32-Kist♣️

335 15 12
                                    

Bölüm Parçası- Toygar İşıklı/Sen Yanımdayken

Multimedya-Rüzgar

32. Bölüm

Huzurla Rüzgarın kollarının arasında uzanıyordum. Üzerimden ağır bir yük kalkmış gibiydi huzurlu hissediyordum.

"İyilik meleğim benim." Gülümseyerek Rüzgara daha da sarıldım.

"Her meleğin arkasında yakışıklı bir kahraman vardır." diyerek gülümsedim. Benim cevabımla kahkaha atıp saçlarımdan öptü.

"Abimler ne yapıyordur şimdi?"

"Eminim sevgililerini kollarına takmışlar ve Taksimde geziyorlardır." Abim sonunda inadını kırıp Pınarı affetmişti. Gökçede hiç dil dökmeden direk abimin yolundan giderek tekrar kazanmıştı Meriç Abimi. Birkaç hafta beraber vakit geçirdikten sonra bugün İstanbul'a geri dönmüşlerdi. Sonuçta üniversiteleri bu yıl bitmişti ve babamların yanında işe başlayacaklardı. Babamların çağırmasıyla da bugün geriye dönmüşlerdi.

"Biz ne zaman döneceğiz peki?" diyerek sordum istemeyerek. Burası çok güzeldi. Tekrar o şehre geri dönmek istemiyordum. Ama zorundaydım. Bütün sevdiklerim, herkes oradaydı.

"Bir iki haftaya dönmek zorundayız." Aniden aklıma gelen şeyle tekrar Rüzgara döndüm.

"Okul işi ne oldu?" Sonuçta Amerika da bir sınava girmiştim ama nasıl olacağı hakkında bir fikrim yoktu.

"Sen merak etme sevgilim. O iş halloldu. Hepimiz aynı okuldayız sadece bölümlerimiz farklı." İleride bizde babamların yanında çalışacağımız için ben ve Emre'nin bölümü mimarlık, Kağan ve Rüzgarın bölümü mühendislikti. Kayıtı da özel bir üniversiteye yaptırmış olmalıydılar.

"Hadi bakalım artık geç oldu uyu." Ama ben odama çıkmak istemiyordum. Burada uyumak istiyordum. Rüzgar içimden geçenleri anlamış olmalıydı ki gülerek düzenini değiştirdi ve beni daha rahat hale getirdi. Gülümseyerek yanağından öpüp gözlerimi kapattım. Çok fazla uykum gelmişti.

"İyi geceler iyilik meleği."

"İyi geceler yakışıklı kahraman."

..

Sabah gözlerimi gülümseyerek açtım. Sevdiğim adamın kokusunu alabiliyordum. Sanırım dün gece o da hemen uyuyup odaya çıkamamıştı. Gülümseyerek onu izledim. Şanslıydım. Ne kadar kötü şeyler yaşayıp ayrılsak bile tekrar beraberdik. Demek ki gerçek aşk buydu. Ne yapsan da vazgeçemiyordun sevdiğinden. Tam Rüzgarı izlerken bir anda karnıma giren keskin sancıyla inleyip iki büklüm. Kesinlikle böyle bir ağrı görmemiştim. Adet ağrısı desem 1 hafta önce olmuştum. Sanırım Rüzgarda hareketimden ve sesimden uyanmıştı. Hemen gelip ellerimden tuttu.

"Eylül ne oldu?" Ağrının hafiflemesiyle duruşumu düzeltip gülümsedim.

"Yok canım iyiyim." dememle tekrar karnıma sancının girmesi bir oldu. Ama aynı hızla da geçti.

"Eylül Allah aşkına neler oluyor? Hemen doktora gidiyoruz!" Ahh hayır doktora gitmek istemiyordum kesinlikle. Hemen yüzümü ona dönüp güldüm.

"Ya sevgilim iyiyim gerçekten sadece özel gün işte." diyerek hemen başımı yere eğdim. Ah bu konularda gerçekten çok utangaçtım. Rüzgar başımı kaldırıp çok ciddi bir ifadeyle gözlerime baktı.

"1- Benden utanmak yok! 2- Bana yalan söylemek yok! Özel gününün 1 hafta önce olduğunu biliyorum." Şaşkınlıkla Rüzgara baktım. Nereden biliyordu ki?

DÖNÜŞWhere stories live. Discover now