Kaçış

8.Dengesiz

Merhabaaaaa,

Keyifli okumalar diliyorum ve hepinizi muck 🤭😘

***

Karanlığı delip geçen küçük loş ışıkların aydınlattığı odada uzanmış öylece yıldızsız evrene bakıyordum. Yaşadığımız hararetli anların ardından son sözlerini söylemiş ve beni odada yalnız başıma bırakarak gitmişti. Gerçekten gitmişti! Saatlerdir ortalıkta yoktu ve ben fazlasıyla acıkmıştım. İhtiyaçlarımı odanın içinde bulunan küçük yerde karşılasam da açlığıma bir çare bulamamıştım. Kısa bir an odadan çıkıp yemek aramayı düşünmüştüm. Fakat cesaretim tuzla buz olduğundan yerimden kıpırdayamamıştım bile!

Uykusuzdum, açtım ve fazlasıyla kirliydim. Tek bir kıyafetim dahi yoktu. Dolapların içi ise tamamen onun eşyaları ile doluydu. Yalnız kaldığım bu sürede çok şey düşünmüştüm, bunlardan biri ise banyo yapmaktı. Fakat daha önce izlediğim klişelerle dolu dizi ve filmlerde ki gibi havlu ile ya da onun kıyafeti ile yakalanmak istemediğimden pasaklı bir şekilde oturmayı yeğlemiştim. Yine de bu fazla rahatsız ediciydi. Üstelik bu haldeyken onun bana yaklaşması tam bir rezillikti.

Aklıma gelenlerle yüzümü buruşturdum. Çok güzel! Artık kendimi daha kötü hissediyordum. Daha fazla dayanamayarak ayağa kalktım. Yatağın hemen yanında olan küçük yuvarlak düğmeyi çevirerek ışıkları biraz daha parlaklaştırdım. Bir uzay gemisinden daha çok bir otel odasına benziyordu. Tuvalet ve su giderlerinin ise nereye gittiği düşünmek dahi istemiyordum. Elimi sıkıntıyla saçlarımdan geçirdim ve yağlı dokuyu hissedince söylenerek ayağa kalktım. İsterse evren birbirine girsin, ben yıkanacaktım! Orta büyüklükteki dolabı açarak içine göz gezdirdim. Çok bir kıyafet yoktu aslında çoğu gömlek ve pantolonlardan oluşuyordu. Yüzümü buruşturarak altlara eğildim. Üst üste katlanmış bir kaç kıyafeti kendime çektiğim de nihayet istediğim sonuca ulaşmıştım. Pamuklu, salaş kıyafetler. Düz, siyah bir tişört ile gri bir eşofman. Tişört beni idare ederdi de eşofman fazlasıyla büyük gelecekti. Yine de fazla düşünmeden banyoya doğru ilerledim.

Banyo granit taşlarla döşenmişti ve bir tarafı tamamen cam şeklindeydi. Karanlık uzay boşluğu gözlerimin önündeydi. Her an beni yutacakmış gibi duruyordu. Fazlasıyla rahat görünen küveti es geçerek buzlu cam kaplı duşa kabine ilerledim. O küvette keyif yapmak isterdim eğer kapının nasıl kilitleneceğini bilseydim. Lanet kapının sadece kol kısmı vardı. Kol kısmının içinde ise bir düğme. Ona basınca kapı açılıyordu. İki taraflı olduğundan dolayı da dışarıdan biriside kolaylıkla açabilirdi. Musluğun hemen altındaki dolaptan da beyaz, yumuşacık bir havlu çıkararak duş kabinine astım. Ne olur ne olmaz diye. En azından kapı açılırsa ve ben çığlık atarsam göreceği tek şey havlu olacaktı. Derin bir nefes alarak duşa girdim. Kapısını sıkıca kapatarak soyunmaya başladım. Elbette ulu orta soyunacak değildim. Her ihtimali göz önüne almalıydım. Kirli kıyafetlerimi katlayarak dikkatle dışarı bıraktım. Sadece iç çamaşırlarımı yanıma aldım. Onları da ıslanmasın diye havlunun altından dikkatle duşun camına astım. Bileğimde varlığını unuttuğum esaret zincirimde unurunda değildi.

Şimdi hazırdım!

Ilık su başımdan aşağı dökülmeye başladığında büyük bir nefes bıraktım. Şu ana gelene kadar buna ihtiyacımın bu kadar büyük olduğunu fark etmemiştim. Keyifle gülümseyerek lacivert şampuan kutusu olduğunu düşündüğüm kutudan elime biraz sıktım. Mentollü ferah koku burun deliklerime nüfuz ederek etrafımı sardı. Saçlarımı köpük köpük yaparak, bedenimi de dikkatle ve hızlıca köpükledim. İlk başta biraz keyiflensem de daha sonradan hızlı olmam gerektiğini hatırladım.

Kendimi ikinci kez köpüklemeden hızla durulanmaya başladım. Sıcaklığını arttırdığım suya rağmen bedenim ani bir ürpertiyle diken diken oldu. Sertçe açılan kapının sesi beni dondurmuştu. Nefesim boğazımda tıkanırken yavaşça suyu kapattım. Dizi ve filmlerde ki o klişe olan, havluyla yakalanma sahnesinde olsaydım da bu durumda olmasaydım diye yakındım. Onu göremiyordum ama orada olduğunu biliyordum. Ondan başka kim buraya girmeye cesaret edebilirdi ki? Bir elim duş kabinin kapılarını sıkıca kavradı. Sanki açmaya çalışsa ona engel olabilirmişim gibi. Kaskatı kesilen elim ve bedenim sıcak buhara rağmen buz kesmişti. Bacaklarım titrerken yere çökmemek için zor dayandım. Fazlasıyla savunmasız ve çıplak hissediyordum!