(2 hafta sonra)
Batuhan'dan:
Adalar birleşmiş olsa da Poyraz ile eskisi gibi iyi olamamıştık hâlâ. Kötü değildik ama kopukluk olduğu bariz belliydi.
Aynı adada olduğumuz günden beri Berkay ile eski samimiyetini yakalamıştı. Ben Berkay'in gerçek yüzünü görmüş olsam da Poyraz'a bir türlü anlayamıyordum tepkisinden çekindiğim için.
Ama söyleyemedikçe içim içimi yiyordu. O günkü Berkay'in yaptıklarını kimseye anlatamamıştım. Ancak anlatmadikca kötü hissediyordum.
O yüzden bir gün dayanamayıp mavi takım kendi barakasında olduğu bir gün İsmail abi ile birlikte çalılıklarda başbaşa otururken anlatmaya başladım o gece sahilde yaşananları, Berkay'in söylediklerini...
İsmail abi şok olmuştu. Birkaç küfür savurdu Berkay'a mırıldanarak. Ardından üzgün bir ifadeyle bana baktı.
"Batu neden bana anlatmadın ? Kendimi çok kötü hissediyorum. Seni o gün orada yalnız bıraktığım için çok üzgünüm"
Omuz silktim. "Nereden bilebilirdin ki Berkay'in tacizci ve takıntılı bir tip olduğunu? O yüzden kendine kızma. Ben gerçek yüzünü gördüm ve tüm diyaloğumu kestim. "
"O yüzden mi o geceden sonra barakada uyumayıp tek başına sahilde uyumaya başladın ?"
Gülümsedim. " Evet, o gece uyumaya çalışırken Berkay yanıma gelip sarılmaya çalıştı bana. Ondan sonra travma oluştu resmen. Onunla aynı çatı altında uyumaya cesaret edemedim. Sanki her an yine gelecek, dokunacak diye tedirgin oluyorum. O yüzden en iyisi sahilde uyumak. Kameraların kadrajda olduğu yerde uyuduğum için yanıma gelmeye cesaret edemez"
Üzüldüğü her halinden belli oluyordu. "Oğlum niye Acun'a söylemedin ? Acun'u da bırak en önemlisi bana neden anlatmadın Batu? Ben senin abinim. Sana dokunduğu uzuvlarını tek tek kırıp eline vereceğimi bilmiyor musun? Ağzını yüzünü dağıtacaktim o şerefsizin." Tekrar küfürler etmeye başladı.
"İşte bu yüzden söyleyemedim abi. Öfke kontrolü için terapi aldığını bildiğim için Berkay yüzünden sinirlerini kontrol edemeyip diskalifiye olmanı göze alamazdım. Buradan Berkay yüzünden gidişini izlemek istemiyorum Balaban. " dedikten sonra gülümsedim.
"Birlikte finale gideceğiz daha"
"Yapım ekibine neden iletmedin Batu?"
"Nasıl etseydim abi? Bir tane şahidim yoktu yanımda. Asla inanmaz kimse. Hem berkayi acun abi çok tutuyor biliyorsun toz kondurmaz"
O da gülümsedi. "Poyraz'ın haberi yok herhalde değil mi? Çünkü Berkay'la pek yakın eskisi gibi. Haberi olsa böyle olmazdı. "
"Evet, haberi yok. Söyleyemedim. Bana inanmazsa çok üzülürüm İsmail abi. Bu yüzden konuşma yapmayı göze alamadım. "
Kaşlarını çattı İsmail abi. "İnanmazsa inanmasın Batu! İnanmazsa kendi kaybeder. Durduk yere iftira atacak değilsin Berkay'a. Bunu anlaması lazım. Mutlaka konuşmalısın Poyraz'la. Çünkü onun da gerçekleri bilmeye hakkı var"
Başımla onayladım. "Haklısın konuşmam gerekiyor. Sağol İsmail abi yanımda olduğun için. "
Ardından ayaklanıp sahilde oturduğumuz köşeden ayrılarak haftanın performans ödülü olan yaaya gitmek için tekneye bindi.
Bende bu sırada Poyraz'a yapacağım konuşmanın provasını yapmakla meşguldüm sahilde yürürken.
Ancak attığım birkaç adımdan sonra belimden tutularak gitmem engellendi. Tam bağıracakken de ağzımı kapatan elle sesim kesildi.
