31.Dünya

3.6K 327 82
                                    

Merhabaaaa, özlediniz mi beni? 🥰

Beklettiğim için üzgünüm, açıklamayı bölüm sonu yaptım.

Hepinize keyifli okumalar 😍❤️

***

Aniden ürperen bedenimi arkamda ki bedene biraz daha yasladım. Sıcaklığı anında etrafımı sarmaladı. Boynumun altından geçen koluna tırnaklarımı sürterek avucuna kadar geldim. Uzun, sivri pençeleri elimin üstünü okşadı. Evet, Ajayu forumundaydı.

İlk başta her şey normaldi. Onu şaşırtmak için elimden geleni yapmıştım. Fakat inat etmiş gibi her hareketimi savuşturmuştu. Bunların içinde kendimi yerin dibine sokacak kadar utanacağım şeyler de vardı. Bir süre sonra bende hırslanmış ve birden Ajayu formuna geçmesini istemiştim. İşte tam o anda fazlasıyla şaşırmıştı. Bu kazandığım anlamına geliyordu.

Daha önce Ajayu forumundayken yakınlaşmıştık ama bu kadar değildi. O gün fazla yorgun olduğum için üstüme gelmemişti. O yüzden çok da bir şey olmamıştı. Şimdi ise bir canımı almamıştı yani. Uyanalı belki de saatler olmuştu ama yerimden kıpırdayacak cesaretim yoktu.

Şaşırmasına şaşırmış, istediğimi elde etmiştim, etmiştim de, bu adam durmuyordu ki! Yeni gün başlarken uyumama izin vermişti. Büyük ihtimalle çoktan akşam olmuştu. Boğazım kurumuş, susamış ve acıkmıştım. Hafifçe kıpırdanarak hasar kontrolü yaptım. Sızlayan bir kaç yerim dışında iyiydim ama ayağa kalkmadan bir şey söylemek zordu.

Sivri parmak uçlarını yumuşakça karnımda gezdirdi. Huylandığım için karnımı içeri çektim. Parmaklarnı karnıma daha çok bastırarak göbek deliğimin altına avcunu bastırdı.

"Yavrularımız ne zaman olacak?" Hırıltılı sesi ensemdeki tüyleri havalandırdı. Avucundaki parmaklarımın harekti dururken,

"Ne!" dedim şaşkınlıkla.

Yavru mu? Böyle bir şeyi daha önce hiç konuşmamıştık.

"Yavru mu?"

"Evet, ikimizin. Bizim yavrumuz." Evet, yeni bir konu yükleniyordu. Birlikteliklerimizin hiçbirinde korunmamıştık. Aslında aklıma dahi gelmemişti. Ama şimdi bu ihtimal zihnimde sinsice yer edinmişti.

"Henüz erken değil mi?"

"Değil." Karnımda ki elini iyice bastırarak beni kendisine çekti. Dudakları ve sivri dişleri hemen kulağımın dibindeydi. Arada kendini belli ediyordu.

"Rheyold, bunu sonra konuşalım. Zaten korunmuyoruz. Her an olabilir. Ben hazır mıyım ondan bile emin değilim." Dişlerini omuzuma geçirerek homurdandı. Dişlerini geri çekerken buna alıştığımı fark ettim.

"Isırma." Hoşuna gitmeyen bir şey söylediğimde her zaman aynısını yapıyordu. En azından Ajayu forumundayken. Daha despot, daha sertti ama aynı zamanda huysuz bir çocuk gibiydi.

"Neden istemiyorsun?" Görüntüsüne ters kırgın sesi ile kolları arasında ona döndüm. Siyah gözlerine bakarken elimi kemikli yüz hatlarında gezdirdim.

"Ben istemiyorum demedim. Erken olduğunu söyledim."

"Aynı şey!" Yanağını parmaklarımın arasında sıkıştırdım. Beni deli ediyordu!

"Aynı şey değil. İstemiyorum demek, genel bir kavram. Uzun bir süre bunu düşünmeyeceğim anlamına gelir. Ama ben erken olduğunu söylüyorum, yani şimdi olmasa bile bir kaç ay sonra olabilir." Yüzü asılsa da ısrar etmedi.

"Bir kaç ay bekleyebilirim." Başımı boynuna yerleştirirken gözlerimi devirdim. Sanki kendisi doğuracaktı.

"O süre boyunca korunmalıyız. Ne yapmamız gerekiyor?"

KaçışHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin