OMG, You're Sasaeng! [#2]

₪ Bölüm 14 | Broken Heart

Y/N: Şimdi küçük bir açıklama; bölüme Jongdae'nin sabah uyandığı yerden başlıyorum ama gece yaşananları flashbackle anlatıyorum ileride. Aklınız karışmaz yani.

"Eğer bir daha sorunların olursa ara Jongdae-ya! Seni rahatlatabilirim~ ×××× ××× ×× ××" -GaYoung

Jongdae şapşalca elindeki kağıda bakarken ağrıyan başını ovdu. Dün gece Minseok'a sinirlenip Gayoung denen kızla yattığına inanamıyordu. Hemde hiçbir şey hatırlamayarak deli gibi bir baş ağrısıyla mükemmel bir sabah yaşıyordu.

Kapının zorlandığını fark ettiğinde zar zor yataktan kalktı ve kapıyı açtı. Kısa kollar hızlıca boynuna dolanırken Jongdae hareket edememişti.

"Yah seni aptal moron neredeydin? Sevgilimi endişelendirdin?" Chanyeol Baekhyun'un Jongdae'ye sarılmış olmasının verdiği kıskançlıkla söyledi. (İvt, Min değil Baek sarıldı arkadaşlar)

"Ne?Dur! Siz ne ara-" Tao yeni öğrendiği haberle delirmiş gibi hareketler yaparken Minseok'un gözleri direk Jongdae'nin elindeki küçük kağıda odaklanmıştı.

"O ne?" Minseok diğerlerinin kendi çaplarındaki bağırışları arasında sordu.

"H-hiç" Jongdae panikle kağıdı arkasına saklamaya çalışırken Minseok onu sertçe elinden çekti.

"Waow adamım, süpersin" Kris Jongdae'nin omzuna yumruk atarken söyledi.

"Ben gidiyorum" Minseok soğukça söyleyip odadan çıktığında Jongdae bu sefer yapması gereken şekilde onu umursamadı. Neden peşinden gitmeliydi ki zaten. En azından birine kendini becermesi için yalvarmamış, bizzat birini becermişti.

"Beni nasıl buldunuz?"

"Bilmiyorum, menajer hyungu senin telefonundan bir kız aradı ve senin burada olduğunu söyledi" Jongdae basitçe hımmladı ve ayağa kalktı.

"Pekala gidelim"

****

"Alo?"

"Hey numaramı vermiştim, kaydetmedin mi?"Jongdae garip bir şekilde tanıdık gelen sesle afalladı.

"S-siz kimsiniz?"

"Harika hatırlamıyor musun? Hani ben şu dün geceki kız" Jongdae'nin gözleri irileşirken vücudunu dikleştirdi.

"Aslında seans için ne zaman uygun olur diye soracaktım. Senin beni aramaya çekineceğini sandım ama sen beni hatırlamıyordun bile" Gayoung sesini sahte hayal kırıklığıyla süsledikten sonra boğazını temizledi.

"Seans?" Gayoung sesli bir şekilde iç çekti.

"Tanrım... Hani ben psikoloğum ya, sen de seni rahatlatmamı istedin,çünkü sevdiğin kişi seni sevmiyordu." Jongdae dün gece ne olduğunu bilmiyordu ama her şeyi bu kıza anlattıysa ondan yardım almasında da sorun yoktu.

"Yarın gelirim"

****

Flashback

Odaya giren çocuk hızla Jongdae'yi Gayoung'un üstünden çekip kenara itmişti.

"Sana şunu yapmaktan vazgeç dedim!" Çocuk sertçe bağırdığında Jongdae dikkatini onlara verdi.

"Sende benden uzak durmayı kes! Beni seviyorsun o zaman neden yapmıyoruz ha?" Çocuk derin bir nefes verip Gayoung'u göğsüne bastırdı.

"Canının yanmasından o kadar korkuyorum ki" Gayoung kollarını çocuğun beline sardığı sırada duyduğu hıçkırıkla şaşkınca ağlayan Jongdae'ye baktı.