Poyraz'dan:
Birleşme partisi sabahı heyecanla kıyafet seçimi için yarışmacılara ayrılan alana gelmiştik. İki takımın tüm erkek yarışmacıları aynı odada kıyafet bakıyorduk.
Yarışmaya gelirken yanımızda getirdiğimiz kıyafetler bu odadaydı. Ancak getirdiğim gömleklere baktığımda hepsi çok boldu. Sanırım bayağı kilo vermiştim.
Pantolonları denediğimde hiçbir problem yoktu. Zaten zayıflayacagimi hesaba katıp bir beden küçük getirmiştim.
Getirdiğim gömlekleri tek tek inceledikten sonra biraz daha küçük olabileceğini düşündüğüm beyaz gömleğimi giyinmeye başladım odada.
Sağ çaprazda tişörtünü çıkarıp getirdiği gömlekleri inceleyen Batuhan ile göz göze gelmiştik.
İsmail ile birlikte akşam partide giyeceği kıyafetleri seçiyordu.
Bende göz temasını kesmeden kabine girme zahmetinde bulunmayıp tişörtümü çıkardım ve gömleği kollarımdan geçirdim.
Batuhan'a bakmaktan düğmeleri hep yanlış ilikliyordum ama inanın ki hiç umrumda değildi.
Sadece onun zayıflayan o güzel kavruk vücuduna bakmak şu anki tek odak noktamdı.
Ancak bir anda kaşlarını çatıp beni baştan aşağı süzdüğünü farkettim.
Ona olan bakışlarımı mi farkedip rahatsız oldu acaba?
Evet gerçekten de öyleydi sanırım çünkü şu an İsmail'in yanından ayrılıp bana doğru yaklaşıyordu.
Tamamen yaklaşıp önümde dikildiğinde yerin dibine girmiş gibi hissediyordum. Utanmıştım.
"Ş-şey ben öylesine bakıyordum çok zayıflamışsın gözüm takıldı. Vücuduna baktığım için rahatsız olacağını bilmiyordum , özür dilerim" dedim sessiz bir şekilde.
Hiçbir şey demeyip gülümsedi ve aramızdaki mesafeyi sıfıra indirecek kadar yaklaştı bana. Nefesim kesilmiş gibi hissettim o an.
Narin ve kemikli güzel parmaklarıyla yanlış taktığım düğmeleri bir bir açıp düzgün bir şekilde tekrar iliklemisti.
Bunu yaparken o sıcak parmakları sanki özellikle tenime, vücuduma değmek için ekstra çaba harcıyor gibiydi.
Her temasta yutkunmam normal miydi?
Sonunda ilikleme işlemi biter bitmez bir adım geri attı Batuhan.
"Bak şimdi oldu işte. Az önce yanlış iliklemiştin. Yardımcı olayım dedim. bayağı dalmışsın ya kafan nerede? " dedi gülümseyerek.
"Sende " diye mırıldandım o güzel yüzünü incelerken.
"Ne ? "
"Şey... S-sende fazla beyaz gömlek var mı diyecektim de. Benim gömlek çok geniş geldi sanki " diye toparlamaya çalıştım.
Elini kafasına atıp kaşıdıktan sonra beni baştan aşağı süzdüğünü farkettim. "Hmmm pantolon oturmuş güzel olmuş ama cidden gömlek çok bol kalmış. Bende fazla gömlek var ama hepsi beyaz. Eğer bedenine uyarsa alabilirsin."
Onunla birlikte kendi kıyafetlerinin olduğu bölüme gittim. Benim geldiğimi gören İsmail Batuhan'a gülerek baktıktan sonra yanımızdan uzaklaştı.
"Şey yani kıyafetini benimle paylaşmak istemezsen anlarım. Zaten bedeni de olmayabilir" diye geveleyip durdum.
Batuhan bana cevap vermek yerine getirdiği kıyafetler arasında bana olabileceğini düşündüğü beyaz bir gömleği çıkarıp bana uzattı.
"Bak bu olur sana giy bakalım"
Verdiği gömleği kollarımdan geçirip düğmelerine elimi attığımda Batuhan elleriyle parmaklarımı durdurdu.
"Dur sen şimdi yine yanlış iliklersin. Ben hallederim" diyip az önce yaptığı gibi düğmeleri ilikledi.
Ardından geri çekilmesini beklerken aksine daha da yaklaşıp yüzümü inceleyerek konuştu.
"Hafifçe öne eğilir misin? Yetişemiyorum"
Benden istediği şeyle gözlerim fal taşı gibi kocaman açılmıştı. "NE? HERKESİN İÇİNDE Mİ ?"
Söylediğim şeyi komik bulmuş olacaktı ki gülmeye başladı ve benim şaşkın bakışlarıma aldırmadan elini enseme atıp hafifçe aramızdaki boy farkını kapatmıştı.
"Ne sandın bilmiyorum ama amacım sadece yakanı düzeltmekti " dedikten sonra yakamı düzeltip bir adım geriye adımladı.
"Bende öyle sanmıştım zaten" diyip kıvırmaya çalıştım. Salak kafam! Beni öpecek sanmıştım !
Güldü Batuhan. "Aynen canım öyledir " diyip kendi kıyafetlerini seçerken benden yardım aldı.
"Poyraz sence hangisi daha iyi ?" diyerek üç tane beyaz gömlek gösterdi.
Dikkatle inceledikten sonra cevapladım. "İyi de bu üçü de aynı zaten ne farkeder ki ?"
"Hayır aynı değil. Biri kırık beyaz, diğeri bembeyaz öbürü de içinde minik desenleri olan bir beyaz gömlek " dedi tane tane anlatarak.
"Haklısın o zaman ben oyumu bembeyaz olan gömlekten yana kullanıyorum. Hem sana çok yakışacak hemde..." dedikten sonra durdum bir anda devamını getiremedim.
"Hemde ne ?" dedi tek kaşını kaldırıp gülümseyerek baktı bana.
"Hemde seninle pişti olmayı çok isterim " dedim heyecanla.
Kahkaha attı. "Pişti değil de couple desek daha doğru olur gibi sanki"
O sırada yanımıza gelip elini omzuma atan Dora'nın sesiyle konuşmamız en heyecanlı yerinde kesilmişti. Lanet olası adam en önemli yerde gelip içine etmişti.
"Ooo BatuBoy da buradaymış. Bakalım bu gece hangi kızları düşürecekmiş ağına? " gevrek gevrek gülüşü Batuhan'ı germisti.
O güzel gülüşü yerini dişlerini sıkmaya bırakmıştı.
"Dora hadi abicim siz giyinmissiniz zaten. Bende geleceğim birazdan" diyip odadan gönderdim.
Dora gidince odada tek başımıza kalmıştık, herkes giyinip gittiği için.
"Bu adam seninle uğraşmayı ne zaman bırakacak acaba?" diye ofladım Batuhan'a bakıp.
Kollarını iki yana açıp gülümsedi. "Bilmem sana sormalı." dedikten sonra gülümsemesi soldu.
"Bu konuda en tecrübeli sensin. Senin bana aldığın tavır sayesinde benimle uğraşacak gücü buldu Dora."
Bu eski konular açıldıkça çok gerilmistim. Ne cevap vereceğimi , ne söylemem gerektiğini bilemedim.
Üzüldüğümü anlamış olacaktı ki bir adım öne gelip elini omzuma attı.
"Neyse boşverelim kötü konuları. Geçmişte kaldı zaten. Şimdi gidip partileyelim " dedi coşkulu bir şekilde.
