45

6.4K 977 1.2K
                                    

Önceki bölümü okuduğuna emin ol.
Bollllll yorum ve oy bekliyorum :)

"Jisung iyi misin?!"

Genç omeganın yanına çöken beta, endişeli bakışlarla onu kontrol etmeye çalışıyordu. Jisung'ın bakışları ise hala Yuta'yı döven kişideydi. Ancak karnına saplanan ani sancıyla gözlerini sımsıkı kapattı ve acıyla inledi.

"Yunho! Tanrı aşkına bırak şu çocuğu artık da buraya bak!" Jisung'ın başında duran Minju, arkadaşına bağırdığında Yunho sinirle geri çekilmiş yakasını tuttuğu alfayı sertçe yere bırakmıştı. Ardından büyük birkaç adımda yerdeki ikilinin yanına geldi.

"Jisung, kalkabilecek misin?" Yunho omegaya doğru eğilip sorduğunda Minju bir yandan Jisung'ın sırtını desteklerken diğer yandan Yunho'nun alnına vurmuştu. "Salak mısın Yunho? Ağrıdan iki büklüm oldu çocuk."

Jisung karnındaki ellerinden birini çekip Yunho'nun kot ceketini tuttu. "M-Minho." dedi çaresizce. Yunho başını onaylarcasına sallarken Jisung'dan izin alarak dikkatlice kucağına almıştı omegayı. "Hastaneye gidelim, yolda Minju arar onu tamam mı? Sakin ol sen."

Minju önden koşarak Yunho'nun arabasının arka kapısını açtı. Yunho kucağındaki omegayı yine dikkatle arka koltuğa bıraktıktan sonra sürücü koltuğuna geçmişti. Minju ise Jisung'ın yanına yerleşti.

Yunho arabayı çalıştırdı ve hızla gaza basarak en yakın hastaneye sürmeye başladı. Minju Jisung'ın karnına rahatlatmasını umduğu masajlar yapıyordu. "Ay yeğenime bir şey olmayacak değil mi Yunho?" Arka koltuktan yükselen betanın endişeli sesiyle direksiyonu sıktı Yunho. "Olmayacak tabii ki Minju. Sakin ol Jisung'ı da korkutuyorsun."

"Ayy korkma Jisung. Ben şey yapacağım şimdi şey...Hah! Derin nefes, evet derin nefes al ver tamam mı?"

"Minju çocuk doğmuyor ki, niye derin nefes alsın?" Yunho panik havasını dağıtmaya çalışıyordu ancak pek işe yaradığı söylenemezdi.
"Sen sus be! Benden iyi mi bileceksin? Derin nefes al ver Jisung hadi."

Genç omega betanın dediğini yaparak derin bir nefes aldı ancak verirken ağzından acılı bir çığlık kaçmıştı. "Ahh!"

"Aaaahhh!" Minju da Jisung'tan hemen sonra bağırmıştı. Yunho, bıkkınlıkla bir nefes verirken sonunda geldikleri hastanenin açık otoparkına arabayı park etti ve hızla arabadan indi. Arka koltuğun kapısını açıp Minju'nun kollarındaki omegaya uzandı. Jisung da biraz kendini zorlayarak alfaya tutunmuştu.

"Gel, dikkat et."

Yunho Jisung'ı kucağına alarak hastanenin acil servisine hızlı adımlarla ilerlerken Minju da peşlerindeydi. "Minju, Minho'ya haber ver." dedi Yunho. Girdiği kapının ardındaki kalabalıkta doktor arıyordu. "Ay." Minju hemen çantasına davranarak telefonunu buldu ve abisinin ismine tıklayıp ardı ardına gelen bip seslerini dinlemek üzere kulağına götürdü.

Yunho, çok geçmeden Jisung'ı hemşirelerin getirdiği sedyeye bıraktı. "Hamile." dedi. "Aniden sancıları başladı." diye devam etti. Hemşire onu onaylayıp omegayı muayene için götürürken Minju da abisiyle olan konuşmasını sonlandırmıştı. Genç beta, olayın Yuta kısmını atlayarak anlatmıştı abisine.
Minho zaten yeterince endişeyle çıkmıştı yola. Ayrıntıları sonra öğrense de olurdu.

Jisung'ın girdiği muayene odasının kapısında öylece bekliyordu ikili şimdi. Omegaya ağrı kesici verildikten sonra bir doğum uzmanının odasına getirmişlerdi. Minju yerdeki kare desenli fayansları izlerken Yunho ise sıkıntıyla iç çekip duruyordu.
Çok geçmeden koridorun başında beliren aceleci adımlar yanlarına ulaşmıştı.

They say 'FrIeNdS'/ MinsungWhere stories live. Discover now