30.BÖLÜM

14K 954 180
                                    

İYİ OKUMALAR

OĞUZ'UN ANLATIMIYLA

bu gerçekten oluyor mu? Gerçekten babam ve karısı çocuklarını alıp yüzsüz gibi buraya gelmiş olamazlar demi? "hayatım sanırım oğlun bizi çok özlemiş baksana dondu kaldı" Dedi annemi yıllarca ağlatan o kadın, annemin mahvolmasına neden olan kadın. Ardından o iğrenç kahkahasını attı. fazlasıyla yapmacıktı babam bu kadında ne buldu hala anlayamadım

En sonunda kendimi toplayıp sert bir şekilde konuştum "ne işiniz var burada"

"asıl çocuklarımla tanışmaya ve sizinle konuşmaya geldim"

"çocukların karıştığını öğrendiğinde umursamamıştın şimdi ne oldu da geldin"

"o zaman kafam karışmıştı ama artık onlarla tanışmaya hazırım" Tanışmaya hazırım mı? Onlar onun çocuklarıydı. Ne demek hazır olmak ya

"kardeşlerimle görüşmene izin vermiyorum şimdi evinize gidin" Kapıyı kapatacakken elini koydu "beni zor kullanmak zorunda bırakma oğuz eğer istersem onları alabilirim ben onların babasıyım" Bu dediğine yüksek sesle bir kahkaha attım.

"annem bizi terk edip gitmeden önce velayetlerini kendi üstüme geçirmiştim yani onları benden alamazsın... istersen dene ama sen zararlı çıkarsın. Hangi hakim karısını aldatan şirkette illegal işler yapan bir adama çocuklarının velayetini verir bence şansını zorlama iyi günler"  bir şey demesini beklemeden kapıyı suratına kapattım.

Onlar hala bağırıyordu onların seslerini duymamak için telefondan korumalara mesaj attım.

gözlerim dolmuştu. bir zamanlar babama hayrandım onun gibi olmak isterdim. Eskiden onunla oturup sohbet ederdik. Peki şimdi... şimdi sadece kavga etmeyi başarabiliyoruz

Keşke babam eskisi gibi kalsaydı. Sırtımı kapıya yaslayıp yere çöktüm. Dizlerimden birini kendime çekip başımı dizime yasladım sakinleşmek için derin derin nefesler aldım

Kardeşlerimi benden alamazdı. Annemin gideceğini anladığım an ilk önce onların velayetlerini üstüme geçirmiştim. Babam onları sadece 2 haftada bir görebilirdi tabi o da benim gözetimim altında

Kardeşlerimi onunla ve sevgili(!) karısı ile baş başa bırakmazdım

"abi"

Duyduğum ses ile başımı kaldırıp tuna'ya baktım. Nasıl göründüğümü bilmiyorum ama bu görüntüm onu korkutmuş olacak ki aramızda ki bir iki adımlık mesafeyi hızla kapatıp yanıma geldi

"abi ne oldu... iyi misin? Kapı çaldı kim gelmiş?"

"babamız ve eşi" Dediğim an durdu. Şaşkınca bana baktı

"şaka yapıyorsun demi?" Başımı hayır anlamında salladığımda gözlerini kapattı. Biraz sonra açıp konuşmaya başladı  "ne istiyormuş"

"ikizleri görecekmiş beni tehdit etti" sinirle ellerim yumruk olmuştu "güya ikizleri alacakmış" Gözleri korkuyla açıldığında konuşmaya devam ettim

"merak etme annemizin gideceğini fark ettiğimde velayetlerini üstüme geçirdim. Hiçbir yere gidemezler" Tuna derin bir nefes verip başını omzuma yasladı. Hala sinirliydim ama kardeşlerim bana iyi geliyordu.  Sakinleşene kadar ne tuna ne de ben konuştum. En sonunda sakinleştiğimi düşünerek konuşmaya başladım

"deniz ve ikizler nerede" Sorduğum soruyla gülmeye başladı "bilgisayar odasındalar deniz miray'a bilgisayar kullanmayı öğretecekmiş... görmen lazım küçük bir çocuk gibi"

Yaralı İkizler [Tamamlandı]Where stories live. Discover now