𝐗𝐈𝐈

37 10 0
                                    


༒༒༒︎
𝔅𝔬𝔩𝔲𝔪 𝔅𝔞𝔰𝔩𝔞𝔫𝔤𝔦𝔠𝔦

༒༒༒︎

XII

Ateş gittikçe harlanmaya başlıyordu. Her gün günahlarımın affedilmezliğini daha çok görüyorum ve bu can yakacak. İyi olmak sanıldığından daha zor. Önümde bir haksızlık ya da yalancılık varsa asla katlanamıyorum. Neden olmuyor bir türlü anlamıyorum. Elimde bir ümit bile yokken sadece çırpınıyorum. Daha fazlası için benliğimi zedeliyorum.

Büyük bir ateş parçası üzerime düşmüş ezilmiş gibiyim. Ömrümden çaldığım tüm zamanların bedeliyim. Kendi hayatımın bedeli olduğum için mazlum sayılamam. Kalbim taştan, zihnim zehirden. Öldürmek ne kadar azap vericiyse ölmek o kadar akıllıca.

Aşağıdan birkaç kişi bakıp bahçeden geçerken başımı sola çevirdim. Duvarın tepesinde rüzgarı hissediyorum. Ayaklarım duvarın boyasının bittiği dip noktaya değiyor. Son günlerde uyumakta zorluklar çekiyorum. Uyumal lanet olası bahsi geçen önemli bir durum sadece. Benim yapmakta zorlandığım bir eylem.

Belle'yi aşağıdan bana seslenirken gördüm. "Hey,Elena!"diye bağırdı. "Babam dersi başlatacak gelmiyor musun?"

Cıkladım. "Hvaamda değilim. Sen git."

Gitmedi. Geri giderken oturduğum yerden bana baktı. "Oraya nasıl çıktın?" Gözleri düz duvardan bana gidiyor anlam veremiyordu.

"Dersine git Belle."

"Yanında kalmak istiyorum." Azimle suratıma bakarken yanıma gelmek için çevresine bakındı. Yürüyerek soldan bir yere gittiğinde beş dakika sonra uzun bir merdiven dayadı duvara. Gözümü ona döndürürken güldüm.

Azim başarıyı her zaman beraberinde getirir.

Merdivenin ayağı sallanmaya başladığında daha çıkamamıştı. Küçük zaman diliminde ayağa kalkıp merdiven arkaya düşerken kolundan tuttum sıkıca. Ağzı açılıp kapandı. Yukarı çekerken derin bir nefes verdim.

"Bir daha sakın yapma bunu."

Arkamdan ağır ağır gelirken,"Neden ama?"diye mırıldanıyordu ince sesiyle. "Konuşurken çok güzel anlaşıyoruz. Büyük ablam gibisin."

"Ablan değilim Belle." Durduğum yere oturup ayaklarımı sallandırdım.

Yanıma kıvrıldı. "Değilsin ama güven hissediyorum. Sen yanına geldiğimde mutlu olmuyor musun?" Parmağını uzatıp güldü cevaabı beklemeden. "Doğruyu söyle ama."

"Tamam mutluyum ama her koşulda istediğini elde edemezsin." Şirince gülümsedi cümlemdeki ama oluşuna rağmen.

"Tamam işte. Sorun yok o zaman."

Başımı çevirdim. "Baban derste olmadığını görünce sinirlenecektir. Geç olmadan git. Ben buradayım nasıl olsa. Kaçtığım yok."

"Buraya kadar çıkmışken mi?" Güldü. "Asla gitmem."

"Biliyorsun vukuatlı biriyim ben. "Kazağımı iter gibi yaptım ama ipli giyinmiştim. "Belki korkarsın."

"Benim ailem Şeytanlığın temellerini kazımış kişiler Elena." Güldük beraber. O göz süzüşünü unutamazdım.

"Annenle neden kalmıyorsun?" Gözlerim dikkatle gözlerinin parmaklarına kayışını izledi. "Bir evin var."

"Sen hangi nedenle annenin yanına gitmiyorsan o nedenle."

"Ben farklı." Garip bir ikilemle konuşmaya başladım. "Onları yeni tanıyorum ve şimdi farklı hedeflerim var. Hem...senin ailenle ne sorunun olabilir ki?"

MENFURWhere stories live. Discover now