Peki Ya Bir Kötülüksem

Bölüm74 Kadehler

Veliahtın elini tuttum ve birlikte dans salonunun ortasına yürüdük. İlk dans bana ait.

Tüm herkesin bakışları bizdeydi. Eski veliaht ve yeni imparatoriçe birlikte.

Gerçi daha bu gün tanıştığım cariyelere yazık oldu.

Daha önce de veliahtla dans etmiştik. O zaman dönmüş gibi hissettim. Bundan iki buçuk yıl önceydi sanırım.

Ama bu sefer daha erken ısındık. Adımlar hızlandı ve ortada karmaşık figürler yapmaya başladık.

Bir kez daha birbirimizi tamamladığımız hissettim.

-Savaş sırasında dans etmeyi unutmamışsın gibi duruyor.

-Eh sen de fena değilsin. Benim kadar olmasa da.

-Öyle mi dersin?

Veliaht kolumu çekti. Amaç beni kollarına düşürmekti ama hamleyi anlayıp etrafımda döndüm.

Bunun karşısında ayaklarını hedefledim ama o da kaçmayı başardı.

İkimiz de birbirimizi hedeflerken insanlar ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Etrafta izleyenler: Ne kadar karmaşık ve zarif figürler...

Sonunda müzik bittiğinde ikimiz nefes nefeseydik. Ama kimse kazanamamıştı.

-Bir dahakine seni yeneceğim.

-Heh. O zaman görüşürüz.

Sıra diğer danslarda. Cariyelerle en azından bir kere dans etmeliyim. Elçilere şov olsun diye.

Onlarla dans etmezsem ben zor duruma düşmem ama onlar düşer.

Yanlarına gittim.

-Peki ilk kim benimle dans etmek ister?

Mikhael ayağı kalktı ve elimi tuttu.

-Sizin kadar iyi olmasam da.

Ahh evet birinin aksine bunu kabullenebiliyor.

Ivan ise izliyordu.

İkinci şarkıda diğer aristokratlar da vardı.

-Majesteleri daha demin dediklerinizle neyi kastettiniz?

Danstan önceki konuşmamdan bahsediyor olmalı.

-Sizin buraya isteyerek gelmediğinizi biliyorum ve ben de evlenmek istemiyordum. Bilirsin politika vesaire bu nedenle size özgürlüğünüzü vereceğim.

Dediklerim karşısında canı sıkılmış gibi duruyordu.

Kendisi oldukça iyi dans ediyor ama veliaht kadar değil.

Sıra sinirli olanda.

Elini tuttum ve ortaya ilerledik.

Balolardan nefret ediyorum. Eskiden en azından oturabilirdim şimdi peş peşe üç şarkı.

Arada bir süre olabilir ama yoruluyorum.

Ivan Ciddi görünüyordu.

-Majesteleri danstan önce dedikleriniz hakkında ciddi miydiniz?

-Evet. Sözlerimden şüphe mi ediyorsun?

-Hayır ama garip geldi... Dedikodulardan farklısınız.

Dedikodular?

-Nasıl dedikodular bunlar?

-Yani... Düşmanın kanını içtiğiniz, sevdiğiniz kişi sizi kabul etmediğinden beri hep başka erkeklerle takıldığınız, tahtı zorla aldığınız hatta sarayı yıktığınız...