Selamun aleyküm Eylül, uyandırdım galiba kusuruma bakma. Bu saatte uyanık olursun sanıyordum.

+ve aleyküm selam Akif. Derken bir yandan da duvarda asılı saate göz ucuyla bakmıştım. Saat öğlen 12 ye geliyordu. Telefonun ucunda Akif'i hatırlayıp. Evet normalde erken kalkıyordum. Önemli değil uyandığım iyi oldu sağol.

*Bugün bir planın var mı?

+Öğlenden sonra 2-3 gibi arkadaşımın yanına gideceğim. Neden sordun?

*Tamam oraya yarın gidersin. Bugün 2'de bir yere gideceğiz. Malezya' da gezip görmek istediğin çok yer vardı. Eminim orayı görünce çok seversin.

+Çok sevinirim ama bizden başka kimse olmayacak mı?

*Olacak, iş yerinden bizim grubu da ayarladım. Bir aksilik çıkmazsa hepsi gelecek.

+Peki tamam o halde bende gelirim. Çok teşekkür ediyorum. Adres atarsın.

*Tamam..

Aniden çıkan gezi planıyla mutlu olmuştum. Uzun zamandır ev ve iş yeri arasında mekik dokuyordum. Farklı bir yere gitmeyeli epey zaman olmuştu.




İş arkadaşlarımla birlikte çok güzel geçen bir günün ardından yorgun argın eve varmıştım. Ilık bir duş alıp birazda olsa kendime gelmiştim. Malezya'da havalar inanılmaz derecede sıcaktı. Bu sıcağa sadece içtiğim ilaçlarla dayanabiliyordum.

İkindi namazımı kılıp kendime yorgunluk kahvesi yapıp küçük balkonuma çıkıp oturmuştum. Aklıma yine Fahri gelmişti. Hala dönmemişti ve dönmeyi de düşünmüyordu. Sofia abla 2 ay önce yanına gidip geri gelmişti. İyi olmadığını ve dönmek istemediğini söylemişti Sofia abla...

Onu özlemiştim. Onu görmek istiyordum. Kendi açtığım yaralarını sarıp onu öyle bırakmak istiyordum. Telefonumu elime alıp biletlere bakmıştım. İşe girdiğim 1 yıl olduğu için artık izine ayrılma hakkım vardı. Biletimi almadan önce Akif'i aramıştım.

+Selamun aleyküm rahatsız ettim kusura bakma.

*Ve aleyküm selam Eylül. Ben de seni arayacaktım..

+Aa neden?

*Yarın için bir planın var mı? Aklımda bir yer daha var görmeni istediğim gelir misin diyecektim. Diğerleri gelmeyecek.

+Hımm... Diğerleri gelmeyecek yani. Çok isterdim ama yalnız gitmemiz uygun olur mu ki öyle.

*Neden olmasın ki gideceğimiz yerde başka insanlarda var...

+Hımmm tamam. Kaçta buluşacağız? Yine adresi atarsın bana.

*Öğlen 2 de orada buluşuruz. Tamam atarım. Bu arada sen ne söyleyecektin?

+Yarın buluştuğumuzda söylerim.

*Tamam görüşürüz o zaman. Esselamu aleyküm.

+Görüşürüz inşaAllah. Ve aleyküm selam.

Bileti alma işi yarına ertelenmişti. Bu süre zarfında biraz daha düşünebilirdim.

Sofia abladan öğrendiğim kadarıyla oradaki işler tamamen düzene girmişti. Fahri şuan kendi istemediği için gelmiyordu. Çünkü gelirse ayrılacaktık. Daha fazla uzatmak için bahanesi kalmamıştı. Şuan sadece çocuk gibi kaçıyordu...

AŞK / Hayallerin Ötesinde Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα