OMG, You're Sasaeng! [#2]

₪ Bölüm 26 | Jelaous [M]

Y/N: Normalde planlarım arasında yoktu ama siz isteyince bir Xiuchen saksosu koymalıyım dedim hdjskjs. Smut değil sadece sakso! Baekhyun'un da değişken bir ruh hali var. Bazen çok duygusalken bazen cazgır olabiliyor. 26 bölüm oldu alışmışsınızdır. + Bu gifin bir de öncesi var. İki gif koyma şansım olmadığı için koyamadım ama onda da Baekhyun ceketi aşağıdayken bilerek yukarı çekiyor ve öyle eğiliyor. = Götüme bak Yeoliee +++ Bu bölüm ficdeki bütün çiftleri içerir.

"Bundan emin değilim Luhan" Kyungsoo çıplak vücudunu havluyla kapatmaya çabalarken söyledi.

"Gerçekten eğer Jongin bunu öğrenirse başta sen olmak üzere Sehun'un da geleceği pek açık olmaz"

"Soo, korkaklık yapma! Onun nereden haberi olabilir ki? Ayrıca Sehun senin kıçına sertleşirse Jongin'in onu dövmesini zevkle izlerim" Kyungsoo iç çekip kafa salladı ve üstündeki havluyu bir kenara attı. Luhan'ın önünde çıplak olmaktan rahatsız olmuyordu.

"Pekala biraz da su" Luhan duş başlığını Kyungsoo'ya tutup vücudunu ıslattıktan sonra dudaklarını ısırarak Kyungsoo'nun ilerlemesini izledi. Sehun odada koltukta telefonuyla ilgileniyordu ve Luhan ise azıcık açık bıraktığı kapıdan onları izliyordu.

Kyungsoo çıplak bir şekilde Sehun'un önünden geçip giyinmek için kıyafet dolabına yöneldiğinde Sehun'un gözleri ona takılmıştı. Luhan sinirle Sehun'un bakışlarını izlerken Sehun tekrar telefonuyla ilgilenmeye döndü. Kyungsoo tedirgin olsa da özellikle kalçasını belli ederek eğilip Sehun'a yaklaştığında Luhan Sehun'un telefonuna bakarak yutkunduğunu fark etmişti.

Belki de telefonunun kamerası açıktı ve Sehun bariz bir şekilde bakmak yerine böyle izliyordu Kyungsoo'nun deliğini. Luhan sinirle saçlarını çekti ve izlemeye devam etti.

Sehun'un koltuktaki yastıklardan birini önüne bastırdığını gördüğünde son raddesine gelmişti. Gözleri dolmuş ve yumrukları sıkılmıştı. Luhan yüksek bir ses çıkararak tuvaletten çıkıp Sehun'a doğru yürümeye başladığında Sehun hızla telefonun ekranını kilitledi ve kenara attı. Kyungsoo olay mahalinden tüğmek istediği için hızla yürümeye kalktığında Luhan'ın bağırışını duymuştu.

"Seni piç! Salak! Aptal!" Luhan Sehun'un önüne bastırdığı yastığı alıp Sehun'un yüzüne vurarken odanın kapısının açılmasıyla Kyungsoo lanet etti. Jongin çatık kaşlarıyla içeri girip önce Luhan ve Sehun ikilisine baktığında oda sessizleşmişti. Ardından Kyungsoo'yu süzdüğünde çatılmış olan kaşları daha da çatıldı ve damarları sinirden belirginleşmeye başladı.

"Yürü Soo" Kyungsoo bir şeyler söylemeye yeltendiğinde Jongin ona izin vermeyerek son derece sert olan sesiyle Kyungsoo'nun bileğini kavradı ve arkasından sürüklemeye başladı.

Kapının kapanmasının ardından Sehun'un şaşkın bakışları ağlayan Luhan'a dönmüştü.

"Madem beni sevmiyordun neden bana çıkma teklif ettin adi herif" Yastığı yine Sehun'a vurmaya başladığında Sehun hızla yastığı kavrayıp onu durdurdu. Normalde çocukça ve yumuşak olan hareketlerinin aksine sinirli bir şekilde Luhan'ı kucağına çekti.

"Yargılamadan önce açıkla, neden bahsediyorsun sen?" Luhan Sehun'un erkeksi ses tonu karşısında yutkundu ve boğazını temizledi.

"S-sen beni çıplak gördüğünde s-sertleşmiyorsun ama az önce Kyungsoo da sertleştin" Luhan yüzünü Sehun'un boynuna gömüp ağlamaya devam ederken Sehun kahkaha attı.

"Bebeğim gerçekten ilginçsin"

"Sen bana bebeğim mi dedin? Ben erkeks-" Sehun Luhan'ın dudaklarını hızlıca öptüğünde Luhan cümlesinin devamını getirmedi.