OMG, You're Sasaeng! [#2]

₪ Bölüm 17 | True Love Will Find It's Way

Y/N: Bu bölüm full KaiSoo. Dediğim gibi her çifte özel bölüm yapacağım. Ve inanın KaiSoo'yu boka batırırken ben de ne yapacağımı bilmiyordum aslında şu an da bilmiyorum hadi hayırlısı artık hfsjlks

"Harika, şimdi biraz daha yakınlaşın" SPAO kameraman yardımcısı Kyungsoo'yu Jongin'e doğru hafifçe ittirdi ve gülümseyerek yerine geçti. Doğrusu paralarını KaiSoo sayesinde kazanıyor sayılırlardı. Saygıdeğer KaiSoo shipperlar...

"Tamam, Jongin sarıl ona" Jongin tedirgince Kyungsoo'ya baktığında onun omuz silktiğini gördü. Belki de gerçekten artık umursamıyordu. Jongin'in suratı aniden asılırken kollarını Kyungsoo'nun beline sardı. Eskisi gibi hissettirmiyordu, daha yoğundu. Kalbi hem aşkla hem de pişmanlıkla çarpıyordu.

"Beni rahatsız ediyorsun lütfen biraz uzaklaş" Jongin Kyungsoo'nun sesini duyduğunda kalbindeki o derin sızıyı hissetti. Chanyeol kadar cesur değildi, aslında bir korkağın tekiydi. Bazen gerçekten de ficlerdeki Jongin olmak istiyordu. Havalı ve korkusuz.

"Ş-şey-"

"Çekim bitti, iyi işti çocuklar" Kameraman bağırdığında Kyungsoo uzun olanı hızla kendinden uzaklaştırdı. Jongin'i unutması gerekiyordu ve bunu başarabilmesi için öncelikle onunla yakın olmamalıydı.

"Kyungsoo" Jongin gerildiğinden dolayı terleyen ellerini pantolonuna sildikten sonra kendisinden beklenmeyecek bir ciddiyetle konuştu.

"Ne var?" Kyungsoo aynadan saçını düzeltmeye devam ederken Jongin'e bakmamak için direniyordu.

"Sence konuşmalı mıyız?" Jongin tedirgince sorduğunda Kyungsoo derin bir nefes aldı.

"Konuşmak istiyor musun?" Baekhyun kolunu masaya dayamış ilgiyle ikisinin olağanüstü saçmalıktaki konuşmasını izlerken kıkırdadı.

"Bence konuşmalısınız çocuklar" Baekhyun'un onların barışmasını istiyor olması Chanyeol'u tamamen affettiği ya da onun hakkında sadistçe - belki az, çok az sadistçe olabilir - planlar yapmadığını göstermezdi.

"Gel" Jongin Kyungsoo'nun sağ elini kendi avucuna alırken onu arkasından çekti. Kyungsoo dudaklarını ısırarak birleşmiş ellerine bakıyordu. Jongin'i affetmek istiyordu, Jongin'i öpmek istiyordu ve daha önemlisi tekrar Jongin'e sarılarak uyumak onun koruması altında olmak istiyordu ama gurur dediğimiz şey bunu engelliyordu.

"Ne konuşacağız?" Cevabı gayet iyi bilmesine rağmen Kyungsoo sordu. Çekim yapılan alanın içinde hazırlık odalarından birine girmişlerdi.

"Pekala Soo, inan bana ne demem gerektiğini bilmiyorum. Sen beni tanıyorsun özür konuşmalarında iyi değilimdir. Her zaman öküzümdür ama sen bunu sevmiyor musun zaten? Benim doğru düzgün bir sürpriz hazırlayamadığımı bilirsin, romantik olamadığımı ama yine de seni deli gibi sevdiğimi bilirsin. Şu an senden nasıl özür dilemeliyim bilmiyorum ama seni çok özledim. O kızı nasıl eve getirdim nasıl senin hakkında kötü düşündüm bilmiyorum. Kendimi tanıyamıyorum o an bunları nasıl yaptım bilmiyorum ama kıskanmıştım, kırılmıştım. Şu an ne dersem faydası olmaz olanları geri alamam ama bana bir şans verebilir misin?"

Kyungsoo dolan gözlerini saklamak için Jongin'in gözlerine bakmayı reddederken Jongin fısıltı gibi çıkan bir sesle söyledi.

"Gülüşünü özledim, seni gülüşünden öpmeyi özledim Soo" Kyungsoo Jongin'in çaresiz sesini duyduğunda bir damlayı serbest bıraktı. Gözyaşı yanağından süzülürken Jongin'e baktı.

"Canımı yaktın" Yavaşça Jongin'e yaklaşırken söyledi.

"Ama senin canını yaktığımı biliyorum." Jongin'in ifadesi değişirken Kyungsoo ona doğru bir adım daha attı.